İlk okul 4.sınıfa gidiyordum. Anam yine saçalrımı iki yandan örmüş ve en sevdiğim pembe tokalarımı takmıştı. Kelebekli çantamla ve ayakkabılarımla çok uyuşuyordu tokalarım.
Okulun son haftasında olduğumdan çok mutluyum. İllet okuldan kurtulacaktık artık özgür olacaktık. Okula gitiğimde kel mahmut olarak adlandırdığımız müdürümüz konuşuyordu.
"biliyorsunuzki bu hafta bittikten sonra 2 ay tatile gireceğiz. Sonra sizler ortaokula başayacaksınız" Dur ne ortaokulmu okulun ilki sonu mu olurmusnokuduk işte bitmeli. Biz 2 ay sonra tekrar okula başlayaçaksak....
NASIL ÖZGÜR OLALIM LA.Çok üzülmüştüm acaba kaç sene daha okul denen illet yere gidecektik. Sınıf hocamı görür görmez yanına adeta uçtum. "örtmenim daha kaç sene okula gidecez biz ya." hoca dediğine güldü. Beyin sıkıntısı var heralde çok komikmiş gibi gülüyo bide hıyar. Diye içimde söykenirken örtmen cevap verdi"daha 12 yıl var evladım"
Sınıfa girdiğimizde örtmen hepimize hayalimizi sordu. Neden 1 e giderken sormadıda son senenin son haftasında sordu bu mal.
İlk başta örtmen sidikli sudeye sordu hayalini sude de hazır da bekliyormuş zaten lap diye söyledi "öğretmeniğm ben büyüyünce çok zengin bi insan olucam" dedi de bu salak nerdne biliyı belki geberip gidecenÖrtmen sonra murata sordu murat dediki "örtmenim bende sudenin karısı olcam. Ondan bir çocuğm olcak sonrada sudeden boşancam oda bana para ödeyecek." ne? Nediyo lan bu hoca hemen cevap verdi "muratcım sude sana para ödemezki sen ödersin parayı"
Bi saniye hoca cidden beyinden sıkıntılı çocukların evlennesine ve muratın hamile kalmasına bişey demiyo parayı düşünüyo. Bence acilen biri murata çocuğunun olamayacağını söylemeli. Aha hoca bana geldi" örtmenim ben büyüyünce örtmen olcam ama sizin gibi beyinden sıkıntılı olmayacam"... İşte bunu dedikten sonra hoca beyinden sıkıntılı olduğunu bir kes daha kanıtladı ve duvarlara kafa atmaya başladı.