Değişelim Dağlar Kadar

329 28 1
                                    

"Senin burada ne işin var!"

"Çalışıyorum! Asıl sen bu yavşakla mı takılıyorsun?" Junmyeon kafenin ortasında bağırmamaya çalışarak Chanyeol'ü gösterdi.

"Sanane ki bundan! İstediğimle takılırım." Yixing sinirle Chanyeol'e döndü.

"Şom ağzına sıçayım."

"İyi mutlu takılmalar, efendim. Başka garson gönderiyorum!" Baekhyun, masada konuşulanları dinliyordu.

"Gerçekten kala kala Chanyeol'ün arkadaşı mı eski sevgilin çıktı hyung ya?" kendi kendine mırıldandı. Kasadan kalkarak hızla masaya gitti. O an için Chanyeol kesinlikle önemli değildi.

"Hyung haydi sen kasaya git ben sipariş alırım." Junmyeon'un elindeki kalem ve defteri alarak ileri doğru ittirdi. Daha sonra derin bir nefes alarak masada gözlerini gezdirdi.

"Biraz önceki tatsızlıktan dolayı kusura bakmayın, ne istemiştiniz?" Yixing'e döndü.

"İsterseniz sizden başlayalım?"

"Ben daha karar vermedim."

"Ben bir trileçe ve su alayım." Chanyeol atıldığında Baekhyun hızlıca yazdı.

"Trileçen karamelli olacak değil mi?" Baekhyun dalgınlıkla sorduğunda kendi canıda istemişti. Daha sonra dediği şeyi fark ederek dudaklarını dişleyerek masaya baktı ama Chanyeol dışında hepsi menü ile ilgileniyordu.

"Ben bir kek alayım varsa limonlu, yanına bende su istiyorum." aralarında en büyük gözlü olan konuştu. Daha sonra Baekhyun yazarken yaka kartına odaklandı.

"Ben kola ve past-"

"İsmin Baekhyun mu?" Baekhyun, adama döndü. Ama çoktan hepsi ona bakıyordu. 'Sikeyim seni Chanyeol.' Baekhyun içinden geçirdi.

"Evet ne oldu?"

"Hiç, yakın bi arkadaşımın ismide Baekhyundu."

"Hayret çok tercih edilen bir isim değildir şaşırdım, efendim. Her ne ise, bir kola ve pastanız neli olsun?" uzun boylu adama döndü.

"Çikolata." kafasını sallayıp diğer siparişleri aldı ve arkaya Kyungsoo'nun yanına gitti.

"Kyungsoo yardıma ihtiyacın var mı?" Kyungsoo kafasını salladı. 

"Şuan değil."

"Peki, şeyi soradağım Chaelin noona ve Jiyong hyung gelecek mi?"

"Kavga etmişler. Umarım gelirler." Jimin kafasını sallayıp üst kata çıktı.

"Hyunjiiin aşağıda bir masa var ne ben ne de Junmyeon hyung bakmak istiyoruz. Sen bakar mısın?" kafenin biraz sakin olması onların sakin haraket etmelerine neden oluyordu ve biraz sohbet etmelerine.

"Tabi. Hatta birlikte inelim. Sen kasada dur?" Baekhyun ve Hyunjin yan yana merdivenlerden inmeye başladılar. Normalce boş sohbet ederken Baekhyun bağcığına takıldı. Baekhyun bir eliyle korkulukları tutarken sanki hamileymiş gibi karnını tuttu istemsizce. Ağzından çıkan küçük çığlık bir kaç kişinin ona dönmesini sağladı. Chanyeol de istemsizce bakmıştı ve Hyunjin'in refleksle onu sıkı sıkı tutması ilgisini çekmişti.

"Hyung, iyi misin?" Baekhyun bir an aylar önceki çığlıklarını duydu. Hızlı hızlı kafasını sallayarak koşar adım mutfağa girdi. Hyunjin arkasından derin bir nefes aldı ve Junmyeon'un yanına gitti.

"Hyung, hazır mı Baek hyung'un götürmek istemediği siparişler?" Junmyeon kafa salladı. Eliyle masayı işaret etti. Hepsi biliyordu ki Baekhyun şuan yanlız bırakmak en iyisiydi.

"Şu masa. Siparişlerde burada." Junmyeon tepsiyi Hyunjin'e bıraktı.

"Ben yukarıyı dolanacağım." merdivenlere yöneldi. Yixing'in, Chanyeol'ün arkadaşı olmasına sinirleri bozulmuştu. Ama biliyorduki cumartesi partiden sonra gidecekti.

"Güçlü kal Junmyeon." kendi kendine mırıldanıp boşları toplamaya başladı.

Kal Ki Adeta || ChanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin