𝘼𝙩𝙩𝙚𝙣𝙩𝙞𝙤𝙣

149 3 2
                                    

Aşkolar selam öncelikle

Uzun zamandır yokuö hiö sormadınız zaten nerdesiniz diye attığımda 4 bölümdü

Şimdi şöyle uzun zamandır yazmıyordım ama taslakta çok hikaye vardı bi tanesine devam edeyim dedim amk bi baktım tom riddle imagine den sirius black imaginr oluyor aq neyse brn onu bi şekilde tom olaral bitiricem de şunu söylemek istedim ben aynı bölümü sirius black imaginr olarak da yazacağım bu vesile ile sirius bilack imaginenin ilk bölümü gelecek ama rica ediyprum ne zaman diye sormayon ben de bilmiypruö

Bi de bölümleri okuyup kaçan aşkolar sizin götünüzü ısırırım ben çok zır bi şey değik yemin ederim yazasım gelmiyor bakıyprum 20 okunma 0 oy sinirlendirmehin küçük enişteyi rica ediyprum hadi öptüm heoinizi

***

"Benden korkuyor musun Y/N?"

"Hayır."

"Emin misin?"

"Evet."

"Öyleyse neden gözlerimin içine bakmıyorsun?" Bir şey söylemedin. Diyecek bir şeyin yoktu çünkü. Yanından sıyrılıp gitmene izin verdi.

Herkesin kendinden korkması hoşuna giderdi ama nedense bu kendinden bir sınıf küçük olan Y/H (Your house)'ın korkusu dikkatini çekmişti. İlk defa birinin gözlerine bakmak istemişti ve orada görmek istediği şey korku değildi.

Ağacın altında tek başına uzanmış gözlerin kapalı aklında ki bir şarkıya ritim tutuyordun.

"Yanına oturabilir miyim?" Bu duyduğun Riddle'ın sesiydi ve ona hayır diyemezdin. Gözlerini açıp oturur pozisyon aldın ve o çoktan yanına oturmuştu.

"Ne yapıyordun?"

"Hiç. Uzanıyordum öyle." Dedin. O sana bakıyordu ama sen yerdeki çimlere.

"Bana bak." Kafanı hafifçe kaldırdın ama ona bakmadın.

"Lütfen." Bu ilgini çekmişti işte. Hemen kafanı kaldırıp şaşkınlıkla Riddle'a baktın.

"Lütfen mi?" Dedin gülerek.

"Hayır. Ben öyle bir şey söylemedim."

"Söyledin. Duydum."

"Yanlış duymuşsun."

"İnan bana Riddle, bu dünyada en çok kulaklarıma güvenirim ve yanlış duymadım 'lütfen' dedin." Hiçbir tepki vermeden sana bakıyordu.

"Ders saati geldi gitmem gerek." Dedin ve kalktın. Seninle birlikte o da ayaklanmıştı.

"Ben de kütüphanede olacağım dersten sonra yanıma gel."

"Peki." Böyle bir şey söylemesi seni şaşırmıştı ve ufak da olsa sakalasmaniz korkunun büyük bir kısmını götürmüştü. Göründüğü kadar korkunç olmayabilir diye düşündün sonuçta onunla dalga geçmiştin ve bir şey yapmamıştı.

***

Dersten sonra kütüphaneye girdiğinde Riddle'ı görmemiştin. Belki de gitmiştir diye düşünerek ve yapacak hiçbir şeyin olmadığı için rastgele bir kitap alıp okumaya başladın.

Kitaba öyle dalmış okurken bir fısıltı duydun. Sanki biri senin adını çağırıyor gibiydi. Etrafına bakındın ve kitaplıkların arasında Riddle'ı gördün. Sen ona baktığında hafifçe gülümsemişti. Ne yapacağını bilmezken o senin yanına gelmişti karşına bir sandalye çekip oturmuştu.

"Ne okuyorsun?" Diye sordu.

"Bilmem, rastgele aldım sanırım quidditch ile ilgili."

