Biz konuşurken onun hakkında bir şey daha öğrenmiştim.
Sigara bağımlısıydı.
---
Ni-Ki: bu kolayca birakabilecegim bisi degil
Sunoo: ablam da zamaninda baslamisti fakat onun birakmasina yardimci olmustum
suan agzina bile surmuyor
Ni-Ki: of banada yardimci olur musun
Sunoo: tabikiiii
simdi soyle yapalim
eger bir hafta sigara icmezsen
sana kendi ellerimle pasta yapcagim
Ni-Ki: SAKA MI YAPIYOSUN
Sunoo: hayir bak benim sözüm söz
yapicam
Ni-Ki: pastaya gerek yok seni dusununce icmem zaten
Sunoo: o zaman soyle yapalim
bugun sigara ictin mi hic
Ni-Ki: hayir ama suan paketle bakisiyorum
Sunoo: eger bugun sigara icmezsen ve yarin da okula gelene kadar icmezsen
soz sana bir opucuk vericem
Ni-Ki: CIDDI MISIN
Sunoo: EVET CIDDIYIM SOZ VERIYORUM ICÖEZSEN VERECEGIM
Ni-Ki: paketi attim kenara
Sunoo: aferin
---
Bir sonraki gün öğle arasından sonra Mingyu hocamız okulda düzenlenecek olan etlinlikte görevli olan kişileri konferans salonuna çağırmış ve prova yapacağımızı söylemişti.
Ben ve Jungwon konferans salonuna girdiğimizde Ni-Ki'yi gördüm ve yanına gittim. Jungwon'da Jake ve Heesung'un yanına gitmişti.
Dün gece Ni-Ki'yle uzunca konuşmuştuk ve üstü kapalı bir şekilde olsa da ikimizde birbirimizden hoşlandığımızı söylemiştik.
Yanına gittiğimde birkaç saniye sarıldık ve konferans salonundaki sahneye oturup ayaklarımızı yere sarkıttık.
Bir süre sessiz kaldıktan sonra sessizliği bozan kişi Ni-Ki oldu.
"Biz şimdi neyiz desem çok mu saçma olur?"
"Bilmem, saçma olmaz bence. Bende aynı soruyu düşünüyorum çünkü."
"Sevgili gibiyiz sanki..."
"Sanki..."
"Öyleyiz o zaman?"
Soru sorarcasına söylediğinde gülümsemiştim ve ona bakıp kafamı aşağı-yukarı salladım.
O da gülümsedi ve kolunu omzuma attı.
Kalbim ise adeta at yarışına çıkmış gibi hızla atıyordu.
---
Mingyu hoca önümüze birkaç şiir koymuştu ve etkinlik için hangisini okuyacağımızı seçmemizi istiyordu.
İki kişilik bir şiir gördüm ve hızlıca alıp hocaya döndüm.
"Hocam bence bunu Ni-Ki ve ben birlikte okuyabiliriz."
Ni-Ki anında dibimizde bitmişti.
"Neyi okuyabiliriz?"
"Bak bu şiir, iki kişilik. Bence ikimiz okusak güzel olur."
"O zaman siz şimdi sahneye geçin biraz prova yapın, sonrasında bir de bana karşı mikrofonla okuyun tamamen karar verelim."
Hocayı onayladık ve sahnede birkaç kez prova yaptık.
Ni-Ki sürekli bir kelimede kekeliyordu ve sonrasında küfür edip duruyordu.
Kağıdı alıp kafasına vurdum.
"Ya hadi diyelim yanlış okudun sorun değil ama niye küfür ediyorsun?"
"Ya refleksif olarak ediyorum bilerek değil."
"Sıçtırtma refleksine etkinlikte onca insanın önünde küfür etmeyi mi düşünüyorsun?"
"Evet."
Söylediği şey komikmiş gibi güldüğünde göz devirdim.
Ciddi bir ortamda insanların laylaylom takılmasını hiç sevmezdim ve Ni-Ki şuan bunu yapıyordu.
Kızdığımı görünce beni kendine çekti ve saçıma bir öpücük kondurdu.
Mingyu hoca direk önümüzde olduğundan hızlıca geri çekildim ve Ni-Ki'nin koluna vurdum.
"Hoca var gerizekalı. Adam telefona bakmasaydı ve görseydi seni parçalardım şurda."
Yaklaşıp tekrar öptü ve kıkırdayarak tekrardan koluna vurdum.
"Yapma diyorum!"
O sırada Heesung'un alaycı sesini duydum.
"Awww siz çıkıyo musunuz? Awww çok shipledim sizi. Awww şapşikler hoca varken yapmayın."
Heesung gülmeye devam ederken göz devirdim ve şiire çalışmaya devam ettim.
Bir süre sonra hoca ona karşı okumamızı söylemişti ve baştan sona hatasız okumuştuk.
Mingyu hoca şiiri ikimize verdiğinde çak yaptık ve hoca mola için konferans salonundan çıkınca Ni-Ki beni kendine çekip saçımı karıştırarak tekrar öptü.
"Bak işte hoca yokken istediğin kadar yap. Zaten felsefecinin ağzına sakız olduk..."
Kıkırdadık ve Ni-Ki bana döndü.
"Bugün de dün de hiç sigara içmedim."
Yanağını yaklaştırdı ve konuştu.
"Ödülümü alayım artık."
Güldüm ve yanağına uzun, kokulu bir öpücük bıraktım.
~~~
140222~548
ŞİMDİ OKUDUĞUN
cheater[] SunKi, Enhypen, BxB
Fanfictionnow you can be jealous. (şimdi kıskanabilirsin.)