Taehyung:
Yavaş adımlarla yatak odasına ilerledim. Bir baskın alfanın evine bir baskın omeganın girmesi ne kadar güvenliydi bilmiyorum ama onu götürmek için aklıma başka bir yer gelmemişti, apar topar çıktığımızdan telefonumu ve cüzdanımı barda unutmuştum ne yoongi'ye haber verebilmiştim ne de Jeonu uyandırabilmiştim.
Kucağımdaki bedeni yavaşça yatağa bırakıp derin bir nefes aldım. Üstündeki kyafetlere göz gezdirdim. Buz pateninde masum kyafetler giyen bu omega şimdi nasıl bu kadar ateşli gözükebilirdi?
Yanı başına oturup yüzünü incelemeye başladım,
"Bahse varım bakirsindir."
Porselen gibi duran yüzü, gür kirpikleri ve dolgun dudakları... dudakları o kadar pembeydi ki üzerine bir şeker döküldüğüne yemin edebilirdim, tadına bakmak istiyordum.
Hafifçe yüzüne eğildim, santimler kalana kadar yaklaştım, sıcak nefesimi dudaklarına çarptığımda ağzından ufak bir inilti çıkmıştı, hızla geri çekilip doğruldum.
"Delirmiş olmalıyım ne bok yemeye çalışıyorum?!"
Saçlarımı geriye yatırıp yatağın üstündeki Jeonu incelemeye devam ettim.
"En azından bu kyafetlerle kalmamalısın."
Yavaş adımlarla dolaba yönelip ona uygun bir şeyler aramaya başladım, giydireceğim her şey bol geleceği için rastgele siyah bir tişört alıp yanına yaklaştım, yavaşça sırtından destek alarak doğrulttum ve gömleğini üstünden çıkarttım, iç güdülerime engel olarak tişörtü hızla üstüne geçirdim.
Tekrar yatar pozisyona geldiğinde pantolonunun fermuarını açıp yavaşça çekmeye başladım.
Jk:"Mhmm.. Tae.."
Sertçe yutkunmamla nefes alamaz hale gelmiştim.
Kalçasını tamamen kavrayan pantolonu bacaklarından çıkarıp tişörtü boxerını kapatacak şekilde çektim.
"Haahh.. başıma belasın."
Pürüzsüz bacaklarını birbirine sürtüp boğuk bir sesle inledi.
Jk:"Taehyung.. ahm- daha sert."
Afallayarak olduğum yere çivilendiğimde ne olduğunu idrak etmem zaman almıştı,
"Siktir rüyanda ne görüyorsun? Haha."
aklıma gelen fikirle sırıtıp yanına oturdum.
"Jeon hoşlandığın biri var mı?"
Mırıldanarak başını salladığında boynuna yaklaşıp fısıldadım.
"Kimden hoşlanıyorsun Jeon Jungkook."
Kıvranarak dudaklarını araladı, ardından geri kapattı.
"Pekala, sen söylemesende öğreneceğim."
Doğrularak üstümdekileri çıkardım, siyah bir eşofman altını giyerek çekmeceleri karıştırdım, biryerde bir yedek telefonum olmalıydı.
Altını üstüne getirdiğim çekmecelerden birinde telefonumu bulmuş ve hızla yoongiyi aramıştım.
"Yoongi- dur sakin ol HAYIR JİMİNE VERM- merhaba Jimin. Evet Jeon benimle- sakin ol Jimin açıklayaca- HAHH Sarhoş olmuş herifin teki ondan faydalanıyordu bende çıkışa götürdüm nefes alsın diye sonra bırakmadı beni yanınıza gelip söyleyemedim evet şuan iyi uyuyor bir şeyi yok telefonum ve cüzdanım masada kalmış. Hayır ona dokunmadım, tamam adresi yolluyorum."
Sinirle telefonu kapattım ve yataktaki Jeon'a döndüm.
"Jimin seni oldukça önemsiyor, beni öldüreceğinden şüpheliyim."
Yatak odasından çıkıp kapıyı arkamdan kapattım.
Yarım saat sonra:J:"TAEHYUNG KAPIYI AÇ HEMEN!"
Sinirle oturduğum yerden doğrulup kapıyı açtım.
Jimin geçmek için öne atıldığında kolumu kapının girişine koyup durdurdum.
