murder || skz

0.3

Jeongin kaldırımda dizlerini kendine çekmiş bir şekilde oturuyordu. İçten içe Hyunjin'in gelmeyeceğinin korkusuyla gözyaşlarına hakim olmuyordu.

omzuna değen elle birlikte kafasını kaldırmış ve elin sahibine bakmıştı Jeongin. Hyunjin kızarık gözleriyle ona bakan oğlana elini uzatmıştı. Jeongin elini tutup ayağa kalkarken birkaç saniye önce durmuş göz yaşları tekrar akmaya başlamıştı.

Hyunjin'in gelmesi beklediği bir şey değildi, o kızı bırakıp yanına geleceğini tahmin etmemişti.

Hyunjin oğlanın ağlamaya başladığını görünce ne yapacağını bilememişti. Oğlanı kendine doğru çekmiş ve kollarını ona dolamıştı sadece. Jeongin çokça ağlamazdı, hyunjin ise böyle durumlarda sadece ona sarılırdı bunun çocuğu söyleyeceği sözden çok daha iyi geleceğinin farkındaydı. Jeongin de kafasını Hyunjin'e yaslamış ve ellerini omzuna koymuştu.

Hyunjin'in ona sarılmasıyla gencin ağlayışı daha da derinleşmişti. Gözyaşlarıyla birlikte Hyunjin'e olan sinirinin de akıp gitmesini istiyordu ama nafileydi litrelerce gözyaşı da akıtsa yine de siniri geçemeyecek gibi hissediyordu.

Jeongin hyunjin'den ayrılıp onu iktirmiş ve ard arda göğüsüne birkaç kez vurmuştu.

"Nefret ediyorum senden nefret ediyorum nefret, nefret, nefret!"

Hyunjin şaşkınca geriye çekilirken bir yandan neler olduğunu anlamaya çalışıyordu, Jeongin oldukça garip davranıyordu. Sarhoş olmasına bağlamayı seçti Hyunjin bu durumu.

Halbuki Jeongin'in içi yanıyordu, gözlerinden ateş saçarcasına çıkan bakışlarının da sebebi hyunjin'in aşkıyla yanan kalbiydi.

Jeongin çatılmış kaşlarıyla siyah saçlı oğlana bakarken oğlan bu bakışlardan rahatsız olmuştu ancak belli etmedi ve derin bir nefes aldı. Sarhoş ve ona bilmediği bir sebepten ötürü sinirli Jeongin zorlu bir geçe geçirmesine sebep olacakmış gibi gözüküyordu.

Onlara doğru gelen taksiye eliyle durması için işaret yapmıştı. Daha çok sokakta durmak istemiyordu, hava soğuktu ve jeongin'in üzerindekiler oldukça ince kıyafetlerdi. arkadaşının üşümesini istemezdi hyunjin.

Jeongin taksiye binmek istemediği için itiraz edip zorluk çıkarsa da Hyunjin bir şekilde onu sakinleştirmeyi başarıp taksiye bindirmişti. Jeongin'in evinin adresini taksiciye söylemişti. Dakikalar önce ona vuran ve ondan nefret ettiğini haykıran çocuğun ona sarılmasına izin verip göğüsünde dinlenmesine sebep olmuştu.

~

"Felix bir dinlesen beni bak cidden bir açıklamama izin verir misin? "

Chan kafede onu dinlemeyip kaçan giden Felix ile konuşabilmek için okuldan adresini bulmuş ve evine gelmişti.

Felix içeriden oğlana gitmesi için bağırırken bir yandan da ona bu kadar bağlanmış olması hoşuna gitmişti.

Chan kapıyı yumruklayıp Felix'e seslenmeye bir süre daha devam etmişti ancak oğlandan artık "git burdan" yanıtını bile almamaya başlayınca derin bir nefes vermiş ve geriye çekilmişti.

İyi bir ilişkisi vardı ve bunu berbat etme ihtimaline rağmen niye birkaç gün önce tanıştığı Felix'in peşinden koşuyordu bilmiyordu.

Changbin iyi biriydi, onu seviyordu. Çok uzun süredir birlikteydiler artık ona alışmıştı oğlan. Ancak eskisi gibi hissetmiyordu artık. Belki gereğinden fazla alışmıştı. Sıradanlaşmıştı onun için ilişkileri.