Across the Universe | TAEKOOK {Çeviri}

2

Jungkook sandalyesinde öne doğru eğilmiş, bir doktorun onlara söylediklerini dinlemeye devam ederken elleri yüzünü kapatıyordu. Doktorun bunaltıcı ofisindeydiler, hava temizlik malzemesi ve kimyasal gibi kokuyordu. Jungkook Taehyung’a bakamıyor, olduğu pozisyondan ayrılıp gerçeklerle yüzleşemiyordu. Belki de birazdan uyanacaktı. Yatağında uyanacak, birkaç derin nefes alacak ve her şeyin aslında kötü bir rüya olacağını fark edecekti.
Glioblastoma Multiforme (kötü huylu beyin tümörü). Şu anda Taehyung’un beyninin nasıl göründüğüne dair bir resim verirken doktor bunu demişti. Bütün gece endişelenmekten, testlerden ve deneylerden sonra sonuç buydu.
Beyin tümörünün 4. evre Astrositoma olması Taehyung’un beyninde hızlı bir şekilde yayılmasına sebep oluyordu. Doktor kalemini çıkardı ve bulunduğu yeri çizmeye başladı. Tümör  ön ve temporal loblarlerdeydi ve yayılıyordu.

Agresifti, hızla yayılıyordu ve modern tedavilerden neredeyse hiç etkilenmezdi.
Sonuç olarak Taehyung’un boktan bir beyin tümörü vardı ve Jungkook oturup izlemekten başka hiçbir şey yapmamıştı. Taehyung’un beyninde aslında yayılan kanser hücreleri varken 3 hafta boyunca oturmuş ve kendine sadece migrenden dolayı olduğunu söylemişti.

Taehyung sessizdi ve bütün olanları nasıl karşıladığından Jungkook’un hiçbir fikri yoktu. Doktor ‘’Çok üzgünüm Bay Jeon bu kaldırması kolay bir şey değil.’’ Gibi tipik bir cümle kurarken Jungkook kendisiyle mi yoksa Taehyung’la konuştuğunu anlayamadı. Sonunda sandalyesinden geri sıçradı, gözler kırmızı ve şişmişti.
‘’Peki ne yapabiliriz?’’ Sanki doktorun suçuymuş gibi sinirle sordu. Taehyung ona baktı Jungkook bazı şeyleri içinde tutuyormuş gibiydi. Ona ulaştı ve ellerini birleştirdi ancak Jungkook hala doktora bakıyordu.

Doktor gözlüğünü çıkardı ve iç geçirdi. ‘’Bay Jeon, herhangi bir tedaviyi konuşmaya bile başlamadan önce bu tümörün ciddiyetini anlamanızı isterim. Kötü huylu ve örümcek ağı büyümesi belirtileri göstererek operasyonu neredeyse imkansız hale getiriyor. Kocanızı ameliyat edecek olsak bile, başarı ve hatta hayatta kalma şansı çok düşük olurdu. Böyle bir şey yapmamızın hiçbir yolu yok."

‘’Peki, kemoterapi* Onu yapamaz mıyız?’’

‘’Bunun gibi kötü huylu tümörler kemoterapiye oldukça dirençlidir Bay Jeon. Bir plana uyarak bunu gerçekleştirebiliriz ancak bir şeyi değiştirme ihtimali çok düşük olur. Görüyorsunuz…’’ Doktor gözlerini birkaç saniyeliğine kapattı. ‘’Bu evredeki Glioblastoma tümörü… kocanız gibi hastalar için uygulayacağımız tedaviler semptomları azaltmak ve hastayı rahatlatmak olacaktır.”

Jungkook’un bacakları kafa karışıklığı, keder, öfke ve acı karışımından titriyordu. ‘’Rahatlatmak mı? Ondan vazgeçtiğinizi mi söylüyorsunuz? Bir şey yapmayacak mısınız?’’ Neredeyse bağıracaktı.

‘’Bay Jeon. Çoğu Glioblastoma tümörüne sahip olan hastalar 15 ay içerisinde vefat ederler. Sadece yüzde 25’i 1 yıldan fazla yaşar. Yüzde 5’i de 5 yıl. Ondan sonrakiler için birkaç yıl daha yaşamak sadece bir mucizedir. Ve o zamanda bile yaşam kalitesi o kadar düşer ki çoğu hastaya vefat edebilmeleri için DNR verilir.

Junkook sessizleşmişti. Vücudunun her noktası kaskatı kesilmişti. Hiç gözyaşı akmadı çünkü sanki zamanda donmuş gibiydi. Artık bu bir rüya olmalıydı. Taehyung her zaman çok sağlıklı olmuştu. Düzgün beslenmiş, her gün birkaç kilometre koşmuş ve kitaplar okumuştu. Beyninde bir tümör olabilecek bir insan değildi Taehyung. Bu Taehyung değildi.

Taehyung elini Jungkook’tan çekti ve daha dik oturdu. ‘’Doktor bu süreçte ne gibi… şeyler olacak bana?’’ Sesi biraz titremişti ama kendini Jungkook’tan daha iyi tutuyordu.

‘’Çoğu hastanın semptomları zaman ilerledikçe daha kötüleşir. Baş ağrıları daha sık hale gelecek ve daha ağrılı olacak. Bunun için genelde ağrı ilacı ve yüksek dozda morfin yazarız. Dünküne benzer nöbetler devam edecek. Büyük ihtimalle iştahın kesilecek ve kusmalar daha yaygın hale gelecek. Duygu değişimleri yaşanacak ve bazen kişinin kişiliği biraz değişir. Beyinden bahsediyoruz bu yüzden davranışlarında değişiklikler yaşanacak. Algıların da değişecek. Çoğu hastaların ne olduğu, insanların kim olduğu ve hatıraları hakkında kafası karışır. Bununla birlikte Bununla birlikte, konuşmanız bozulabilir veya kelimeleri geveleyebilirsiniz. Çoğu hasta hayatlarının sonlarına doğru bir cümle oluşturmakta bile güçlük çekerler. Vücudun bir kısmında felç görülmesi de yaygındır.’’