"Bağırmayı kes. Uyandıracaksın."
Yoongi, jimini kendine çekip sakinleştirdiği sırada geri çekilip içeri geçtim.
J:"Ona dokundun mu?"
"Hayır."
Y:"Jimin sakin ol Taehyung öyle biri değil."
Jimin dudaklarını büzerek yoongiye döndü.
J:"Ya onu koruyamasaydım, kendimi asla affetmezdim."
Y:"şş sakin ol bebeğim.."
Yatak odasının kapısının açılma sesiyle bakışlarımı oraya çevirdim. Jeon tişörtü dizlerini örtmesi için çekiştirirerek içeri girdi, gözlerini birkaç kez kırpıştırıp önce bana sonra jimine döndü.
J:"KOOKİE!"
Jimin hızla jeonun üstüne atladığında yoongi yanıma yaklaşıp omzuma vurdu.
Y:"Jungkook baskın alfa anlamışsındır. O yüzden endişelenmesi normal, ben sana inanıyorum sen ona bir şey yapmazsın."
"Biliyorum."
Y:"Nasıl?"
"Jeon öğrencim, buz pateni."
Yoongi gülümseyerek saçlarımı karıştırdı.
Y:"Sonunda bir öğrenci bulabilmişsin! Jungkooku kardeşim gibi severim, seninle yakın olması güzel."
"Yakın değiliz."
Yoongi alayla sırıtarak Jeonu süzdü.
Y:"O yüzden mi üzerinde senin tişörtün var Taehyung."
"Alakası yo-"
Y:"Adadada! İnandım tamam ahahah.."
Yoongi, jimine yaklaştığında Bende yavaşça yanlarına yürüdüm.
Jimin mahçup bir tavırla ensesini kaşıdı.
J:"Üzgünüm Taehyung..."
"Sorun yok."
Y:"Duydun mu Jimin? Taehyung, Jungkookun öğretmeniymiş."
J:"O Taehyung sen miydin.."
Kaşlarımı çatarak Jeon'a baktım.
Jk:"Hadi gidelim Jimin."
Jeon, Jiminin koluna sarılıp çıkışa sürüklemeye başladı.
"Bu halde mi gideceksin?"
Bakışlarımı vücudunda gezdirip bacaklarını süzdüm, gözlerine odaklanıp sırıttım.
Jeon utanarak tişörtü biraz daha çekiştirdiğinde yavaş adımlarla odama ilerledim,
"Peşimden gel."
Jeonun hızlı adımlarını duyduğumda sırıtmam büyümüştü.
"Kyafetlerin yıkanıyor, o yüzden kendimden bir eşofman vereceğim."
Dolabı karıştırıp küçük eşofmanlardan birini verdim.
Jeon utanarak bana baktığında derin bir nefes aldım.
"Utanmana gerek yok Jeon, zaten heryerini gördüm."
Somurtarak eşofmanı bacaklarından geçirdiğinde bol geldiği için geri düşmüştü, ufak bir kahkaha attığımda yanaklarının kızardığını görmüştüm.
Yavaş adımlarla yanına yaklaşıp eşofmanı yukarı çektim, iplerini sıkıca sıkıp bağladığımda birazcık olsun sabit duruyordu, bakışlarımı jeonun yüzüne çevirdiğimde kulaklarına kadar kızarmıştı.
"Ateşin mi var Jeon. Kızarmışsın."
Ellerini göğsüme koyup beni ittirmeye çalıştığında belini kavrayıp sertçe kendime bastırdım.
"Bana ne söylediğini biliyor musun?"
Gözlerini gözlerimden kaçırıp yere odaklandığında boynuna yaklaşıp hırıltıyla fısıldadım.
"Daha sert olmamı söyledin Jungkook."
Yüzündeki ton değişimine bizzat şahit olduğumda sırıtarak pembe dudaklarına yaklaştım.
J:"Jungkook hadi yarım saattir ordasınız!"
Hızla beni itip geri çekildi,
Jk:"G-geliyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Just as planned ~Taekook
Teen Fiction''Elini çek Taehyung uyumaya çalışıyorum.'' Kıpraşarak öne ilerlediğimde belimdeki elleri sıkılaştı, afallayarak ellerine baktım. ''O elim değildi Jungkook.'' Taekook fic. Smut içerir. Omegaverse. Seme tae, uke jk