Başlama Tarihi; 18.08.2021
"Jeongguk meleğim, senin gerçekten ruh eşini bulmanı çok istiyorum ama seni o ormana gönderemem. Köydeki herkes bile o ormana gitmeye korkarken, senin oraya ruh eşini aramaya gitmen ne kadar doğru hm?"
Annesinin söyedikleriyle dolu olan boncuk gözlerini kırpıştırmıştı Jeongguk. Haklıydı, annesi sonuna kadar haklıydı. Fakat kendisi yorulmuştu artık. Köydeki herkes, kendisi ruh eşini bulamadığı için onunla dalga geçer olmuş, sözlü zorbalığa maruz bırakmışlardı.
Elbet Jeongguk bu sözlere, bu dalga içeren lafları isteyerek duymamıştı. Sonuçta o istememişti ruh eşinin, herkesin korktuğu ormanda yaşamasını?
Elinde olsaydı kendi ruh eşinin, yaşadığı köyde olmasını sağlardı. Ama dediğimiz gibi bunların hiçbiri Jeongguk'un elinde değildi.
Aslına bakarsa Jeongguk böyle bir kaderi olacağını bilseydi, Vita olarak doğmak istemezdi. Farkındaydı, bir Vita sadece bir Delta'yla eşleşebilirdi. Ama Jeongguk yaşadığı bu canlılık döngüsünün bu zorunluluğu altında eziliyordu. Ve Jeongguk bunu daha fazla kaldırabileceğini sanmıyordu. En kısa zamanda, toplayabildiği tüm cesaret kırıntılarıyla birlikte, köydeki herkesin dalga içeren sözlerini ardında bıkarak ormana gidecekti.
Ve Jeongguk'un büyülü Delta'sı, karanlık ve o kadar da uçsuz bucaksız ormanda yaşayıp Jeongguk'u beklerken, Jeongguk o ormana gitmek için günler sayıyordu.
-Vegas
İnstagram @/fair_ylovw
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Being In The Forest ↣ Tk
FanfictionJeongguk, ormandaki ruh eşini bulmak zorunda hisseder.