Just as planned ~Taekook

6. bölüm

Taksiden iner inmez yüzüme çarpan soğuk havayla irkilerek kollarımı birbirine kavuşturdum. 

J:''Hadi kook üşütmeden içeri geçelim.''

Başımla Jimini onaylayıp peşinden yavaş adımlarla yürümeye başladım, buraya daha önce gelmiştik ve her zamanki gibi kalabalıktı. Kapının önünde uzun bir sıra vardı ve bu benim vazgeçmem için yeterliydi.

Jk:''Jimin bu sıra beklenmez gidelim.''

Jiminin cevabını beklemeden arkamı dönüp yürümeye başladığımda hızla kolumu tutup beni geri çekti.

J:''Jungkook! saçmalamayı kes buraya eğlenmeye geldik. Ayrıca unuttun mu? Buranın sahibinin oğluyla Yoongi yakın arkadaş. Ben şimdi Yoongiyi ararım o da bizi hızla içeri aldırır anlaştık mı?''

Somurtarak derin bir iç çektim,

Jk:''Peki peki... sadece 20 saniyen var gelmezse gidiyoruz.''

Jimin gülümseyerek telefonunu aldı ve Yoongi hyungu aradı.

J:''Alo, tatlım? biz geldik kapının önündeyiz... kook beklemek istemiyormuş bizi alabilir misin?... tamam biz bekliyoruz...öptüm.''

Jimin telefona öpücük kondurup kapattığında iğrenerek ona baktım.

J:''Ne ?''

Gözlerimi tekrar kapıya çevirdiğimde bize doğru gelen Yoongi hyungu gördüm, gülümseyerek kolunu jiminin omzuna attı.

Y:''Selam bebeğim.''

Gözlerimin önünde gerçekleşen öpüşmelerinden sonra seslice öğürüp sırıtmıştım.

Y:''Sana da merhaba Jungkook.''

Sırıtarak omzuna vurdum.

Jk:''Biraz daha burada duracaksak donarak ölme ihtimalim var.''

Y:''Hahaha gerçekten sabırsızsın.''

Gülümseyerek Jimin ile önden gittiklerinde üstümü düzelterek peşlerinden gittim. Bizi gören korumalar başta yadırgasa da Yoongi hyungu görünce geri çekilip yolu açtılar, bize yolu açmalarıyla sırada bekleyen insanlar fısıldaşmaya başlamıştı, göğsümü gere gere yürürken sırıtmamak için zor duruyordum. Bu hareket beni oldukça şımartmıştı. 

Hızlı adımlarla bara girdiğimizde patlayan ışıklar kör olmam için yeterliydi barda mıyız pavyonda mı neyse ikisi benzer şeyler, gözlerimi kısarak jimini görmeye çalıştım ama pek başarılı değildim. Etraf fazlasıyla kalabalıktı her saniye farklı birine çarpıyor sıvışarak aralarından geçmeye çalışıyordum. Çarptığım kalıplı bir adamla gerilemiş ve jimine doğru sendelemiştim.

J:''Kook! kaybolma.''

Jimin beni tutup sürüklerken etrafı inceliyordum.

Duvar kenarındaki koltuklardan birine geçip içeceklerimizi sipariş ettik.

J:''Yoongi pikniğe gidelim mi?''

Y:''Olur tatlım ne zaman?''

J:''Cuma gidelim hem kook da okuldan çıkmış olur.''

Jk:''Bende mi geleceğim?''

J:''Tabi ki sende geleceksin. Yoongi alfa arkadaşlarını da getir belki birini kook ile ayarla-''

Hızla Jimin kafasına vurup geriye yaslandım.

Jk:''Bir alfaya ihtiyacım yok ben baskı-''

Jimin hızla elleriyle ağzımı kapattı, o sırada yoongi hyung ciddi bir ifadeyle bana baktı.