Black House... |©Taekook©|

[¤KahvaltıSalonu¤]

Hatırlatma amacıyla önceki bölümün son satırlarını okuyunuz.
_____________________________

Jungkook;

Benim bildiğim güzel bir kahvaltı salonu var. İstersen oraya gidelim?

Taehyung;

Olur :)

Jungkook;

Tamam o zaman. Hadi çıkalım.

Taehyung;

Hadi, arabayla gidelim. Daha çabuk olur. Kurt gibi acıktım.

Jungkook;

*Jungkook, Taehyung'un yanağına küçük bir buse kondurur.*

Gidelim mi?

Taehyung;

Gidelim sevgilim

Jungkook, Taehyung'un son kelimesiyle utançtan donup kalmıştı. Kızaran yüzünü saklamaya çalışıyor, konuyu dağıtmayı hedefliyordu. Taehyung, utandığını anlamış olacak ki küçük bir gülümseme atarak, arabanın yanına gitmişti. Jungkook ise onu takip etmekle yetiniyordu.

...

[Araba'da]

Taehyung;

Jungkook, yolu bildiğine emin misin? Sanki bu sokaktan üçüncü geçmemiz.

Jungkook;

Ah, hadi ama. Bana güvenmiyor musun? Sadece şuradan bir kere daha geçeceğiz. O kadar.

Taehyung;

Bu son şansın. Eğer bulamazsak navigasyonu açacağım. Burdan dönecektik değil mi?

Jungkook;

Evet sevgilim.

Taehyung bu kelimeyi beklemiyordu ve ani bir tepki vermişti.

Taehyung;

(şaşkın bir ifadeyle)
Sevgilim mi!?

Jungkook;

Evet. Bir sorun mu var?

Taehyung;

Ha-hayır, sadece birazcık şaşırdım o kadar.

Jungkook;

(İçinden)

Belli oluyor ;)

...

[Kahvaltı salonunda]

Taehyung;

Hangi masaya oturalım?

*denize bakan bir masayı parmakla işaret ederek heyecanla*

Burası olsun

Taehyung;

Tamam :)

Taehyung ve Jungkook, kahvaltılarını sipariş etmiş ve bekliyorlardı. Jungkook, bir şey fark etmişti. Ilkokul arkadaşları da buradaydı. Hoseok, onu fark etmiş olacak ki el sallamıştı ve onlara doğru ilerliyordu.

Hoseok;

Jungkook, seni görmeyeli baya uzun oldu. Çok değişmişsin. Yanında ki kim? Sevgilin mi?

Taehyung;

Evet efendim, sevgilisiyim. Ben Taehyung.

Hoseok;

Tanıştığıma memnun oldum. Bende Hoseok :)

Taehyung;

Bende tanışıtığımıza memnun oldum.

        Dedi gülen bir yüzle...