"İyiymiş," dedi. "Bak bu iksirler hakkında bir kitap, iksir yapmayı sevdiğini duydum ve içinde gerçekten işine yarayacağını düşündüğüm tüyolar var." Dedi. Kitabı eline alıp baktın ama dikkatini çeken şey bu kitabı daha önce uzaktan bakarken yasaklı kısımda görmüş olmandı.

"Bu kitabı çaldın mı?"

"Ne? Hayır."

"Yasaklı kısımda görmüştüm."

"Öğretmen izni ile aldım."

"O zaman iyi. Teşekkür ederim." Dedin ve sen de ona elinde ki kitabı verdin.

"Toplar hakkında gercekten iyi bilgiler içeriyor." Dedin. Güldü.

"Kesin bakarım." Dedi.

***

Karanlık sanatlara karşı savunma dersinden çıkmış verilen ödevlere göz gezdiriyordun.

"Y/N." Duyduğun sesle irkildin.

"Seni korkuttum mu? Kusura bakma."

"Sorun değil." Deyip gülümsedin. Bu slytherin oğlanının sana böyle davranması hoşuna gidiyordu.

"Karanlık sanatlara karşı savunma mı o? İyi olduğum bir derstir istersen sana yardım edebilirim."

"Olur tabi ki. Bir şey demek için mi gelmiştin?"

"Bir şey soracaktım sadece. Benimle baloya gelir misin?" Şaşırmıştın. Tom daha önce hiçbir baloya katılmamıştı ve şimdi gelip sana teklif ediyordu. Hem de sana teklif ediyordu!

"Ne? Şey, olur sanırım."

"Sanırım? Daha net bir cevap bekliyordum." Hemen küstahlaşmasına içinden göz devirdin.

"Olur, gelirim." Dediğinde hafifçe gülümsedi ve hiçbiriyle demeden gitti.

***

Balo günü geldiğinde çok heyecanlıydın. Güzelce elbiseni giyip Tom'u bekliyordun. Biraz geç kalsada sonunda gelmişti. Hiçbir şey demeden koluna girdi ve birlikte büyük salona gittiniz. Herkes size bakıyordu ve Tom asla asil duruşundan ödün vermiyordu.

Tüm gece boyunca şarkılar eşliğinde hiç durmadan dans edip durmuştunuz ve tüm gece boyunca hicbir şey söylememişt. Bazen sen ağzını açıp bir şey demek istedin ama sonra vazgeçtin, onu anlamıyordun.

Bir sonra ki şarkı bittikten sonra elini tutup seni salondan çıkardı. Durmadan sadece susarak dans etme döngüsünün bitmesine sevinmiştin.

Seni astronomi kulesine çıkarmıştı. En sonunda ağzını açıp konuşabildin.

"Beni buradan aşağı mı atacaksın?" Dediğinde düz bir şekilde sana baktı.

"Bir şey demeyecek misin? Tüm gece hiç konuşmadın."

"Sadece cümlelerimi toparlıyordum." Deyip sana yaklaştı ve elini tuttu.

"Y/N, bütün yıl boyunca gözlerimi senden alamadım ve bu şeyin adını bir türlü koyamadım çünkü böyle hisler bana yabancı. Ama sonunda ne olduğunu anladım." Derin nefes aldı.

"Seni seviyorum Y/N." Gözlerini kırpıştırarak ona baktın.

"Ne?"

"Neden bu kadar şaşırdım."

"Şaşırdım işte."

"Hayatımda duyduğum en iyi açıklama."

"Hayatımda duyduğum en iyi itiraf." Deyip ona sarıldın. "Ben de seni seviyorum." Dediğinde o da sana sarılmıştı.

***

Çok uzun oldu yine öf

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 01, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

𝕿𝖍𝖆𝖙'𝖘 𝕸𝖞 𝕷𝖔𝖛𝖊 𝕹𝖔𝖙 𝖄𝖔𝖚𝖗Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin