Bu sabah çok erken kalktım. Çok iyi bir şekilde hazırlanmam lazımdı, çünkü bugün onunla kütüphanede takılacaktık. Hazırlandıktan sonra hemen evden çıktım...
Her sabah ki gibi sigaramı yakacaktım ama üstüm kokar diye vazgeçtim ve yürümeye başladım. On dakika sonra evinin önüne gelmiştim. Kapıyı usulca tıklattım. Kapıyı açtığında büyülenmiştim, o kadar güzel görünüyordu ki aklımı kaybedecektim...
- Dün sözleşmiştik. Seni almaya geldim.
+ Bende seni bekliyordum. Gerçekten tam söylediğin saatte geldin.
- Senin için biraz dakik oldum. Taksi çevirmemi ister misin? Yoksa yürüyerek gitmeyi mi tercih edersin.
+ Seninle konuşmayı seviyorum, yürüsek daha iyi olur.
Bu sözü çok hoşuma gitmişti. Neredeyse heyecandan ellerim titreyecekti. Garip bir histi, daha önce hiç bir insan bana böyle hisler hissettirmemişti. Yürümeye başladık... Kütüphanenin önüne gelince aklıma garip bir fikir geldi. Acaba bugün ikimiz için kütüphaneyi özel olarak kapatsamıydım, belki hoşuna giderdi ama yanlış anlaşılmaktan da korkuyordum. İçeri girdik...
- Sana bir şey söylemek istiyorum ama beni sakın yanlış anlama.
+ Neden yanlış anlayayım ki? Söyle tabi ki.
- Bugün burda seninle takılmak istiyorum ama bir saat sonra insanlar gelmeye başlar. Seninle vakit geçirememekten korkuyorum. Bugün bizim için kütüphaneyi kapatsam ve burda istediğimiz gibi zaman geçirsek. Sakın beni yanlış anlama kötü bir amacım yok.
+ Hadi git ve kapıyı kilitle niye hala burada duruyorsun.
Gidip kapıyı kitledim. Çok mutluydum, bütün günü onunla geçirecektim ve baş başa olacaktık...
Neredeyse üç saat olmuştu. Kitapların arasında geziyorduk, konuşuyorduk, gülüşüyorduk, bağırışıyorduk. Yerlere bir sürü kitap atmıştık her yer darma dağındı ama benim umrumda bile değildi, çünkü çok mutluydum. Yorulmuştuk, ikimizde kendimizi kitapların üstüne attık ve tavana doğru bakmaya başladık.
- Hayatımda hiç bu kadar mutlu olduğumu bilmiyorum. Sen çok güzel ve iyi bir kızsın.
+ Bende senin yanında çok mutluyum, sanki benim hayallerimi gerçekleştiriyorsun.
- Hayallerin neler ve ben nasıl gerçekleştiriyorum?
+ Hayalim hep senin gibi umursamaz bir adamla mutlu olmak. Her istediğimizi yapmak, plansız ve anlık yaşamak.
- Seni seviyorum galiba.
+ Nasıl? Ben... bilm...
- Sus sakın konuşma. Şimdi istediğimiz her şeyi yapacağız. Tut elimi ve benimle gel...
Kütüphanenin kapısını açtım ve ona dönerek şunları söyledim: Şimdi istediğimiz gibi koşup bağıracağız, istediğimiz ve aklımıza gelen her şeyi yapacağız...
......
Saat gece yarısı dörttü sonunda onu evinin önüne gelmiştik. İkimizde deliler gibi her istediğimizi yapmıştık. O kadar sarhoştuk ki önümüzü bile göremiyorduk. Onu evine bırakıp evime doğru yürümeye başladım. Yolda giderken düşünüyordum. Belki beni bir daha görmek istemeyecekti, belki de bana aşık bile olmuş olabilirdi. Bakalım ne olacaktı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umursamaz
Teen FictionUmursamaz bir gencin hatırları,anıları,yaşanmışlıkları, doğruları yanlışları.