jeg ventet, hunhan [✓]

f i r e

sehun | baekhyun

neden böyle yapıyorsun sehun?
neden bu kadar nefret dolusun?
o da üzülüyor gerçekten.

bana onu savunma.
sanki nasıl hissettiğimi görmemiş gibi konuşmayın hiçbiriniz.
inan bana benim kadar üzülmemiştir.

sehun,
bilmediğin şeyler vardır belki de?
hiç mi merak etmiyorsun?

bakayım,
hayır.
öğrensem bile hiçbir şey değiştirmeyecek.
bunca zaman nasılsam, öyle devam edecek.
lütfen uzatma daha fazla.
kalbini kırmak istemiyorum.

bende senin üzülmeni istemiyorum.
sehun seni biliyorum.
içten içe merak ettiğini biliyorum.

hiçbir şey bilmiyorsun.
nasıl hissettiğimi hiçbiriniz bilmiyor, anlamıyor.
umarım anlamazsınız.
hayatımda ilk defa aşık olmuşum, her şey çok güzel.
adımlarına, vereceği tepkiye kadar ezberlemişim onu.
gerçi ezberledim sanıyordum.
baekhyun... ben beni bırakacağını hiç düşünmemiştim.
anlayabiliyorum, yoruldu.
üzüldü, gitmesi gerekiyordu.
yalvardım ona, ilk defa birisine yalvardım.
beni bırakma dedim.

sehun...

bekle bitireyim.
aramızdaki şeyin bitmesine gerek yok dedim.
mesafe olması umrumda değil dedim.
beklerim dedim ya, beklerim.
o bana ne dedi?
"çocuklaşma sehun, böyle devam ettiremeyeceğimizi biliyorsun."
kaç gece aklımda dolandı bu cümle.
beni hep çocukmuşum gibi gördü.
asla bize tam inanmıyordu tamam mı?
gelip geçici hevestim belki de.
benden hiç emin olmadı, sevgime inanmadı.
yalvarmama rağmen gitti.
bekledim,
ona söylediğim gibi bekledim.
ne kadar kötü hissettiğimin yalnızca bir kısmına şahit oldunuz baekhyun.
neler yaşadım.
hiçbir şeyi tam bilmiyorsunuz.
o yüzden,
karışmayın.
gerçekten kalbinizi kırarım.

___

luhan'in ayriliginin uzerinden 8 yıl gecmesi beni çok uzuyor. her neyse sureyi kafama gore kisaltacagim, haberiniz olsun.