Bu ne demekti şimdi?Aman Amelia,ne demekse demek.Sanane.
Çantamı aldım ve masanın üstündeki kartı alıp kapıyı açtım.Asansöre bindim ve resepsiyona kartı bıraktım.
-Dün gece beni kimin getirdiği hakkında bilgi alabilir miyim acaba?
Resepsiyonist:Maalesef hanımefendi,müşterilerimiz hakkında bilgi veremeyiz.
Derin bir nefes aldım.
-Şuan çok geciktim,ama daha sonra bununla ilgileneceğim.
Otelden çıktım,taksi çağırdım ve eve gittim.Sessizce odama sızdım,duş aldım ve üzerimi giyindim.
Odamdan çıktım.
-Günaydın annelerin bir tanesi.
Lisa:Sizede günaydın hanımefendi.Baban bütün gece seni bekledi,Rose'da kalacakmış diye yalan söyledim,neredeydin bu saate kadar?
-Yalan söylememişsin anneciğim,Rose'daydım.
Lisa:Öyle olsun bakalım.
-İşe geç kalıyorum,(yanağına öpücük kondurdum)hadi görüşürüz.
Lisa:Görüşürüz.
Botlarımı giydim ve evden çıktım.Arabama bindim ve Adliye'ye sürdüm.Merdivende duran Peter'a selam verdim.
-Günaydın.
Peter:Günaydın.10 dakika sonra duruşmamız var,şu velayet davası hani.
-Anladım,evraklar nerede?
Peter:Getireyim hemen.
Adliyeden içeri girdim asansöre bindim ve davanın yapılacağı salonun katında indim.Birkaç dakika sonra Peter elinde cübbem ve evraklar ile geldi.
Peter:Emily ve Alex bey 2 sene önce ayrılmışlar ve Emily hanımın geçim sıkıntıları olduğundan dolayı oğlu Mark'ın velayeti babasına verilmiş,lakin Alex bey 2. bir evlilik yapınca ailede sorunlar ortaya çıkmaya başlamış.Mark'ın üvey annesi Mark'tan pek haz etmemiş.Emily hanım durumunu düzeltmiş,bir işi var ve Mark'a bakabilecek durumda.O zamanlar Mark 8 yaşından küçük olduğu için dedikleri pek göz önünde bulundurulmamış.Ama şimdi 10 yaşında olduğu için hakimin onu dinleyeceğine eminiz.Yani şuan önemli olan Mark'ın kararı.
-Hadi bakalım.
Üzerime hızlıca cübbemi geçirdim ve müvekkilim Emily hanımın yanına ilerledim.
-Günaydın.Ne kadar güzel bir gün değil mi Emily hanım?
Emily:Oğluma kavuşunca çok daha güzel bir gün olacak Amelia hanım.
YOU ARE READING
𝐶𝑂𝐼𝑁𝐶𝐼𝐷𝐸𝑁𝐶𝐸 | 𝑇𝑜𝑚 𝐹𝑒𝑙𝑡𝑜𝑛 𝑖𝑙𝑒 ℎ𝑎𝑦𝑎𝑙 𝑒𝑡
Romance'O gün barda tanıştığımız günü hatırlıyor musun Amelia?'dedi bana bakarak.Güldü,'Fena sarhoştun,ne kadar da tatlı bir kız demiştim içimden,bir şarkı mırıldanıyordun ve sonra gözlerimin içine baktın,neden bilmiyordum ama sana kendimi çok yakın hisset...