[ video 2 ]

192 24 33
                                    

They only want you when you're seventeen. When you're twenty one, you're no fun.

Bazı duygular vardır; tanımlayamaz, anlayamazsın. Buydu Langa'nın hissettiği. Tanımlayamıyor, anlayamıyor ama hissediyordu. Bir boşluğa düşmüştü ve oradan nasıl çıkacağını düşünemez haldeydi.

Bir bildirim daha geldi Langa'nın telefonuna. Aynı tanıdık hesap belirdi ekranda: " @rekiikyyan "
Yardım etmek istiyordu ama neler olduğunu bilmek istemiyordu... çünkü biliyordu Langa, hepsinin kendi suçu olduğunu. Kabullenmesi zordu sadece.

@rekiikyyan size bir video gönderdi.
Video hassas görüntüler içermektedir, yine de açmak ister misiniz?
evet / hayır

00.00 - 5.21
00.00
"Selam dostum."

Yüzüne bir gülümseme yerleştirip, elini sallayarak ekrana selam verdi kızıl saçlı. Yüzü solgun görünüyordu, göz altları ortaya çıkmıştı. Kelimenin tam anlamıyla berbattı ama o gülümsüyordu.

"Bu videoyu görüyorsan muhtemelen sana bundan önce bir video daha attım. Ve..."

Ufak bir kahkaha attı. Hayır, bu kahkaha çaresizliğini saklamak için değildi. Bu sefer daha içtendi. Hatta belki de diyeceği şeyden dolayı mutluydu.

"Kurtuluyorum! Kafamın içindeki düşüncelerden, hislerimden, yaşadıklarımdan ve yaşayacaklarımdan... Hepsinden!"

Bütün bunları söylerken, istediği şey ona verilmiş küçük bir çocuk gibi mutluydu. Hatta onlardan daha mutlu bile sayılırdı.

Sonra birden yüzünü astı. Gülümsemesi soldu ve yerini yeniden o solgun surat aldı.

"Acınası mı görünüyorum? Yine de bütün bunlardan beni suçlamak ne kadar doğru? Sen değil miydin beni bırakan? Beni ne hale getirdiğini umursamadan uzaklaşan?"

"Ben... seni kıskandığım o günden daha kötü bir hale geldim. Yapamadım, Langa. Sorunlarımla başa çıkamadım."

Ve birden kafasını kaldırıp gözlerini ekrana dikti.

"Çünkü beni değersiz hissettirdin! Sensiz bir hiçmişim gibi hissetmemi sağladın! Önce beni seviyormuş gibi davrandın ama aslında beni kullanıyordun! Suçlu olan sensin! Beni bu hale getiren sensin! Sen..! Sen..."

Söylediklerine kendisini bile inandıramadı. Yalan söylüyordu, suçlu olan tek kişi kendisiydi. Bunu kabul ettiği an yere bakmaya başladı.

Birkaç saniyelik suskunluğunun ardından yüzünü yeniden ekrana doğrulttu.

"Yalan söylüyorum. Sen sadece ayrıldığımızı bana söyledin. Kendime değersizmiş gibi davranan da umutsuzluğuma düşmemi sağlayan da bendim."

Kızıl saçlı genç bir süre sustu. "diyeceklerini toparlamaya çalışıyor sanırım." diye geçirdi içinden, Langa. Kızıl saçlı, gözlerinde biriken yaşları umursamadan konuşmaya devam etti.

"Kendimi çok değersiz hissettim. Sanki hiçbir şey başaramayacak birisi, bir çöp gibi. Beni bilirsin, kendimi suçlamaya hep hazırım. Nedenini sorgulamadan kendimde buldum suçu. Ağladım, ağladım ve daha çok ağladım. Ama yemin ederim seni asla suçlu tutmadım!"

Gözyaşları çenesine ulaşana kadar konuştu. Sonunda içindekileri dökecek olmanın verdiği hislere o kadar kaptırmıştı ki kendini, ağladığını ancak o zaman fark edebildi. Ufak bir tebessümle, dirseğini kullanarak sildi gözyaşlarını.

"Özür dilerim, Langa. Biliyorum, kolay bir insan değilim ve sana sorunlarımı anlatmaktan hep kaçındım. Benden ayrılmakta haklıydın! Ben sadece... bilirsin, bunu aşamadım. Yaşadığım her an bunları düşündüm, bizi düşündüm. Ve kendimi daha da suçlu hissettim."

"Görüyorsun ya, suçluyum ve bedelini ödemeye hazırım. Yine de... seni son bir kez görmek isterdim."
5.21
00.00 - 5.21

━━━━━━━━━━
Video bittiğinde kendini suçlu hisseden tek kişi Reki değildi artık. Langa asla Reki üzerinde böylesi bir etki bırakacağını tahmin etmemişti. Göz kapakları birbirine yaklaştı ve Langa sadece onun gözlerinin sonsuza dek kapanmamasını dileyebildi.


[ düzenlenmedi, 27.02.22] :her ne kadar baştan yazmak istesem bile şu anki hali daha uygun geldiği için düzenlenmemiştir. yazım hatası görmeniz durumunda yazarsanız sevinirim, doğru yazmaya dikkat ediyorum çünkü.

4 video, 1 beden.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin