★2★

12.4K 1K 1.7K
                                    

Felix yavaşça okula adımlamaya başladı. Tekrardan herkes ona acıyan gözlerle bakmaya başlamıştı. Evet ilk başlarda dalga geçselerde artık acımaya başlamışlardı. Sarışının canını bu daha çok yakıyordu. Okulun yeni yılının ilk gününde Felix ne ile karşı karşıya geleceğini bilmiyordu.

"Hey Çilli!"

İşte Felix onun sesini duymuştu. Seslice yutkunup adımlarını hızlandırmaya başladı. Korkmuştu, her zaman ki gibi.

Bir süre kendisine yaklaşan adım seslerinin ardından çantası sertçe tutulup geriye çekilmişti. Bununla popo üstü yere düşüp acı ile inledi.

"Sana sesleniyorum değil mi?"

Uzun saçlı, Felix'in saçlarına elini geçirip kendisine bakmasını sağladı. Uzun saçlı Felix'in dolan gözlerini görünce kıkırdadı.

"Bak bu görüntüyü özlemişim. Bir şey demeyecek misin?"

"L-lütfen yapma artık."

Sesi çok kısık çıkmıştı. Hyunjin kaç aydır duymadığı sesi duyunca kalbi bir anlığına teklemişti. Hyunjin buna anlam verememişti. Bu neydi? Kaşlarını çatarak sarışının saçlarını hiç nazik olamayacak şekilde bıraktı.

"Bugün hiç havamda değilim küçük. Bu yüzden şanslısın."

Uzun saçlı ondan uzaklaşırken sarışın derin bir nefes aldı. Yerden, ellerinden destek alarak ayağa kalktı. İlk önce etrafa baktı, bahçe de bulunan herkes kendisine bakıyordu. Umursamadı alışmıştı artık. Ellerini dağılmış saçlarına götürüp düzeltti ve kafasını yere eğerek okulun içine adımlamaya başladı.

Bu sene sınıflar ayrılıyordu. Sarışın dil bölümünü seçmişti. Çünkü Hyunjin'den uzak durmak istiyordu. Normalde sayısal seçmek istemişti ama o oradaydı işte ona nefes aldırmazdı. Dil sınıflarından 1.şubeye girdi ve her zaman ki gibi herkes ona bakmıştı. Dudaklarını birbirine bastırarak en arka sıralardan birine ilerleyip oturdu. Bir süre sonra cebindeki telefonunu çıkarıp sosyal medya hesabına girdi.

Evet, Felix'in kendince sırları vardı. Femboy giyimini seviyordu. Dışarıda giymeye korksa bile evin içinde annesi ona karışmıyordu. Dudakları istemsizce kıvrılarak sabah paylaştığı postun yorumlarına girdi.

609 beğeni, 200 yorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

609 beğeni, 200 yorum

Lixxiex: Umarım güzel bir gün olur:)

Yorumları görüntüle➦

A: Seni gördüm daha iyi oldu.

B: Babacığına gelirsen daha güzel bir gün olur.

G: Kalktı🤤

Foxjeong: Umarım seninde günün iyi geçer Lixie☺️
   ➦Lixxiex:😚

HwgHyunj: Keşfetim de ne zamandır böyle güzel şeyler görmüyordum:)

Felix gördüğü yorumla dona kaldı. Bu gerçekten o muydu? Sarışının içini bir korku kaplamıştı hesabın kendisinin olduğunu öğrenirse bütün okula yayacaktı ve onunla daha fazla uğraşmaya başlayacaktı. Belki bazı kişiler ona....

Sarışın bunları düşündükçe gözleri doldu. Neden böyle oluyordu ki? Neden her yerde karşısına çıkıyordu? Onun, kendisine yaptıklarına rağmen onu nasıl sevebiliyordu?

Felix yanında hareketlenme hissedince kafasını o yöne çevirdi. Yanına uzun zamandan sonra birisi oturuyordu. Sarışının yanındaki benden üstünde bakışlar hissedince gülümsedi ve Felix'e elini ona uzattı.

"Merhaba, ben Jisung."

Felix hala şaşkınca bakmaya devam ediyordu. Jisung onun bu haline kıkırdadı.

"Hey? N'oldu?"

"Ş-şey merhaba bende Felix."

Felix, Jisung'un hava da kalan elini nazikçe tuttu. Ardından elini elektrik çarpmış gibi hızlıca geri çekti ve aynı hızla önüne döndü. Aklına ona yaklaşan kişilere ne olduğu gelmişti. Hyunjin onlara da kötü davranmaya başlıyordu.

"Ne oldu?"

"Benden uzak dur. En iyisi yanımdan kalk ve başka birinin yanına otur."

"Neden?"

"Çünkü benim yüzümden zarar görmeni istemiyorum."

"Ben neden zarar görecekmişim? Anlamıyorum?"

Felix kafasını tekrardan ona çevirdi. Gözleri tekrardan dolmuştu.

"Şimdi de neden ağlıyorsun?"

"Çünkü-"

"Çilli!"

Sınıfta Uzun Saçlının sesi yankılandı. Felix yanındaki çocuğu itip kalkmasını sağladı. Korkmuştu masum birinin tekrardan zarar görmesini istemiyordu.

"Ooo Çilli yanındaki kim?"

Felix'in yanına geldi ve kolunu kendisinden bir kaç santim kısa olan bedenin omzuna attı.

"Ben o-"

"T-tanımıyorum."

"Bana yalan söyleme. Yoksa ne olacağını biliyorsun."

"Söylemiyorum!"

Sarışının sesi yüksek çıkmıştı. Hyunjin birkaç saniyeliğine şaşırmıştı. Kendisine gelince kaşlarını çarıp hızlıca Felix'in sarı saçlarına parmaklarını dolayıp çekiştirdi.

"Bana nasıl bağırırsın!"

"Hyu-"

Hyunjin, sarışını kapıya doğru sürüklemeye başlamıştı. Sınıftan çıkınca onu  sertçe koridorun ortasına doğru ittip yere düşmesini sağladı.

Evet, aynı şey tekrardan oluyordu. Felix minik elleriyle yüzünü kapadı ve Uzun Saçlının diyeceklerini bekledi. Ama bir kaç dakika geçmesine rağmen Hyunjin hiç birşey söylememişti.

Ellerini yavaşça yüzünden çekti ve Uzun Saçlıya baktı. Ona ifadesizce bakıyordu. Felix bunu fırsat bilip ayağa kalktı ve onları izleyen kalabalığın arasından uzaklaştı. Hyunjin orada hala Felix'in az önce bulunduğu yere bakıyordu. Neden hiç birşey söyleyememişti? Neden onun yüzünü elleriyle kapattığını ve titrediğini görünce hiç bir şey yapmak istememişti?

Uzun saçlı kendini anlamıyordu. Neden birden böyle davranmaya başlamıştı? Hala aynı yere bakmaya devam ettiğini fark edince ona bakan kalabalığa dağılmaları için bağırdı ve hiç beklemeden arkasını dönüp yürümeye başladı. Sınıfın önünden geçerken Felix'in az önce yanındaki çocuğu görmüştü. Ona ters bir bakış adımlarını hızlandırdı.



























Oy ve yorum atar mısınız? 😊

Tageslicht/Hyunlix√Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin