Kaçış

184 8 0
                                    

Ertesi gün Gece okula varır varmaz Selin yanına geldi.

Gece heyecanla:

-O gerçekmiş!

Selin de aynı heyecanla:

-Anlatsana kağıda karşılık mı verdi?!

Gece:

-Daha da iyisi. Dinle. Kağıdı başucuma koyup yattım. Bir süre sonra biri gürültülü bir şekilde iç çekti. Gözlerimi açınca Peterla karşılaştım.

Selin:

-Sonra ne oldu?

Şımarık bir ses konuşmalarını böldü:

-Ben anlatayım. Sonunda kahramanımız akıl hastanesine yatıyor ve şizofreni tanısı konuyor(!)

Selin ve Gece arkalarını döndüklerinde okulun serserisi Zülal ile karşılaştılar. Kız sarışın, mavi gözlü ve zayıftı. Dudakları alaycılıkla yukarı doğru kıvrılmıştı.

Selin sahte bir tiksintiyle:

-Buraya köpekler giremez sanıyordum. Ay hoşt(!)

Zülal hiddet ve alayla:

-Benimle böyle konuşamazsın seni aptal! Sen ilk önce arkadaşına bak. Bir masal kahramanına aşık ve onu gerçek sanıyor(!)

Gece:

-O gerçek bir kere!

Gözleri dolu dolu oradan uzaklaştı.

                                                               ***

Akşam Yine Peter geldi.

Gece'yi üzgün görünce havada bağdaş kurup:

-Ne oldu?

Gece olanları anlattı.

Peter ellerini Gece'nin yanaklarına koyarak:

-Bak gerçeğim. Gerçek olmasam sana dokunamazdım değil mi?

Gece hüzünle gülümseyerek:

-Doğru.

Peter konuyu değiştirmek için:

-Bana okuma yazma öğretecektin?

Gece gülümseyerek:

-Unutmuşum.

O sırada Gece'nin annesi Gece'nin odasının kapısındaki aralık kısmından kızını gözetliyordu. Gece'nin kendi kendine konuşup güldüğünü görünce kocasının yanına gitti. Gece'nin annesinin bilmediği bir şey vardı: Peter'ı sadece hayal gücü olanlar görebilirdi.

Gece'nin annesi endişeyle:

-Aykut kızımız deliriyor!

Aykut sıkkın bir edayla:

-Ayşe sakin olur musun? Gece ne yaptı yine?

Ayşe:

-Odasında kendi kendine gülüp konuşuyor.

O akşam Gece'nin ailesi onu psikiyatriye götürmeye kararı aldılar. Ertesi gün sabah Gece paldır küldür psikiyatıra götürüldü.

Psikiyatır kadın:

-Merhaba Gece! Bana biraz Peter'ı anlatır mısın?

Gece sinirle:

-Ben deli değilim! O gerçek.

Sena samimiyetle:

-Tabi ki sana inanıyorum Gece. Hadi anlat Peterla nasıl tanıştınız?

Gece hevesle nasıl tanıştıklarını ve akşam muhabbetlerini anlattı.

Sena:

-Tamam Gece şimdi aileni çağırır mısın? Onlarla yalnız görüşmem gerekiyor.

Sena ailesiyle konuşurken Gece de boş durmayıp kapıyı dinledi. 

Dokturun:

-Yarın sabah kızınızın akıl hastanesine yatması lazım

Dediğini duyunca dehşete kapıldı. Hemen Selin'i arayıp olanları anlattı.

Selin aynı panikle:

-Peki ne yapacaksın?

Gece gülümseyerek:

-Peterla olmayan ülkeye gideceğim.

Selin:

-Sen aklını mı kaçırdın?

Gece:

-Çok ciddiyim kanka. Hakkını helal et.

Selin duygulanarak:

-Helal olsun kardeşime! Arada uğrarsın değil mi?

Gece:

-Tabii uğrarım. Neyse kapatmam lazım.

                                                          ***

Eve geldiklerinde Gece hemen odasına gitti. Büyük bir sırt çantasına bir sürü kıyafet doldurdu. Ardından kalın bir defter ve bir kaç tane tükenmez kalem ve fotoğraflarını koydu. Fotoğraflar ailesi arkadaşları ve akrabalarıyla mutlu kareler içeriyordu. Son olarak iki çift spor ayakkabısı da koyup çantasını yatağının altına sakladı. Akşam yemeğinden sonra odasına çekildi ve ailesine bir not yazdı:

Beni akıl hastanesine yatıracağınızı duydum. Sizi seviyorum ama oraya gitmek istemiyorum. Bu yüzden Peterla olmayan ülkeye gideceğim.

Gece kağıdı yatağına koydu ve Peter' beklemeye başladı. Peter pencereden girer girmez durumu anlattı.

Peter:

-Akıl hastanesi kötü bir yer mi?

Gece:

-Şöyle diyeyim oraya gidersem bir daha konuşamayabiliriz.

Peter:

-Hadi olmayan ülkeye gidelim.

Gece'nin çantasını omzuna taktı ve Geceyi kucağına aldı.

Gece endişeyle:

-Çantamı ve beni taşıyabileceğinden emin misin?

Peter:

-Tabi ki taşırım. Hadi bakalım Gece sıkı tutun!

ve birlikte olmayan ülkeye doğru uçtular

Bir Peter Pan HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin