Veronika Ölmek İstiyor 1. Sayfa

605 14 2
                                    

Dört kutu uyku ilacını başucu sehpasının üstünden aldı. Bunları ezip suya karıştırarak içmektense birer birer yutmaya karar vermişti; çünkü niyet ile hareket arasında her zaman bir kopukluk vardır. O, yarı yoldan dönme özgürlüğüne sahip olmak istiyordu. Gene de yuttuğu her hapla birlikte, kararını daha da keskinleştirdiğini hissediyordu. Beş dakika sonra kutular boşalmıştı.
Bilincinin ne kadar sürede kaybolacağını kestiremediğinden yatağının üstüne Fransızca homme dergisinin, çalıştığı kütüphaneye daha yeni gelmiş olan son sayısını koymuştu. Bilgisayar bilimine özel bir ilgisi yoktu ama makale gördü [şu CD-ROM'lardan biri]. Oyunun yaratıcısı paulo coelho adlı Brezilyalı bir yazardı ve bu yazarla Grand union oteli'nin kafesinde bir konferansta tanışmıştı. Kısacık konuşmuşlar, sonunda yazarın yayıncısı tarafından, onlarla birlikte akşam yemeğine gelmesi önerilmişti...
Ama yemekte daha pek çok kişi vardı, herhangi bir konuda derinlemesine konuşma fırsatı olmamıştı.
Gene de yazarla tanışmış olması, onu kendi yaşamının bir parçası saymasına yok açtığından, adamın çalışmasıyla ilgili bu makaleyi okumanın vaktin geçmesini sağlayacağını düşündü. Tam da ölümü beklediği sırada kendisini hiç mi hiç ilgilendirmeyen bilgisayar bilimi konusunda bir yazı okumaya başladı Veronika. Bu, ömrü boyunca yaptığı şeylere uygundu aslında; hep en kolay seçeneği el altında ne varsa onu yeğelemişti. İşte bu dergi gibi örneğin.
Ama şaşırtıcı bir şey oldu, yazının ilk satırı onun doğal edilgenliğine sarstı ( uyuşturucular daha midesinde erimemişti bile, ama Veronika doğuştan edilgindi ) ve ömrümde ilk kez şu günlere tanıdıkları arasında pek moda olan bir söz olup olmadığını düşündü: "bu dünyada hiçbir şey rastlantı sonucu meydana gelmez."
Tam da ölmeye başladığı anda nereden çıkmıştı bu ilk satır? Kendisine yönelik gizli mesaj mıydı bu; basit rastlantılar yerine gizli mesajlar vardıysa?
Bilgisayar oyununun resminin hemen altındaki yazısına söyle başlamıştı gazeteci:
"Slovenya nerededir?"
"Bu kadar olur yani" diye düşündü "Slovenya'nın nerede olduğunu hiç kimse bilmiyor."
Oysa Slovenya diye bir yer vardı işte; dışarıdaydı, içerideydi, çevresindeki dağlarda, şu anda baktığı meydandaydı; Slovenya onun ülkesiydi.
Dergiyi bir yana attı, Slovenler hakkında hiç bişey bilmeyen bu dünyaya öfkelenmesi anlamsızdı şu aşamada; vatanın onuru artık onu ilgilendirmiyordu. Şimdi kendi kendisi ile gurur duyma zamanıydı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 30, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Veronika Ölmek İstiyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin