beyzbol topları - ohmnanon

beni sevdiğini biliyordum.

Nanon ve Ohm, hafta sonu gelene kadar hiç konuşmamıştı. Ohm birkaç kere Nanon'un yanına gidip konuşmaya çalışsa da Nanon ona küsmüş gibi yapıp uzaklaşıyordu.

Nanon sinemaya gitmek için hazırlanmış Fiat'ı bekliyordu, çok heyecanlıydı. Ohm onu seviyorsa orda bekliyor olmalıydı. ama hangi anlamda beni seviyorsa demişti, kendisi bile çözemiyordu.

"Nanon hadi, Ohm eğer oradaysa geç kaldık diye çenesini çekemem."

ikisi birlikte avm'ye girdiklerinde Nanon hemen gözleriyle her yere bakınmaya başladı. ama kimseyi görmemişti, sanırım gelmedi diye düşündü ama hala geldiğine dair bir inanç vardı içinde. sinema bileti almaya geldiklerinde hala etrafına bakıyordu belkide kalabalığın içinde kalıyor ve göremiyordur.

kalabalıkta kimse yoktu, sadece Fiat ve Nanon.

"sana söylemiştim işi vardır gelemeyebilir belki diye, hadi ikimiz girelim."

"ama Fiat, geleceğinden emindim-"

"ama gelmedi Nanon."

Fiat'ın biraz daha yüksek sesle konuşması Nanon'un yüzünü düşürmüştü. önden girecekleri filmin olduğu salona ilerledi.

"bensiz mi gideceksiniz cidden, Fiat'a güven olmaz demiştim Korn."

"ne bileyim durdurur diye bekledim."

Nanon arkasını döndüğünde Ohm ve onunla tartışan Korn'u görmüş, gülümsemişti.

"neden geç kaldın?"
dedi hafifçe Ohm'un kafasına vurarak Nanon.

"acıdı, ayrıca geç falan kalmadım saat vermemiştin."

uzakta kalan Fiat, Nanon'un kolundan çekiştirdi.

"hadi kankanda geldiyse artık salona girelim, başlayacak."

Ohm gözlerini devirdikten sonrs Korn'u çekiştirip Nanon'un arkasından ilerledi.

Korn, Fiat, Nanon ve Ohm yan yana dizilmişti. Ohm, Fiat'ın yanına itekeldiği arkadaşına bakıp dil çıkardığında salonun ışıkları kapanmış film başlamıştı.

"ah, cidden bizi boktan bir korku filmine mi getirdin Nanon?"

"sessiz ol, ayrıca gayet korkunç tamam mı?"
Nanon Ohm'un koluna vurup, önünde ki beyaz perdeye odaklanırken Ohm kıkırdadı.

bir saat kadar sonra film bitmiş dörtlü avm'de dolaşıyorlardı. Ohm ve Nanon eğlense de arada, Fiat onlara sataşıyordu.

"Nanon, bu tarafa gelsene."
Ohm, gözlük deneyip ikisini güldürürken seslendi yine Fiat, Korn ise ordan oraya hepsi ile takılıyordu.

"görüşürüz yarın dikkatli gidin."
Fiat, Korn'un arabasına binerken Nanon'a el sallayıp Ohm'a güvenmez bakışlar atmıştı. Korn ile ikisi yakın oturduğu için Korn onu bırakmayı önermişti. Ohm'da Nanon'u bırakacaktı. Nanon bugünü bir date olarak saymalı mıydı bilmiyordu. ikisi birlikte yürürlerken Nanon gamzeleri ile gülümseyerek konuştu.

"beni sevdiğini biliyordum, böyle gelirsin işte."

"yani bu gamzelerinle nasıl sevmeyeyim seni?"
Ohm, parmağını Nanon'un gamzesine koyup güldü. bu arada eve çok yaklaşmışlardı ve Ohm'un babası onlarla karşılaşmış ama onları gördüğü için mutlu durmuyordu.

"Ohm, evde sanıyordum seni."
katı bir şekilde konuşan adamla Nanon, selam vermişti.

"yine bu çocuk-"

"baba, gidelim hadi biz."

"ikinizi yan yana görmekten hoşlanmıyorum Ohm."

Ohm, babasının sesini bastırmaya çalışıp Nanon'a veda ettikten sonra ikiside evlere dağılmıştı. Nanon gün boyu mutlu olsa da, ayrılmaları biraz onu üzmüştü.