4.

137 8 4
                                    

Pov Felix;

Onu karşımda görmek beni şaşırttı ve garip hissettirdi bir daha karşılaşmayı beklemiyordum. '' oh... Selam'' dedim ve sevdiğim kediyi bırakıp ayağa kalktım.

'' selam'' dedi gülümseyerek bir katile göre sıcak bir gülümsemesi var gerçi katil olduğundan emin bile değilim.

Ortam biraz sessizlesti ve bu gericiydi.
'' burada ne yapıyorsun'' sessizliğini bozan kişi ben oldum. ''uhm evim buraya yakın'' anladığını belirterek başımı salladım.'' peki sen napıyorsun evin buraya yakınmı?'' sorduğu soruya kafamı salladım.'' pek yakın sayılmaz sadece yürüyüşe çıkmıştım ve işte buradayım''
gülümsedi.

Tanrım böyle gülmek zorundamı.'' ah anladım bi an için komşu olduğumuzu düşündüm.'' öyle olsa güzel olurdu diye düşündüm. Saate baktım ve ona döndüm''um sanırım gitmem gerekiyor''
başını salladı '' umarım yine karşılaşırız''

Bunu neden dedim bilmiyorum ama içimden gelmişti şaşkınlıkla gülümsedi.
'' uhmm evet bunu çok isterim''
'' o zaman görüşmek üzere''
'' görüşürüz Felix''

Arkamı dönüp yürümeye başlamıstım ki '' Hey felix'' adımı duymamla ona doğru döndüm.'' numaranı alabilir miyim?''
Ahh cidden neden bunu düşünemedim, tanrım tam bir aptalım.'' oh, tabii''
Birbirimize gülümsedik ve numaralarımızı aldık.

Yanından ayrılıp yürümeye basladım. Mutluydum neden bilmem ama içimde bir heyecan vardı. Telefonumun sesi beni düşüncelerimden koparırken arayan kişiye baktım bu jisungtu telefonu açıp kulağıma götürdüm.

Jisung sinirle konuşmaya başladı.'' umarım yanıma gelirken bir köpek sürüsü tarafından kovalanmış ve Han nehrindeki timsahlar tarafından kolunu kaybetmişsindir'' duyduklarım karşısında gülmeden edemedim gözlerimi devirip konuşmaya başladım.

''abartma saat daha 13.00 bile değil, ayrıca han nehrinde timsah yok ve neden beni cani bir şekilde yaraladın düşüncelerin bazen çok korkunç.'' pff gibi sesler çıkartıp konuşmaya başladı yanında olmasam bile gözlerini devirdiği anlamak zor değil.

'' umarım yarım saat içinde burda olursun yoksa akşam pasta yerine seni keseceğim.''

Kısaca onaylanarak telefonu kapattım. Bu gün minho hyungun doğum günüydü ve jisung sevgilisine unutulmaz bir sürpriz hazırlamak istiyordu. Kesilmek istemediğim için adımlarımı hızlandırıp jisungun barına doğru yol aldım.

         
         
                               ***

Şişirdiğim balon elimde patlayınca  süs asmaya çalışan jisung yere çakılıp küfretmeye başladı. '' hay sikeyim kalbim çıkıyordu.'' ona güldüğümü görünce kafama plastik süslerden atmaya çalışmış ama başaramamıştı.

Bende balon şişirmeye devam ettim bu balonda patlayınca Jisung sinirle konuştu.   

''ya Felix çık git şuradan delirtme beni git şu tarafa süs falan as belki düşer ölürsün de kurtulurum'' canım arkadaşım bana ayrı bi sevgi sunuyor mükemmel bir arkadaş bulmak kolay değil nede olsa.

İşlerimiz bitmişti bu gün bar parti için kapalıydı yalnızca davet edilen arkadaşlar minho hyungun tanıdıkları vardı herkese haber vermişti jisung tanımadığım cok kişi vardı ama eğlenceli olabilirdi.

Minho hyung gelmişti ve  herkes ona hediyeler verip güzel şeyler söylüyordu.

Bir süre sonra minho hyung ile jisung ortadan kayboldu. Bende bı köşede oturup içmeye başladım insanlar dans ediyor ve orda burda yiyişiyordu.
'' Felix'' duyduğum tanıdık ses ile o yöne döndüm. ''Chan hyung seni görmek ne güzel'' chan hyung minho hyungun kuzeniydi birbirimizi görmeyeli uzun zaman olmuştu biraz sohbet ettikten sonra sevgilisi sungminin yanına döndü.

Kafam güzel olmaya başlamıştı bile tuvalete gitmek için ayaklandım başım hafif dönüyordu ama yinede yürüyebildim ve lavobaya ilerledim işimi halledip ellerimi yıkadım ve oradan ayrıldım.

Ortam cidden bunaltıcı gelmeye başlayınca hava almak için dışarı çıktım.

Biraz yürüdüm ama ara sokaktan gelen ses beni durdurdu. Kenara geçip dinlemeye başladım.'' lütfen bırak gideyim'' diğeri konuştu iki kişilerdi.

'' seni bırakırsam cezanı kim verecek, birini öldürdün sende ölmelisin.'' bu ses... Cidden çok tanıdık '' senin cezanı kim verecek ben ölünce'' tanıdık ses hah deyip konuşmaya başladı. ''bu seni neden alakadar ediyor nasılsa öleceksin'' öteki adam sadece inledi ve ses kesildi sanırım ölmüştü. Birden bi hareketlenme hissettim tanıdık sesli adamla göz göze geldik ve bu olamazdı değilmi gözleri, sesi...
''H-hyunjin''

Bu yazdığım en uzun bölüm olabilir ve bir daha bu kadar uzun yazacağımı sanmıyorum umarım okurken sıkılmamışsınızdır.

Oy ve yorum atmayı unutmayın lütfen 🐥🥰🧸💗

kıllér - HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin