Bütün gözler üzerimdeydi bunu hissedebiliyordum.
●●●
Ben kimseye bakmadan ilerlemeye çalışsam da yapamıyordum çünki 2 aydır hoşlandığım çocuk Cenk benim yüzüme bile bakmamıştı.
Şu an böyle bir deyişim yaşadıktan sonra kötü kız havasında olabilirdim. Ama asla ruhum bu havayı taşıyacak kişilikte değildi.
Sırf bana benim görünüşüm için baktığı andan itibaren kalbimde onu bitirdim.
Aslında kalbimde bitirmedim. Ben ona aşık deildim ki. Aşık olmak ve hoşlanmak bambaşka şeylerdi.
Aşk tarifi olmayan bir duyguydu. Onu gördüğün an kalbinin yerinden çıkıcakmış gibi çarpmasıydı.
Ama ben Cenk'e aşık deildim. Sadece hoşlanıyordum. Beni fark etmesini istiyordum.
Gerçekten çok yakışıklıydı. Zaten bu yüzden benim ilgimi çekiyodu. Hani her okulun bir popi çocuğu olur ya Cenk de işte o seçilmiş kişiydi. :D
Göz ucuyla ona baktım ve onun da bana baktığını gördüm. Ee amacıma ulaştım artık diyerek hızlı hızlı sınıfa çıktım ve Cenk'in arkamdan bakmasına izin verdim. Çünki Selin olmak bunu gerektirir. :D
Sıfa girer girmez Nida ve İrem'in sevinç çıglıklarını duydum.
Beni aşşağıda bırakmış ve koşarak sınıfa çıkmışlardı.
Nida konuşmaya başladı. Tabii buna ne kadar konuşmak denilebilirse...
"Ohaaa... SELİNNN. Kanka ne oldu lan aşşağıda. Ohaaa. Yaa çokkk fazla OHAAA!!! Lan bütün okul sana baktı. Vee... CENK de öyle. :D"
"Evet kızlar biliyorum. Artık böyleyim. Siyahların gülüü benim artık. :D Yanlız bişey söyliycem ama kızarsınız diye tırsıyorum..."
İkisi de aynı anda-
"ASIL SÖYLEMEZSEN KIZICAZ!!" diye bağırdılar.
"Tamam tamam. Söylüyorum. Aslında şeyyy... Imm benn... Eee... Ya işte ben artık Cenk'den hoşlanmıyorum."
İrem ve Nida ufak çaplı bir kalp krizi geçirdikten sonra bana baya baya sinirlenip küfürleri yardırdılar.
Ama haklılar şimdi sonuçta çocuk beni fark etsin diye yapmadıkları kalmamıştı.
Kantinde yanını boş görünce beni oraya oturtturmaktan tutun Cenk benimle çıksın diye Cenk'in yanına gidip "Cenk senin ve Selin'in okulda adı çıktı. Siz ikinizin çıktığını söyleyenler var." demişti. Tabiki de Nida'dan beklenecek birşeydi bu.
Ben ikisinin de küfürlerine aldırmadan sınıfa girdiğim gibi geri çıktım ve doğru kantine ilerledim.
Evet işte yine başlıyoruz. Yine bütün gözler üzerimde.
Ama bi farklılık var. Bu sefer Cenk yok. Banane canım olsada olur olmasa da. Hem Cenk konusu kapandı. Eskileri deşmeye hiç gerek yok.
Ben kantindeki sıraya aldırış etmeden en ön sıraya geçtim. Sıradakilerin hepsi erkekti. Sevgililerine birşeyler almaları için hepsi sıraya girmişti. Doğal olarak hiç biri bana " sıra var görmüyomusun?" ya da " geç lan arkaya!!" tarzı bir şey sölemedi.
Ben de hemen bir tane kakolu süt aldım. Tam gidecekken bir ses ile durdum. Evet Cenk'in sesiyle...
"Ciddem mi? Kakolu süt mü?"
"Ne bekliyodun kantini soymamı felan mı?"
"Bak kızım bana burda Bad Girl ayakları sökmez. Ne yaparsan yap ilgimi çekemzsin. Anlatabildim mi?"
