Yenilenmiştir.
Kapının arasından uzun kumral saçlı, yeşil gözlü güzel bir kız göründü. Gülümsedi ve yanıma yaklaştı. Elini uzatarak "Merhaba ben Emily "dedi. Bende uzattığı eli sıkarak "Merhaba bende Olivia, galiba oda arkadaşım sensin"
"Evet "dedi gülümseyerek.
"Ben duşa giriyorum"
" Tamam bende eşyalarımı yerleştireyim"dedi Emily.
Duşa girdim. Çıktığımda şifonyerin üstü tamamen dolmuştu. Emily yatağının üstünde telefonunla uğraşıyordu. "Saatler olsun"
" Teşekkürler " dedim. Ve devam ettim "Sen hangi Bölümdesin"
" Doktorluk"
"Aynı bölümdeymişiz"dedim sırıtarak. Daha sonra kapı çalındı. İçeri iki peri girdi. Biri Elenaydı. Diğerini tanımıyordum. " Merhaba Linda "dedi Emily. "Bu benim perim Linda, Linda buda benim oda arkadaşım Olivia"diye devam etti.
Sonra Elena "Bunlar okul Kıyafetleri yarın bunları giyeceksin"dedi kıyafetleri dolabıma asarken. Lindada Emilynin dolabına astı. Ve odadan çıktılar. Yatağıma yattım ve yorganımı üzerime çektim. "İyi geceler Emily" dedim.
"İyi geceler" dedi Emily. Ve gözlerimi kapattım......
Sabah olmuştu. Emilynin yatağına kafamı çevirdim. Emily yatağında değildi. Kalktım. Ve banyonun kapısının tıkladım. "Ben varım" diye bağırdı Emily. Ve kapı açıldı. "Günaydın" dedi şirince gülümseyerek. "Günaydın"dedim. Ve içeri girdim. İşimi hallettim. Ve çıktım. Emily okul Kıyafetlerini giymişti. Bende kıyafetlerimi giydim. Kıyafetler beyaz tişört pembeli şorttu. Daha sonra bej rengi bir hırka girdim. Saçlarımı salınık bıraktım. Saçım zaten düzdü. Pembe bir kurdele taktım. Artık hazırdım. Başucumda kitaplarım vardı. Elena bırakmış olmalıydı. Onları koydum. Ve emily'de hazırdı. Elena ve linda geldikten sonra çıktık. Linde ve elena önden biz arkadan geliyorduk. Emily koluma girmişti. Sınıfa gelmiştik. Elena ve linda gittiler. Emily ile ben içeri girdik. Boş bir yer bulduk ve yan yana oturduk. Öğretmen geldi tanıştık falan. Daha sonra okul bitmişti. Odamıza gittik. Üzerimizi değiştirdik. Ben siyah bir tayt üstüne beyaz uzun bir penye giymiştim. Üzerine krem hırkamı giydim. Saçlarımı sıkıca bağladım. Spor ayakkabılarımı giydim. Emily ile yemeğe indik. Yemekten sonra Emily'e
''Biraz yürüyelim mi?''dedim.
''Süper olur'' dedi. Masadan kalkıp bahçeye çıktık.Bahçede en az okul kadar ihtişamlı ve güzeldi.İnsana huzur veriyordu. İçime havayı çekip biraz tuttuktan sonra verdim. Konuşa konuşa ilerliyorduk ki çalıların arkasından bir ateş yükseliyordu. Elimi dudağımı götürüp Emily'e susmasını işaret ettim. Çalıların arkasından ortaya baktım. Saçları dağılmış,dizlerine kadar uzanan salaş bir hırkası olan,elinle ateşe şekiller veren bir çocuk vardı.Nolduğunu anlamaya çalışıyorduk.
Arkadaşlar kusura bakmayın sınavım çok vardı o yüzden yazamadım. Nasıl beğeniyor musunuz kitabı? Bide votelerseniz ve yorum yaparsanız çok sevinirim. Şimdiden teşekkürler.