Forced Married-Zorunlu Evlilik

Buz Gibi

2 hafta sonra...

Artık evliydik.Onunla evlenmiş ve soyadımı vermiştim.Nikahımız kıyılırken mutlu görünüyordu.Taehyung'un yüzüne ne zaman baksam bir tebessüm beliriyordu.Belli ki kararımdan çok memnundu.Çünkü gerçekten gidecek,kalacak bir yeri yoktu.Eğer onu istemeseydim sokaklarda bebeğimizle beraber çürüyüp gidecekti.Hayır.Bu kadar vicdansız olamazdım.Hem o bebekten yalnızca onu mesul tutmam ne kadar adaletli olurdu.

"Taehyung zırt pırt çıkıp durma şu yataktan! Zor ısıtıyorum yerimi" İt
gibi titrememin sebebi bir alfa olmama rağmen safkan olmamamdı.Annem omega ,babam ise insandı.Bu yüzden bir çok özelliğim babama aitti.Normal alfaların üşümesi imkansızdı.Bense insan gibi tir tir titriyordum.Omegalardan farkım yoktu.Hatta Taehyung belki de benim kadar üşümüyordur bile.
"Yah! Napiyim? Tuvaletim geliyor!" Diye mızmızlanırken fazla tatlıydı.İstisnasız yarım saatte bir tuvalete koşuyordu.Bu hali öylesine komikti ki gülmemek için zor tutuyordum kendimi.
"Hep doktor yüzünden.Dakika başı su içiyorsun.Bu soğukta nasıl susuyorsun ya?" Susamanın soğukla ilgisi var mıydı bilmiyorum ama yine de onu sinir etmeye bayılıyordum.Çünkü sinirlenince çok tatlı oluyordu.Ama bunu ona söyleyemezdim çünkü aramızdaki tek bağ bebeğimizdi.Onun dışında hep mesafeliydi.Fakat bu mesafe yalnızca duygusal bir mesafeydi.İki haftadır evliydik ve benimle bir omega eşiyle nasıl ilgileniyorsa öyle ilgileniyordu.Bu içten içe hoşuma gitse de bende onun gibi mesafeli davranmaya çalışıyordum.

Mesafeli kalabiliyorduk çünkü henüz mühürlenmemiştik,sadece resmi olarak evliydik.O artık Jeon Taehyung'du.

Suyunu içtikten sonra yine yatmadığını hissetmiştim.Arkamı döndüğümde gerçekten de yatmamıştı.Yine oflayıp puflamaya başlamıştı.
"Jungkook?" Dedi boğuk sesiyle.Belli ki bir şey isteyecekti. "Hmm?" Sadece mırıldanmıştım.Çünkü gerçekten çok uykum vardı ve saat gecenin 02:00'siydi.
"Sıcak su torbası var mıydı?" Bunu neden sorduğunu anlayamamıştım.Gecenin bir yarısı sıcak su torbası ne alakaydı şimdi?
"Var.Ne yapacaksın ki?"
Karanlıktan seçebildiğim kadarıyla Taehyung eşsiz gülümsemesiyle bana bakıyordu. "Bir fikrim var" deyip koşar adım mutfağa gitti.Hamile haliyle ona defalarca ani hareketlerde bulunmamasını söylüyordum fakat o her zamanki gibi burnunun dikine gidiyordu.Kısa bir sürede onu tanıyabilmiştim az çok.Biraz inatçı,fazla zeki ve fazla merhametliydi.Yolda gördüğü her hayvanı eve getirmek istiyordu.

Tanrı aşkına!Biz bile zor geçinirken birde sokaktaki hayvanları beslemek istiyordu.Yine de en sevdiğim yanı buydu.Çünkü inanıyordum ki bebeğimize de çok iyi bakacak ve büyütecekti.Onu şefkatle büyütüp kendi gibi merhametli bir çocuk yetiştirecekti.Fakat en sevmediğim yani da geç uyumasına rağmen erken kalkmasıydı.Tek bir pazar günü evde kalabiliyordum.O günde sabahın 08:00'inde kalkıyor,yetmiyor beni de uyandırıyordu.Baş edilmesi zor biriydi.Fazla cesurdu.Dışarıdan omega gibi görünse de,içinde bir alfa yatıyordu.Bundan adım gibi emindim.

Üstelik çok adaletli biriydi.Geçen gün sokaktan geçerken bir çocuğun diğerine haksızlık yaptığını görmüş ve sertçe uyarmıştı.Onların henüz çocuk olouğunu söylesem de verdiği cevap tatmin ediciydi. "Çocukken öğretmediğin her iyi şey  bir gün başını duvarlara vurmana sebep olur.Çocuk diye yaptıkları yanlışı görmezden gelemeyiz" demişti.Gerçekten çok etkilenmiştim.Bu kadar ince düşünmek benim tarzım değildi.Fakat gün geçtikçe ondan çok şey öğreniyordum.Belki de annem ve babamdan alamadıklarımı Taehyung verecekti.

Birde çalışmak istiyorum diye tutturmasaydı onu daha çok sevebilirdim.Geldiği günden beri iş arıyor,çabalıyordu.Aslında haklıydı.Hem okul hemde işi bir arada yürütmeye çalıştığım için aldığım yarı zamanlı maaş yetmiyordu ama yine de hamile haliyle çalışmasına nasıl müsade edebilirdim ki.Üstelik hamile bir omegayı kimse işe almazdı.Yarım saatte bir kusuyor,sık sık uzanıyor ve uyukluyordu.Onu bu haliyle kimse işe kabul etmezdi.O yine inadını kırmayıp iş aramaya devam ediyordu.Hayata bu kadar umutlu ve pozitif bakmayı gerçekten nasıl başarıyordu anlayamıyordum.