𝖴𝗇𝗄𝗇𝗈𝗐 𝖭𝗎𝗆𝖻𝖾𝗋 || 𝖤𝗋𝖾𝗆𝗂𝗄𝖺

17-final

Annemle babamın şehir dışında olması işime gelmişti. Hiç yapmadığım bir şeyi yapıp okula gitmemiştim.

Televizyonun önündeki koltuğa uzanmış, battaniyeyi kafama kadar çekmiş zırıldıyordum.

Arada bir battaniyeyi peçete almak için açıyordum.

Yeniden ağlamaya başladığımda kapı çaldı.

"KOKUŞMUŞ MİKASA. AÇ ŞU KAPIYI."

Annie?

Burada ne yapıyorsun amk

"MİKASA EVDE YOK." diye bağırdım battaniyenin altından.

Tekrar yapıyı tıklattı.

"KIZ FASULYE BEYİNLİ. GEL AÇ ŞU KAPIYI."

"Bir sen eksiktin annie. Allahın cezası. Başımda bir sürü dert var zaten." söylene söylene kapıya ilerledim.

"Söylenme canım, duydum hepsini." dedi içeri girerek. O içeri girince ben de battaniyemle geri yattım.

"küflenmişsin sen." dedi battaniyeyi üstümden çekerek.

"Ya bırak rahat bırak beni ya." dedim sızlanarak.

"Sızlanma küflü kız." dedi bacak bacak üstüne atarak.

İyice dağılmış halimi süzdü. Tek kaşını kaldırdı.

"Kalk kız." dedi beni kaldırarak.

Elimi sertçe çektim.

"Ya bıraksana beni ya."

"Ay kardeş, sen ciddi ciddi küflenmişsin. Bana bak."

"ne var"

"Şimdi gidiyorsun güzel bir duş alıyorsun. Sonra giyiniyorsun ve seninle ortamlara akıyoruz."

"Hayır sal beni. Ayrıca sen niye taktın bana gitsene ya."

"Depresyona girmişsin yine. Bir erkek için bu kadar üzülmene değer mi?"

"iyi tamam sus geleceğim." dedim banyoya ilerleyerek. Manyak kız ya.

***

"Sana o kadar dedim ki güzel, şık bir restorana gideceğiz. Sen gittin kazak, eşofman çıktın." dedi annie söylenerek.

"Böyle rahatım ben." dedim su içerek.

"Pasaklı Mika."

Mika..

Eren hep böyle seslenirdi bana.

"noldu gözlerin doldu." dedi bana bakarak.

"Ya biz niye geldik burada ot yiyoruz."

"Sağlıklı beslen azıcık ayol." dedi. Telefonuna bildirim gelmişti. Ben de ayağa kalktım.

"Nereye be." dedi telefonunu kapatarak.

"Sıkıldım ben."

"Hah, evde yorganın altında zırıldayıp fotosentez yapmak çok eğlenceli zaten." dedi alayla gülerek.

"Peki tamam kalkalım." dedi çantasını alarak. Kapşonumu kafama geçirdim.

"Yürü kız." dedi beni çekerek.

"Of of." dedim peşinden yürüyerek.

***

"Annie?" dedim bir Annie'ye bir geldiğimiz parka bakarak.

"Ne var pasaklı kız?" dedi gülerek bakarak.

"Sen niye beni parka getirdin?" dedim sorgulayan bakışlarımla.