You are my Destiny

0.5

MEDYAYI DİNLEYİN DERİM BELKİ BİRAZ İPUCU BULURSUNUZ

¨Ya jungkook. Kendini toplasan diyorum artık?¨

¨Ne yapacağım ben hyun? Ya bir daha hiç gelmezse? Ya beni böyle bırakmışsa?¨

Küçük kafasını duvara yasladı ve göz yaşları birer birer firar etti pınarlarından.

Ne mi oldu bu 1 haftada? Şöyle ki tae, jungkook ile yaşadığı o geceki ilişkiden sonra bunun çok yanlış olduğunu düşündü. Her ne kadar omegasını 2 yıl boyunca sevse de bunu ona yapmaya hakkı yoktu. Bu nedenle o gece sabaha kadar uyuyamamış sabah olunca da tek bir mektupla o evi bir daha dönmemek üzere terk etmişti. Jungkook ise 1 haftadır geceleri kabuslar görüyor, okula gitmiyor, yemek yemiyor, tıpkı bir hayalet gibi evde oturuyordu. Hatta en yakın arkadaşı olan hyunjin ile yeni yeni konuşmaya başlıyordu. İçinde çok değişik bir duygu çöplüğü vardı. Kötü hissediyordu çünkü terk edilmişti, Mutlu hissediyordu çünkü o gece yaşananlardan sonra kurdu bir daha onu hiç rahatsız etmemişti, korkuyordu çünkü içinde sadece taehyung'un eşyalarının olduğu evde onun olmayışı bir daha gelmeyeceğini düşündürüyordu.

¨Bak jungkook. Şimdi en sevdiğin dükkandan jajangmyeon ve tteokbokkie alacağım. Hepsini bitireceksin. Tanrı aşkına kaç gündür tek lokma almadın ağzına. Eğer o alfa denen herif döner de seni böyle görürse senin için ne kadar endişelenir haberin var mı?¨

¨Hyunnn çok mu berbat görünüyorum?¨

En yakın arkadaşının yüzünde göz gezdirdi. Göz altları ağlamaktan çökmüş, Yüzü hiçbir şey yemediği için zayıflamış, geceleri uyuyamadığı için gözleri kan çanağına dönmüştü fakat bunları söyleyerek arkadaşının bozuk olan moralini daha da bozmak istemiyordu. (Bunun için fotoğraf aradım ama bulamadım çünkü onlar gerçekten kusursuzlar. tek kusurları kusursuz olmak resmen..)

¨Yemek yersen ve düzenli uyursan her şey düzelecek tatlım.¨

diyip alnına bir öpücük kondurdu küçük omeganın. Cüzdanını da yanına alıp kapıya yöneldi ki 

¨Şeyy hyunjin rica etsem çilek alır mısın?¨

Arkasına döndü bir süre gözlerine baktı sorgularcasına. Bunu anlayan jungkook

¨Alfa çok seviyor herhalde çileği¨

¨Sen nereden biliyorsun bunları? Hani sadece o gece tanışmıştınız?¨

¨O gittiği günden beri burada, onun  evinde yaşıyorum ve dolabında bir sürü çilek aromalı şey vardı.¨

göz pınarlarını elleriyle ovduktan sonra omega arkadaşına bakıp

¨Tamam kookie sen nasıl istersen..¨

(5 Dakika sonra) 

Kapı çaldı ve küçük omega içinden alfanın geldiğini düşünerek heyecanla ayağı kalktı. Kapının kolunu indirip hızla açılan kapıyla gözleri büyüdü. Tanımadığı bir adam bir anda küçüğün arkasına geçti ve eterli bezi burnuna dayadı. Bikaç saniye çırpınan çocuk kendini karanlığın kollarına bıraktı. 

Başı ağrıyordu. Tek hissettiği buydu. Gözlerini açmak istiyordu fakat açamıyordu. Elleriyle gözlerini sıvamak için hareket edecekti fakat bağlıydı elleri. Bir ses duydu.

¨Gözlerini mi açmak istiyorsun?¨

Jungkook sesini bulmaya çalıştı ama çıkmıyordu. Boğazı resmen düğümlenmişti. Kafasını salladı ve ellerinin üstünde bir el hissetti biri ellerindeki bağı çözüyordu. Farklı bir ses daha duydu.

¨SAKIN ONA BİR DAHA DOKUNMA!!!¨

Jungkook nefesini tuttu bu ses onun sesiydi. Onu terk edip giden alfanın sesiydi. Ellerini yavaşça gözündeki tüle götürdü.

Tülü indirdikten sonra gördüğü şeyler bayılması için yeterli bir sebepti. Gözündeki tülü çok az düşmüş olan alfa ona bakıyordu. Tek sorun oturduğu sandalyenin hemen arkasındaki adamın elinde silah olmasıydı.

             ##ASLINDA BU YOKTU##

            ##SOFT BİR ŞEY OLACAKTI##

           ##BENCE KUGUNUN DEVAMI AŞŞIRI İYİ OLACAK##

           ##ÇOK GÜZEL ŞEYLER DÜŞÜNÜYORUM##

     ##SİZCE O SİLAHLI HERİF KİM VE TAEKOOK'TAN NE İSTİYOR?##

             ##SİZİ SEVİYORUM##

           ##SEVGİYLE KALIN TAEKOOKLA KALIN##