***Genç kadın elindeki çiçekleri koklayıp mezarlığa bıraktı. Yutkunup zorlukla gülümsedi. "Merhaba aşkım. Dün gelemediğim için özür dilerim." Titrek nefes alıp gözlerini karnına çevirdi. "Keşke o gece seninle kalsaydım."
Hıçkırıp gözlerini sildi. "Özür dilerim. Kendimi tutamıyorum." Hızlıca gözlerini silip dizlerinin üstüne oturdu. "Tamam. Ağlamayacağım." Sakince nefes aldı.
Başını kaldırıp yüzünü parlatan yaşlarla gülümsedi. "Aklıma sürekli sen geliyorsun." Gülürek mezara döndü. "Suratına kola dökmeme rağmen beni bırakmadığın için teşekkürler aşkım."
***
Genç kadın elindeki kolayı içerken bir yandan da elindeki notları okuyordu. Yarım saat sonra sınavı vardı ve panikti kendisi. Elleri titriyordu genç kızın.
Shinichiro Sano ise genç kızın olduğu kafenin karşısındaki motorcusunda motor tamir ediyordu. Ağzındaki her zamanki sigarasıyla eğilmişti motora doğru.
Arkadaşı Wakasa yanında durmuş her zaman ağzında olan şekerlerden birisini ağzının iç kısmında gezdiriyordu. Gözleri karşı kafeye kaydı istemsizce. "Oi! Shinichiro şu senin parkta gördüğün kız değil mi?"
Shinichiro hızlıca kafasını çevirdiğinde seni gördü. Sırada bekliyordu ve panik olduğu burdan belliydi. Ayağa kalkıp heyecanla baktı kıza. "Siktir! Evet o kız lan!"
Hızlıca elindeki ingiliz anahtarını bırakıp ilerledi. Kapıya geldiğinde kızın siparişini aldığını gördü. Aynı anda dışarı çıktılar. Saçları rüzgarla uçuşurken stresli ifadesi ürkmüş bir ceylana benziyordu.
Shinchiro hızlıca kıza ilerledi. Karşıdan karşıya geçerken arkası dönük ilerleyen kıza ilerledi. "Pardon!" Ardından koşmaya başladı kıza yetişmek için.
Genç kız irkilip arkasını döndü. "Eh? B-ben mi?" Bir yandan da hala gözleri notlarına kayıyordu. Aynı zamanda da tedirgindi çünkü genç adamın uzun boyu kendisini ürkütüyordu.
Shinichiro parlak gülümsemesiyle kızın ellerini tuttu. Hızlıca eğilip heyecanla konuştu. "Bak biliyorum sen beni tanımıyorsun ama ben seni dün de gördüm ve sana aşık oldum. Lütfen benimle çık! Hatta çıkmayalım benimle evlen!"
Genç kız ani ve hızlı konuşmayla kaşlarını çatıp ellerini çekti. Bir iki adım geri çekilerek elindeki dosyaları sıktı. "Pardon?! Ne saçmalıyorsunuz?!"
Motorcudan hala ikiliyi izleyen Takeomi ve Wakasa arkadaşlarının yüzsüzlüğü yüzünden utanıyorlardı. "Yirmi birinci reddini yiyecek."
"Bu adamın nasıl efsane olduğunu anlamıyorum." Takeomi başını iki yana sallayarak konuştu. Acaba bu sefer nasıl red edilecekti?
Wakasa şekerin sapını çıkarıp çöpe attı. "Keşke gitmeden iddiaya girseydim." Sızlandığında arkadaşından çektiği gözlerini geri çevirdi arkadaşına.
Shinichiro ayağa kalkıp tekrar kızın elini tuttu. "Bak lütfen! Sana gerçekten aşık oldum." Karşısındaki kızı ikna etmek için herşeyi yapabilirdi şu an.
Genç kız elindeki kolayı Shinichiro'nun kafasının aşağından döküp sertçe tokat attı kız. "Üşütük herif!"
Genç kız düşürdüğü kağıdı bile almadan uzaklaştı...
***
YOU ARE READING
𝙷𝚘𝚖𝚎 || 𝚂. 𝚂𝚊𝚗𝚘
Fanfiction"Home... Place for I can go... Someone take me home..." 𝚃𝚊𝚖𝚊𝚖𝚕𝚊𝚗𝚍ェ.