DEVRİM-1

98 8 0
                                    

Her şey annemin ölümüyle başladı.O yüce kadının,bir çok derdimi dinleyen tek insanın.Annemin ölümünün üzerinden 5 yıl geçmişti.Babam annem öldükten sonra gitmişti,Ben uyurken o küçücük notun bana yeteceğini sanıp gitmişti.

''Her şey için özür dilerim,tekrar geleceğim''

Hep beklemiştim babamın gelmesini,son mektubunda bana okuyamadığım sayıda bir parayla bir banka kartı yollamıştı.Bana artık bu yarışta yanlızsın diyordu.Büyümüştüm artık unutmuştum babamı.

Kendimi tanıtayım,

Ben Devrim,17 yaşındayım.Yaptığım okul değişiminden dolayı bugün lisede ilk günüm.Sabah erken kalkmıştım,hazırlanıp aşşağı indim.Bu ev bana çok büyüktü buna karar vermiştim.Botlarımı ve siyah ceketimi alıp bisikletime atladım.kulaklığımı da takıp okula gitmek için pedalları çevirdim.Yeni arkadaşlar edinemezdim,hiç arkadaş edinmemiştim,Kendimi şarkılara kapattığımdan beri kendimi herşeyden soyutlamıştım.Dinlenmek için durduğumda geç kalabilme şansımın büyük olduğunu anlayarak daha hızlı gitmeye başladım.Tam okula girecekken şu okula arabalarıyla gelen zengin züppelerden biri önüme çıkmıştı yaptığım frenle çok pis yere düşmüştüm.Okulun ilk gününde bu ne ekşın be?

Bacağım kanamıştı ya da öyle bişey arabaya doğru baktığımda şu çocuklar olur ya,tatlı hani bayağı tatlı hani Allah'ın lütüfları işte ondan vardı.Bana tepkisizce baktıktan sonra bisikletimi işaret etti gerçekten züppeydi,zar zor bisikletimi alıp yoldan çekilmiştim kaldırıma oturmuş öylece duruyordum.Çantamdan suyu çıkarıp bacağımı yıkadım.Bu idare ederdi.Saate baktığımda okulun ilk gününden geç kalmıştım.Topallaya topallaya koşarak okula girdim.Bu ne büyük okuldu be bir anadolu lisesi için fazla büyüktü,bisikletimi girişe zincirleyerek okula girdim.Koca listeden adımı bulup sınıfa adeta çıta gibi koşarak hocanın girmemiş olması ümidiyle kapıyı açıp girdim.Sınıf o kadar sessizdi ki girer girmez herkes bana baktı.Hocayı gördüğümde hemen dışarı çıktım,malesef kapıyı çalmamıştım.Kapıyı çalarak ''Geç kaldığım için özür dilerim'' diyerek sınıfa girdim.Herkes gülmeye başladığında mal olmuştum.Hoca gülerek yerine otur dediğinde en arka sıraya depar atmıştım.Neyse ki tek başıma oturuyordum eski okulumda yanımda oturan çocuğu dövdüğümden beri hep yanlız otururdum.İlk gün klasiği herkes kendini tanıtıyordu bundan nefret ederdim.Sıra bana geldiğinde ayağa kalktığımda tüm gözler bendeydi bu sınıfın fazla dikkat problemi vardı.Biri esnese hepsi aynı anda ona bakıyordu.''Ben Devrim, .... okulundan geliyorum'' Canım öğretmenim annemle babamın mesleğini sorduğunda gerçekten bunu merak ediyormu diye düşünmüştüm ölü bi kadının,evladını terk edem bir baba ne mesleği yapabilirdiki.''Annem ölü,babam evladını terk eden bir ebeveyn'' bu durumlarda kullandığım zoraki gülümsememi yüzüme yerleştirerek yerime oturdum.''Üzgünüm Devrim'' öğretmenim bunu dediğinde gerçekten ciddi olmamasını diledim.Kimsenin bana acımasın istemiyordum acınacak ne vardı ki alt tarafı bir 'aile'm yoktu.Herkes kendini tanıtmayı bitirdiğinde zil çaldı bazen bu zilin zamanlaması tam yerinde oluyordu.Herkes dışarı çıkarken kafayı gömmeyi umduğum sırada spor salonundan fırlamış yakışıklı bir o kadar da gamzeli bi çocuk ''Ben Diren,çok çekici olduğum için seninle arkadaş olmalıyım diye düşünüyorum''

DEVRİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin