[ilk bölümden son bölüme kadar emeğime karşılık vote verdiği için bölüm ithafı sleepyruff adlı kullanıcıya aittir. teşekkür ederim. ♥️"yine" uzun süredir bölüm gelmediği için kısa bir özet geçeceğim, sonra sizi bölümle baş başa bırakacağım.
bora, çınar ve kutay partide denk gelmişlerdi, ufak bir olay patlamış, bora ve çınar sonunda ayrılmışlardı. bora ve kutay sonrasında beraber kaçmışlardı. bora yine kutay'ı ilaçlarına son dakika kavuşturmuştu. en son beraber salonda uzanıyorlardı.
iyi okumalar dilerim ama önce emeğime karşılık ufak yıldızımı bana armağan edebilir misiniz?
teşekkürler. ♥️]
• • •"Denemek ister misin?"
Cam gözlü genç, kendisine yarım yamalak bir ses tonuyla yöneltilen soruyla dakikalardır sessizce otunu çeken Kutay'a dönmüştü. Elini uzatarak işaret ve orta parmağı arasında kalan dürümü Bora'ya yaklaştırmıştı, kaşları kalkıktı ve Bora'nın ifadesiz suratından bir cevap bekliyordu. Bora'nın bakışları çok boştu ve yorgundu. Kutay'ın kafayı bulmak üzere olduğunu düşündü, aksi taktirde bunu kendisine teklif dahi edemezdi.
"İstemez." Diyerek önüne döndüğünde Kutay'ın ona hitaben "Korkak." dediğini duymuştu. Bora, bir sporcu olarak sağlıklı kalmak istiyordu. Bu yüzden ne alkol ne de tütün ürünlerini tüketirdi. Sağlıklı beslenmeyi de ihmal etmezdi, kendisine bahşedilen bu vücuda en iyi şekilde göz kulak olmaya niyetliydi. Prensiplerini karşısındaki çakır keyif oğlana anlatmakla kendini yormak istemiyordu. Yanında bulunarak yeterince pasif içiciydi zaten, istemiyordu.
"Gençliğini yaşamasını bilmiyorsun amına koyim."
Söyleneni yine umursamamıştı, şu an tek istediği tüm bu geceyi burada bitirerek rahat bir uyku çekmekti.
"Kafayı bulmak üzeresin Kutay."
"Ee?" Bir süre sessiz kaldı ikisi. Ee. Nasıl devam etmesi gerektiğini bilemedi Bora, onu anlamıyordu ve anlamaya çalışmak için de çok yorgundu. Bu geceyi burada bitirmeliydi.
"Burada mı uyumayı planlıyoruz?" Bora uzandıkları pek de konforlu olmayan parkeleri ima etmişti. İğneleyici bakışlarını Kutay'a çevirmişti fakat yarı buçuk aralık gözlerin kendisine doğrultulması yutkunmasına sebep olmuştu. Bakışları hâlâ birbirine değerken dürümündeki son nefesi çekmişti. Bora, Kutay'ın aklından ne geçtiğini anlayamıyordu, yalnızca onu beklemekle yetindi. Kutay yüzünü ekşiterek ağrılı vücudunu uzandığı yerden kaldırdı, sendelese de yürüyebilecek kadar güçlenmişti.
Poşeti, çakmağı ve ceketini yerden almış, ardından Bora ile birlikte salondan ayrılmış ve merdivenleri çıkmışlardı. Üst kattaki arada biraz daha ilerleyip sağdaki odaya girmişlerdi. Elindekileri dikkatsizce çalışma masasına atan Kutay, yanında Bora olmasını umursamadan hâlâ nemli olan tişörtü çıkarmış ve bir köşeye fırlatmıştı. Oldukça sade ve orta büyüklükteki odayı incelen Bora, Kutay'ın çıplak tenine uzun süre bakmamıştı, gözlerini kaçırmıştı çünkü bu etik bir davranış olmazdı. Kafası —kuvvet muhtemel— uçmuş olan birinin soyunuşunu izleyemezdi, gerçekten etik değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A LITTLE DEATH BxBxB &xB
KurzgeschichtenYarı Texting | +18 "Bu mu istediğin?" diyerek Bora sessizliği bozmuştu. "Üçümüzün aynı yatakta bir gece geçirmesi mi?"