Emre sonunda güzel bir tatil ayarlamış olmanın sevinciyle valizini hazırlıyordu.
İçeri giren ablasını görünce gülümsedi.
"Kız kurtuluyorum sonunda birkaç günlüğüne senden."
"Ben de ne kadar mutluyum anlatamam Emre."
"Eve kız atma ben yokken."
"Ablanın yıkık bir sap olduğunu unutuyorsun bazen kardeşim."
Bunu derken elini Emre'nin omzuna iki kere vurdu.
"Bulucam ben sana birini."
"Sen önce kendine bul."
"Benim taliplerim çok da ben kabul etmiyorum."
"Kap tatilden birilerini." deyip göz kırptı ablası.
"Hayır sadece şu sıkıcı hayattan bıktığım için kafa dinlemeye gidiyorum sevgiliyle hiç uğraşamam."
"Gören de her gün sevgili yapıyor sanacak."
"Vurma yüzüme."
"Tamam hadi hazırlan. Umarım tatilin iyi geçer.
"Umarım."
Bu kitabı mahvolan tatilimden esinlenerek yazmaya karar verdim.
Ayağıma sekiz bardak çay dökülmüştü ve sadece bir haftalık bir tatildeydik.
Bir soğutucu dolap vardı oradaki suları ayağıma dökmüşlerdi.
Sonra da oradaki tatili planlayan kişilerden biri arabasıyla götürmüştü hastaneye.
Sevdiğim bir babamın arkadaşının ailesi de vardı ve eşofmanımı çıkardıklarında çocuklardan biri odaya dalmıştı çok utanç vericiydi 😔.
Doktor da dokunmuştu hiç sevmiyorum doktora gitmeyi.
BİN OKUNMA OLMUŞ WUUU
ŞİMDİ OKUDUĞUN
La Çay Var Çay! (bxb)
Short Story[Tamamlanmıştır (×10)] Sadece biraz tatil yapmak istemişti. Ayağına sekiz bardak çay dökecek birinin olacağını tahmin etmemişti! İyi okumalar,