"Sabah okula geldiğimde ilgini çektim ama. Ayrıca senin ilgini çekme mevzuları eskide kaldı. Fark edemediğin "beni" bak şu an bütün okul fark etti. Sence şu saatten sonra benim gözümde sen hayattamısın?"
Bu sözleri söyleyip hızlı adımlarla kantinden çıktım.
Ama yeter artık bu kadarı da fazla. Ne sanıyodu ki bu kendini? Dünyanın bir tek kendi etrafında döndüğünü sanan bencilin teki...
●○●○●
İlk dersimiz görsel sanatlar. Bu resimci kadına çok uyuz oluyorum. Bizi azarlayıp laf atmaktan başka yaptığı bir şey yok.
Genelde aynı lakapları kullanır kendisi. Mesela "gerizekalılar, aptallar, şapşallllar vb." Kadın bozuk pilak gibi aynı şeyleri söylüyo.
Deli mi ne anlam veremeyiyorum. Artık kendi haline bıraktık.
Zaten bir süre sonra susuyo. Ağzımı açıp cevap vermeye deymez.
"GÜNAYDIN OTURUN HEMEN MÂLZEMELERİNİZİ ÇIKARTIN VE ÇİZİMLERİNİZE BAŞLAYIN!!"
Lan bu ne?? Hobaa... Bi Bismillah de. Gelir gelemez neyin kafası anlamadım ki. Sanırsın askeri eğitim görüyoruz burada. Resim çok kutsal bir şey sanki. Abi niye herkes resim yapıyo? Hayır yani resmi iyi olan var kötü olan var. Herkes yapmak zorunda deil ki. Haksızmıyım? Tabiki de deiğilim :D
Hehh şimdi sıçtık benim resim defterim yok ve malzeme kontrolleri yapılıyo. Madem yapıcak bişey yok kafamı sıraya koyup uyurum ben de. Bu uyku ne kadar uzun sürebilirdi zaten. Allahım bu ses ne yaa??
"SELİNN!!"
"Efendim Hocam?"
"Yine malzemelrin yok mu kızım senin?"
"Hocam şey... evimiz yandı"
Ohaa lan ne dedim ben uyku sersemiyim ne dediğimi kestiremiyorum. Asıl şimdi bittim ben.
"Ne diyosun? Kızım sen benimle dalga mı geçiyosun!?!?"
"Yok Hocam Estağfurullah. Ne dalgası? Hem dalga denizde zaten."
Bu sözlerim üzerine bütün sınıf kahkahalarla gülmeye başladı ne dedim ki sanki biraz uykum var sadece o kadar.
"Kalk kızım sen çok oldun. Bildiğin dalga geçiyosun benimle. Bir aydır malzemen de yok. Disipline git de okuldan atıl. Belki biraz olsun insan olursun."
"Hopp Hocam orda bir durun. Her türlü hakarete açığım ama insanlığıma laf ettirmem. Ayrıca sizin bize son 1 aydır ettiğiniz hakaretleri gidip müdüre söylesem sizce sizi bu okulda tutarlar mı?"
"Sen bana cevap mı veriyosun? Hem ayrıca elinde kanıtın da yok kim kimi okuldan attırıyo? İspatlayamazsın."
"Demek öyle Hocam peki siz nasıl ispatlıyacaksınız?"
"Bütün sınıf şahit. Öyle deil mi çocuklar?"
Sınıftan "yokk hocamm. Vallaha duymadık biz. Nee kimm?? Ne ara lan?? Hocam yanlışınız var." gibi sesler yükselmeye başladı.
"Evet hocam sizin ispatınız olmadığına göre sıra bende. Elimde sizin ses kaydınız var. Sizce birşeyleri ispatlamak, birşeyleri ortaya sermek için yeterli bir sebep değil mi bu? Bence yeterli. Buyrun Müdür Bey'in yanında tartışalım bunları. Önden buyrun siz."
Hoca giderken bitch smile gülüşümü suratıma yerleştirip zafer kazanmış gibi sevinmeye başladım.
°~°~°~°~°~°~°
Hikayemi okuyup çeverenizdekilerle de paylaşırsqnız sevinirim. Ayrıca voltelarınızla ve yorumlarınızla beğenip beğenmediğinizi bana yansıtın. Şimdiden çok teşekkür ederim :**
