୭ Eren Yeager × Okuyucu

2.7K 113 111
                                    


"O yeni geleni gördün mü? Komutan Erwin tarafından getirildi.Gayrimeşru kızı falan mı acaba?"

Henüz yeni yeni alıştığın,alışmaya çalıştığın askeriyede herkes seni konuşuyordu.Bunların çoğu iç açıcı şeyler değildi.Daha kötüsü,arkadaşın bile yoktu.

Elinde tepsinle boş bir yer ararken gözlüklü kadının bağırışını işittin "Hey, s/a! İşte benim yanım boş!" Poposunu kaydırarak sana rütbelilerin olduğu masaya gelmeni teklif etti,son kez etrafa baktıktan sonra utana sıkıla üstlerinin yanına gittin.

"Nasıl,alışabildin mi buraya? Eğitimin hemen yarın başlayacak.Aslında ben seni kendi takımımda istiyordum ama Levi-"

"Hange, nefes al." Karşında oturan siyah saçlı adam, adının Hange olduğunu öğrendiğin kişiyi susturdu.

"Bu da Levi. Ama biz kendi aramızda ona huysuz,bücür gibi şeyler de deriz." Hange kıkırdayarak konuştuğunda Levi'in sinirlenmiş olduğu belli oluyordu.

"Binbaşı Hange," Gelen erkek sesiyle kafanı sola çevirdin. Burada daha önce karşılaşmadığın kahverengi saçlı, senden 8-9 cm daha uzun,gözleri yeşil mavi karışımı olan bir oğlan ile bakıştın.

"Ah-oh,yeni gelen sen misin?" Elini ensesine atıp kaşıdı.Yandaki Hange'den gelen gülme seslerine kulak vermemeye çalışarak ayağa kalktın ve elini uzattın.

"Evet, s/a s/s" Diyerek kendini tanıttın.

Ensesindeki elini seninkiyle birleştirdi "Ben de Eren Yeager. Tanıştığıma memnun oldum" İkiniz de naif bir gülümseme verdikten sonra tanışma faslınız bitti ve yerine geri oturdun.

"Erkeklik hormonlarına sahip çıksan iyi olur Yeager." Levi, onu utanmasına sebep olacak şekilde uyardı.

Genç çocuk ellerini hızla kaldırdı ve iki yana itiraz edercesine salladı."Ha,yok yok! Ben asla," Onu bölen şey Hange'nin kahkahası oldu.

"Şuna bak Eren! Şekilden şekile girdin resmen!"

''''''''

Elinde Binbaşı Mike'nin seni taşımakla görevlendirdiği kutularla karargahın deposunu arıyordun. Geleli neredeyse bir hafta olmuştu.

Karanlık koridorlarda önünü görmek gittikçe zorlaşıyordu. Özellikle karanlıktan korkan bir insanken, yanına fener almamanın aptallığına lanet ediyordun.

İki adım sonra, gelen hıçkırık sesleri kulağını doldurdu. Korkup korkmaman gerektiğini bilmiyordun. Buralarda insan olur muydu ki? Bir noktada Kaptan Levi'ın yanına koşup buraya onunla beraber gelmeyi bile düşündün.

Ne yapacağını bilemezken ağlama seslerinin kesilmesi seni daha çok tedirgin etmişti. Şu an olan şeyler ya gerçekti ya da kafanda kurduğun bir paranoyadan ibaretti.

Kapı gıcırdama sesini duyduğunda, yukarıda her kim varsa kıçını kurtarması için dua etmeye başladın. Devlerle savaşırken ölmeyip karargah bodrumunda ölmek ne korkutucu olurdu, değil mi?

Nefes alış veriş seslerini duyuyordun, ve lanet olsun gittikçe yakınlaşıyorlardı.Elindeki kutuları yere bırakıp etrafında döndün.

"Ki-kim var orada?" Eğer bu şey bir insansa,problem değildi. Kim olduğu da farketmezdi. Senin korktuğun şey hiçbir şey görememen ve bunun insan olup olmadığını bile anlayamamandı. Abin küçükken paranormal ve korku hikayeleri okumaman gerektiğini söylerken haklıydı. (Hayır abiniz Levi değil :))

✧ attack on titan oneshots ✧Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin