Fanatik/Part 13

134 9 1
                                    

Burak

Hadi be Burak...Ne zor işmiş söylemek.Ama severken hiç o kadar zor olmuyor.Ben ha söyledim ha söyliyeceğim diyene kadar okul bitti.

Kendi kendime yolda yürürken önümde Buse ve arkadaşlarını gördüm.Yanlız kalmasını bekledim ama nafile.Eve girdigimde icerden cok güzel kokular geliyordu.Açmalar,poğaçalar...

Buse

Şükür evdeyim.Bugün baya uzundu.Kulaklıklarımı takıp her zamanki o sarı kırmızı köşeme geçip Galatasaray'lı kupamı da alıp kitabımı okumaya başladım.

Kafamı zar zor toplayıp gözlerimi kitaptan ayırmaya çalıştım.Gözüm Galatasaray amblemi bulunan saatime değdi ve 3 saattir kitap okuyordum.

Annem odama hiç girmemiş, beni rahatsız etmek istememişti sanırım.Anneme birkaç kez seslendim ve cevap gelmeyince merakla yerimden fırlayıp salona doğru koştum.Annem televizyon izlerken uyuyakalmıştı.Derin bir oh çekip,annemin üstüne birşey örtmek için yatak odasına doğru ilerledim.Annemin telefonu gözüme çarptı ve ekranını kaydırıp saate baktim ve daha sonra gelen mesaji okudum.Mesaj babamdandi.Geç geleceğini yazmis.

Burak

Başım ağrımaya başladı.İyi ya! Sabahtan beri aynı konuyu düşünmekten .Yok bu böyle olmıyacak,yarın karşısına dikilip söyliyeceğim.

Bu nasıl bir eziyet ya! Söyliyim de kurtulayım.Tabi içimden böyle söylemek kolay sıkıyosa yüzüne söyle Burak!

Telefonum çalıyordu.Hemen odama koşup telefonun ekranına baktığımda arayanın Selçuk olduğumu gördüm.

Selçuk benim eski okuldan en yakın arkadaşımdı.Telefonu açtım ve uzun uzun konuştuk.Asıl arama amacı maça çağırmakmış.Fakat ben ona Buse'yi falan anlatınca vazgeçmişti.Ve bana hayır diyemiyeceğim bir teklifte bulundu."Ben sana biletleri kargoyla yollayayım.Sen hem maça davet et hemde çıkma teklifi et." Nasıl Hayır derim ki?!

Yarın çok güzel olucak...

------------------------------------------------------

Multimedya:Buse'nin küçüklüğü

Fanatik .Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin