𝐋𝐈̇𝐓𝐓𝐋𝐄 𝐌𝐀𝐋𝐅𝐎𝐘/𝑹𝒆𝒈𝒖𝒍𝒖𝒔 𝑩𝒍𝒂𝒄𝒌

𝐄𝐏𝐈̇𝐒𝐎𝐃𝐄 𝐓𝐇𝐑𝐄𝐄

Başlamadan önce nasılsınız?Umarım iyisinizdir ben baya iyiyim

Dün doğum günümü kutladım ve kendime hediye olarak bu bölümü yazdım ve yayınlıyorum şimdi

O zaman iyi okumalarr

Meira ona şaşkın bakan tayfaya karşı gözlerini kıstı. Peter'ın kucağındaki aburcuburlar ile Sirius ve James'in elindeki ateş viskilerini, kaymak biralarını görünce sırıtti. Şuan kesinlikle bir ateş viskisine ihtiyacı vardı.

"Bunu yaptığım için nefret ediyorum ama o ateş viskilerinden bir şişeye ihtiyacım var çocuklar" dedi ve hızlıca onların yanına gidip James'in elindeki ateş viskilerinden birini aldı.

"Hey hey yavaş ol Malfoy" dedi Sirius Meira'nın elinden şişeyi almaya çalışırken

Aurelia onu göğsünden geriye itti.

"Rahat bırak kızı. Hepimize yetecek kadar ateş viskisi ve kaymak biramız var"dedi Aurelia Meira'ya göz kırparak

"Teşekkürler Lia" dedi Meira

Araları iyiydi. Neden iyi olmayacaktı ki zaten?

"Herneyse ortak salona gitmemiz gerek" dedi James

"Ateş viskisi içmek için yaşın küçük değil mi?Ayrıca bu güçlü bir viski bünyenin kaldırabileceğine emin misin?"dedi Remus kaşlarını çatarak

"14 yaşımdan beri babamdan gizli Lucius ile kaymak birası içmeye çıkıyoruz. Ateş viskisinin de pek fazla etki edeceğini sanmıyorum ama denemekten zarar gelmez ya da gelsin umurumda değil " dedi Meira ve arından şişenin ağzını hızlıca açtı. Ardından şişeden büyük bir yudum aldı.

"Herneyse ne yaparsan yap" dedi Sirius. Arkaya dönerek saçlarının sallanmasını sağladı.

"Hey her şey yolunda mı?"dedi Aurelia kaşlarını çatarak

"Hiç, klasik aile hayatı. Ha bir de Regulus'un hayatımın içine sıçması ama onun dışında her zamanki gibi mükemmelim" dedikten sonra hızlıca şişeden bir yudum daha aldı Meira. Her an Aurelia viskiyi elinde alabilirdi.

İçindekileri söyleyemediği için kafasını boşaltmak istiyordu. Sirius'un yüzüne bağırarak "o alçak kardeşin bana ihanet etti demek beni kullandı" istiyordu. Ama sadece susuyordu.

"Regulus mu ? Ne olmuş ki ona?"dedi Sirius umursamaz bir tavırla.

Herkes buna göz devirdi. Remus da bu sırada çikolotalardan gizlice yiyordu. James içinden kavga çıksa diye bekliyordu. Peter ise bir noktaya dalmış düşünüyordu. Aurelia da sırtını Meira'nın yanında duran duvara yaslamıştı. Etrafta 100'den fazla ev cini vardi ama hiçbiri onlari takmıyordu. Artık alışmılardı.

"Hadi ama Sirius bu odadaki herkes Regulus'u önemsediğini biliyor"dedi Meira alayla

"Haklı boşuna numara yapma. Herneyse ben ortak salona gidiyorum görüşürüz" dedi Remus

Çıkmadan önce Meira'ya gülümsemişti ve asker selami verip gitmişti.

Meira'ya göre Remus gerçekten iyi biriydi. İnsaları yargılamaz, onları tanımaya çalışır, gözlem yapardı. Ama bir yandan içindeki asi ve cesur çapulcu yönü vardı. Sinirlendiğinde gerçekten tehlikeli olabilir diye düşünüyordu Meira. Daha onun asıl sinirlenmiş halini görmemişti. Genellikle kavganın saçma olduğunu söyleyip onları ayırmaya çalışan taraf olurdu Remus.

"Herneyse. Kardeşimin başına iş açma Malfoy" deyip sinirle saçlarını savurarak oradan uzaklaştı Sirius

Peter ve James de hızlıca peşinden gitmeye başladılar. Tabi James giderken kötü bakışlarını Meira'ya atıyordu. Meira ise ona dil çıkarıyordu. Aurelia onların bu haline gülüp göz devirdi.