4. BÖLÜM

105 6 6
                                    

Arkadaşlar sürekli olarak yeni bölüm atmaya çalışıyorum ama bi türlü okuma sayısı ile oy sayısı birbirini tutmuyor bu da emeğinin karşılığını alamamak demek lütfen daha fazla yorum ve oy verin

Jimin:"Ne yapıyorsun?"

Y/n:"Ne yapıyorum?"

Jimin:"Öne otur! Ben senin patronunum sen benim değil. Bu şekilde kendimi senin şoförün müşüm gibi hissediyorum."
(Arkadaşlar burası Strong Woman Do Bong Soon'a döndü. K-drama izleyenler bilir.🙃)
Arka koltuktan kalkıp ön koltuğa oturdum. Dikiz aynasından kendime bi baktım da dudağım morarmıştı. E hayvan gibi sömürdü. Elbisem biraz kısa olduğu için ister istemez bacaklarım açıkta kalıyordu. Kafamı Bay Park'a doğru yavaşça çevirdiğimde doğruca bacaklarıma baktığını gördüm.

Y/n:"Bay Park yola baksanız? Hani benim bacaklarımda trafik ışığı yok ya kırmızı yanarsa göremezsiniz de ondan."
Kendine gelip önce benim suratıma sonra da direkt yola döndü. Hava zaten bugün gündüzden beri kapalıydı ve hava hafif hafif esiyordu. Vücudum ürpermeye başladı. Kafamı Bay Park'a çevirdiğimde terlediğini gördüm. Ama bu havada mı? Aklıma gelen şeyle alt tarafına baktım da bakmaz olaydım. Yine mi ya? Şişmiş yine ama.

Jimin:"Offf."
Korkmaya başladım ben iyice. Sonuçta daha bugün tanıdığım 'Sapık patronumla' birlikte onun evine gidiyorduk. Ne kadar güvendeyim bilmeden öylece yola bakıyordum. Sonunda geldiğimizi fark edip kafamı kaldırdığımda 2 katlı saray gibi bir villaya geldiğimizi gördüm. Bahçe kapısı kendiliğinden açılıyordu. Arabayı bahçeden içeriye koyduktan sonra daha arabayı park etmeden Bay Park koşar adımlarla eve girdi. Bende ilk başta girip girmemekte tereddüt etsemde sonuçta onunla buraya kadar geldim geri dönecek halim yok ya. Yavaş adımlarla ön bahçeyi geçip villanın kapısından içeriye girdim. Salona girdiğimde ağlayarak evden çıkıp giden bi kız gördüm. Bay Park'ta salondaki koltukta oturmuş bana bakıyordu. Bay Park'ın yanına gidip karşısında ki tekli koltuğa oturdum. Bi süre sessiz kaldıktan sonra bu sessizliği bozan bendim.

Y/n:"Bay Park benim odam nerede?"

Jimin:"Şey... bu evde sadece bir oda var."

Y/n:"Çok komik gerçekten."

Jimin:"İnanmadın mı?"

Y/n:"Hayır"

Jimin:"Ne yani benimle yatmak istemez miydin?"

Y/n:"Ne münasebet?"

Jimin:"İyi peki. Gel odanı göstereyim."
Ayağa kalkıp yukarı çıktık. Bi odaya girdik, Bay Park ışıkları yaktığında odanın beyaz ama belirli yerlerinde siyah tonlar olduğunu fark ettim. Gerçekten de çok güzel bir oda. Dekorasyonu falan da ne sade ne de fazla abartılıydı. Normal bir erkek odasıydı. Odanın her tarafı Jimin kokuyor. Acaba burası onun odası mı?

Jimin:"Dolapta kıyafet var istediğini giyebilirsin. Akşam yemeği yedin mi?"
Saat 23:00'da akşam yemeği mi? Acıktım bak yalan söyleyemem.

Y/n:"Teşekkürler. Yemedim."

Jimin:"O halde acıkmış olmalısın. Sen üzerini değiştir ve aşağıya inde yemek yiyelim."

Y/n:"Peki. Siz inin bende gelirim şimdi."

Jimin:"Tamam bekliyorum."
Odanın kapısını kapatıp aşağıya indi. Bende dolabı açıp içine bakmaya başladım. İçerisinde kız kıyafetleride vardı. Muhtemelen Bay Park'ın eve getirdiği kızlarındır. Ama temiz kullanılmış. O yüzden giyebilirim. Üzerimi değiştirip aşağıya indim. Bay Park salonda oturmuş sanki benim gelmemi bekliyormuş gibi merdivenlerden indiğim an bana döndü.

SAPIK PATRONUM//PJMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin