SAPIK PATRONUM//PJM

8. BÖLÜM

Evet arkadaşlar sınavlar bitti. Genel olarak berbattı ama iyi geçenlerde vardı. Mesela ingilizce, coğrafya, tarih, mesleki gelişim, temel mesleki uygulamalar, biyoloji ve kimyaya ben girerken; anatomi ve fizyoloji, matematik, din kültürü ve edebiyat bana girdi. Neyse fazla uzatmaya gerek yok. Bundan sonra daha aktif olacağım buna emin olabilirsiniz. İyi okumalar🥰🥰

Y/n'den

Bay Jeon'un hesabını aldıktan sonra ismini kaydettim. Çünkü bu durumda bakamazdım. Bay Jeon'un benim hakkımda yanlış düşünmesini istemezdim. O yüzden eve gittiğimde bakacağım.

Tık tık tık!

Jungkook:"GEL! Yemekler geldi sanırım."
Kafamı onu onaylar şekilde salladım. O sırada orta yaşlarda bir adam girmiş ve yemekleri odanın ortasında duran masaya koymuştu. Bay Jeon parayı ödediğinde adam çıkıp gitmişti.

Jungkook:"Hadi gel erişteler hamur olmadan yiyelim yemeğimizi."
Hiçbirşey söylemeden kalkıp Bay Jeon'un yanına geçip oturdum. Aramızda en fazla 5 cm'lik bir boşluk vardı. Bay Jeon poşetleri açıp içindeki yemekleri masanın üzerine istifledi. Çöp sticklerden birini kendine aldı diğerini de bana uzattı.

Kendi önüne bir tabak yemeği alırken; ben hâlâ durmuş önümdeki yemeğe bakıyordum.

Jungkook:"Ben mi yedireyim?"

Y/n:"Gerek yok."

Jungkook:"Ye o zaman."
Kafamı ona çevirip çubukları elime aldım. Erişte bana ben erişteye bakıyorum. Bay Jeon tabağını eline alıp bir lokma ağzına attı.

Jungkook:"Aaa. Tamam o zaman sen yemezsen bende yemem."

Y/n:"E ama-"

Jungkook:"Utanmana da gerek yok. Sonuçta bu şirkette birlikte çalışıyoruz ve bundan sonra da sık sık iş yemeğine çıkacağız. Sen daha ilk günden böyle utangaç olacaksan-"

Y/n:"Tamam tamam yiyorum."
Diyip önüme bir tabak çekip yemeye başladım.

Jungkook:"Hah şöyleee."
Yemeğimizi yedikten sonra ben direkt dosyaların başına geçtim ve o kadar hızlı başlamışım ki işe Bay Jeon çöpleri atana(karizma çizildi Jungkook sorry:( kadar 1 dosyayı bitirmiştim bile.

Jungkook:"Hani birlikte başlayacaktık?"

Y/n:"Ben şimdiden başlayayım dedim, hem zaman kaybı olmaz."

Jungkook:"Tamam geldim yardıma. Ama bir sandalye bulmamız lazım. Imm... Ben iki dakika aşağıya iniyorum. Bi sandalye alıp geliyorum güzelim bekle."
Neden bilmiyorum ama yaani ben bu tür 'güzelim, bebeğim, bitanem, sevgilim' şeyleri beni sıkıyor. Yani sonuçta ben annesiz babasız büyüyen bir kızım bu zamana kadar 'Sehun dışında' kimse beni sevmedi sevmez ve SEVMEYECEK.

İşime devam ettim ve Bay Jeon'un gelmesini bekledim. Kapı açıldı. Bende kafamı kaldırmadan konuşmaya başladım.

Y/n:"Beklediğimden daha hızlı geldiniz Bay Jeon."
Ses gelmeyince kafamı kaldırdım ve gelene baktım. Nasıl ya? Dünkü taş çocuk b-burada, benim olduğum odada mıydı?

Taehyung:"Ooo kimler varmış burada kimler?"
Yani tamam ultra yakışıklı ve aşşırı çekici birisi olabilir, hatta kelimenin tam anlamıyla öyle zaten, ama ben bu çocuğa neden düşüyorum? Yavaş adımlarla yanıma yaklaşıp masanın üzerine oturdu. Üzerime biraz eğildi ve sandalyemi çekip beni kendine yaklaştırdı. Her ne kadar bundan rahatsız olsam da belli etmemeye çalıştım. Kafasını yaklaştırdı ve boynuma yöneldi.

Taehyung:"Imm... Kokun çok güzel bebeğim."
Boynuma üfleyerek konuşuyordu. Bense ne diyeceğimi bilmiyorum. Sanki olduğum yere çivilenmiştim. Kafasını kaldırıp elini çenemin altına yerleştirdi ve dudaklarıma kilitledi gözlerini.