4 video, 1 beden.

[ video 3 ]

They only want you when you're seventeen. When you're twenty one, you're no fun.

Videoyu atmadan önce duraksadı genç oğlan. Yaptığı doğru muydu? Hala deliler gibi aşık olduğu oğlana, ona vicdan azabı çektirecek videolar atması doğru karar mıydı? Amacı asla onu kötü hissettirmek değildi, sadece kendisini anlatabilmek ve biraz da olsa içini dökmek istemişti. Yine de karşı tarafa farklı duygular hissettirdiği kuşkusuzdu.

Artık düşünmesi gereken kişi sen değilsin Reki. At gitsin, en azından uzun süren dostluğunuz uğruna at.

Parmağı 'gönder' kısmına dokunduğunda artık düşünmesine gerek kalmamıştı.

@rekiikyyan size bir video gönderdi.
Video hassas görüntüler içermektedir, yine de açmak ister misiniz?
evet / hayır

00.00 - 3.43
00.00

Reki'nin kafası aşağıya bakarken, belinin kambur olduğu bir pozisyondayken başladı video. Yorgun ve karanlık gözleri yere bakıyordu oğlanın.

"Sen gittikten sonra hiçbir şey yapamadım ben. Yemek yiyemedim mesela, seninle yediğimiz onca güzel yemekten sonra tat vermediler bana. Kaykay da sürmedim, seni hatırlatıyordu çünkü."

Birleşik olan ellerini ayırıp sandalyenin kenarlarını tuttu, ardından başını geriye attı oğlan. Yorgun vücudu onu daha fazla ayakta tutmak istemiyordu, bir an önce kurtulmak istiyordu içindeki o ruhtan.

"Gün boyu yapabildiğim tek şey yatağımda uzanıp seni düşünmek oldu, her hareketimi seninle bağdaştırmışken başka ne yapabilirdim ki? Her şeyim olmuştun sen benim, her şeyim."

Her zaman verdiği gülümsemesinden verdi yine kızıl saçlı.

"Ama sevmiştim bunu biliyor musun? Senin her şeyim oluşunu yani. Belki de biraz da bu yüzden çaba sarf etmedim düzelmek için, seninle yaptığımız hiçbir şeyin değişmesini istemedim ben. Annem uyarırdı beni, bir yerden devam etmem gerektiğini söylerdi hep. Belki de haklıydı da ama bense evden kaçtım, gerçekte olamasam bile zihnimde seninle olmayı sevmiştim çünkü."

"Üstelik hayır, senin bende bıraktığın hiçbir şeyi değiştirmeye niyetim yok. Onlarla beraber yaşadım, ağladım, bu hale geldim ve şimdi de onlarla beraber öleceğim."

Yüzü yeniden ciddileşti konuşurken, duygularını göstermesi bile umrunda değildi artık.

"Evden kaçtıktan sonra... seni gördüm. Yanında bir kız vardı ve siz... çok yakındınız, korkutucu derecede yakın. Kızlardan hoşlandığını bilmiyordum, umarım mutlu olursunuz. Sizin aksinize ben mutlu değilim, o gün durduramadım gözlerimi. Sanırım ilk çiziklerimi de o gün attım."

Sweat'inin uzun kollarını yukarıya kaldırarak kameraya doğrulttu bileklerini. Bir, iki, üç...

"Tanrım! Kendine zarar vermiş! Ben... ona destek olmak isterdim" İçinden geçirdikleriyle ekrana baktı, Langa. Biliyordu, bir süre ayrılıklarını atlatamayacağını biliyordu ama asla Reki'nin kendine zarar vereceğini düşünmemişti. Asla onun üzerinde bu kadar etkisi olduğunu düşünmemişti.

"Çok canım yandı o gün, Langa. Canımı yakan çizikler değildi ama, sendin. Ben böylesine yıkılmış durumdayken senin mutlu olman... canımı yakan tek şey buydu. Biliyorum, asla yeterli olamadım ama senin üzerinde biraz bile mi etkim olmadı? Gerçi sen beni asla öpmedin, o kızın aksine. O kızı öpüyordun ama. Sanırım anlıyorum, sana gerçek aşkı hissettiren ben değildim, oydu."

3.43
00.00 - 3.43
━━━━━━━━━━━━━
Yanıldığını söylemek istedi ona, gerçek aşkı hissettiği kişinin kendisi olduğunu bağırmak istedi. Ona dokunamayacak kadar çok sevmişti onu. Sanki dokunsa kırılacak, öpse onu kirletecekmiş gibi hissedecek kadar çok sevmişti onu.

━
[ yayımlandı, 4.03.22] :basit bir kurgu olmasına rağmen yazacak doğru şeyleri bulamıyorum ve yazmam gerekenlerin dışına çıkıyorum, buna rağmen kitabı beğeniyorsanız ne mutlu bana. yazım hatası görmeniz durumunda yazarsanız sevinirim, doğru yazmaya dikkat ediyorum çünkü.