2. GÜNÜN DEVAMI

570 12 4
                                    

Evet şimdi evi toparlama vaktiydi. Sabahları her uyandığımda ev dağılmış bir şekilde oluyordu. Halbuki evi ben dağıtmıyordum. Kocaman 2 katlı br evi tek başıma toplamak çok zor oluyordu. Bu soruna bir çare bulmalıydım... Sadece 2 oda kaldı. Bu iki odanı 1 tanesi çatı katındaki en küçük oda. Bu odanın eşyaları gri renkte, odanın rengi ise simsiyah kömür gibiydi. Diğeri ise mutfağa en yakın odaydı. Rengi kıpkırmızı , eşyaları simsiyahtı. Ilk önce mutfağa yakın olan odaya girdim. Kıyafetlerim dağılmış, pencereler açık, tablolar yere düşmüş bir şekildeydi ve şunu fark etmiştim. Hergün o tabloların rengi ve resmi değişiyordu bu çok ilginçti. Oncelikle işe pencereyi kapatmayla başladım ve çekmeceyi tamir ettim. O iş bitince kıyafetlerimi toplayıp diğer odaya gidecektim. Ve sonunda topladım ve tertemiz oldu ama sadece yarın sabaha kadar. Şimdide en korkunç çatı katındaki odayı toplama vakti geldi. O odaya doğru yöneldim ve tam kapıyı açarken zil çaldı . Aşağı kata doğru indim ve kapıyı açtım. Selin ve Merve'nin elinde bir pastayla geldiğini gördüm. Ve onlara
-bu gün benim doğum günüm değil ki neden pasta aldınız ? dedim. Onlarda bi yandan içeriye giriyor bi yandanda
Merve :
- Bu günden itibaren birlikte yaşamaya başliyacağız. Bunu kutlamamız lazım. Dedi.
Bende:
-Ama bu anı bu evde kutlayamayız. Bu korkunç evde bunlar yapılırsa daha felaket şeyler olabilir diyip o pastayı buzdolabına koydum. Içeriye girdiler ve salona oturdular bende mutfağa gidip onlara yorgunluk kahvesi yaptım ve ikram ediyordum.
Selin:
-Ee noldu bizimle kalma fikri nerden çıktı? Neden bu evde kutlama yapamazmışız? Diyerek sordu. Bende başımdan geçenleri onlara anlattım. Anlatırken onlarında tüyleri diken diken oldu ve çok korktular ama benimle kalma fikrinden vazgeçmediler.

KORKU DOLU ANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin