Allison Argent

234 14 21
                                    


Öncelikle bölümün saçmalığından ve kısalığından dolayı özür diliyorum. Aklıma başka bir şey gelmedi çünkü.

"Allison, bana bak. Lanet olsun bana bak!"

Scott'ın kollarında yatan Allison'a baktın. Olamazdı, olmamalıydı. Aylarca aşkını kalbine gömdüğün kadın şimdi sırf başkalrını kurtarmak için ölemezdi. Bu kadarı fazlaydı.

Elini saçlarına geçirdiğini yapmaktan emin olmadığın şey gözüne daha mantıklı geliyordu artık. Allison'ın yaşaması için yapacaktın. Bunun için her şeyi yapardın. Gülümsemesinin kaybolmaması için..

Cebindeki bıçağa uzanıp Scott'ın koluna derin bir çizik attın. Etraftaki herkes sana bağırmaya başladığında umursamadan işine devam ettin. Scott da bir şeyler olduğunu anlamış olacak ki sesini çıkartmadı.

Bu konuda birçok şey okumuştun. Yine de yapacağının işe yarayıp yaramayacağından emin değildin. Kanı yavaşça Allison'ın dudaklarına sürdün. Bakireliğini Scott ile kaybettiği için sadece onun kanı işe yarayabilirdi.

Daha sonra Chris'in yanına gittin. Ne yaptığını anlamıştı zaten. Saçından bir tutam kesip verdi. Kendi kanından olduğu için onun saçı işe yarayabilirdi. Bunu da Allison'ın avucunun içine koydun.

Herşey tamamdı. Tek yapılması gereken ölümüne sebebp olan nesneyi başka bir bedene saplamaktı. Böylece ölüm ondan çıkacak ve başkasına girecekti. Bunun için en iyi kişi de sendin.

Kılıcı eline aldığında ellerin titriyordu. Ne olursa olsun bunu yapacaktın. Yine de ölüme bu kadar yakın olmak seni ürkütüyordu.

"Bunu yapma Y/N. O ölümü hak eden kişi sen değilsin, benim."

İşte bu beklenmedikti. Kırk yıl düşünsen bunu Gerard Argent'ın söyleyeceği aklına gelmezdi.

"Zaten ölümle burun burunayım. En azından şerefli bir şekilde ölmek istiyorum."

Şeref ve Gerard. Aynı cümlede bulunması bile saçmaydı.

Daha fazla oyalanamazdın. Şu anda düşündüğün tek şey sevdiğin kadının geri dönmesiydi.

Kılıcı döndürüp Gerard'a sapladın. Bununla beraber Allison derin bir nefes alıp hızlıca kalktı.

"Neler oluyor?"

Gözyaşlarınla koşup Allison'a sarıldın. Senin ona aşık olduğunu bilen Scott -kalp atışlarından anlaması normaldi- sizi yanlız bıraktı. 

"Y/N, ne olduğunu anlatacak mısın?"

Gözyaşların buna izin vermiyordu. Mutluluktan konuşamıyordun bile. Allison'a tekrar dokunabilmek, onun nefesini tekrar duyabilmek senin için paha biçilemez bir hediyeydi. Bunun için Tanrı'ya şükrettin.

"Buradan gidebilir miyiz artık? Burası beni geriyor."

Lydia ne zaman gelmişti bilmiyordun ama haklıydı. Bu lanet yerden uzaklaşmanız gerekiyordu. Bir an önce.

Allison'ın kalkmasına yardım ettin. Onu sıkıca tutarken bir daha bırakmayacağına yemin ettin. Ne olursa olsun.


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Multifandom ImagineHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin