3. BÖLÜM

40 6 9
                                    

Selam baya uzun zaman oldu ama devam(:
___________________________

Chan hyung beni hâlâ sakinleştirmeye çalışıyordu ama ben sakinleşemiyordum. Kendisi güya bir iş için çıkmıştı. Nerede şimdi? Beynim doğru düzgün çalışmıyordu. Chan Hyung beni eve götürmek için izin istedi. Ofiste kalmak istemiyordum. Bekli de Felix oradaydı?

Eve geldiğimde ev boştu. Kimse yok. Bir çıt bile yok. Hayal kırıklığına uğradım. Cidden neredeydi bu?? Onun için ne kadar acı çektiğimi biliyor mu? Eğer kendi isteğiyle gittiyse kalbimi paramparça ederdi. Buna inanmıyorum. O böyle yapacak bir insan değil.

......

Sabah

Bu sefer hiç uyuyamamıştım. Gözlerimin altı mosmor olmuştu. Ama bir karar verdim. Felix'i ben bulacağım. Dedektifliğime güveniyorum. Onu bulacağım. Ne olursa olsun.

Arabama bindikten sonra dünkü sohbetimiz yine aklıma geldi. Hâlâ o ellerini tutmadığım için çok pişmanım.

Şimdi yapmam gereken şüpheli olan herkesi sorguya çekmek diyecektim ama hiç bir kanıtım yoktu ki. Ne yapacağım? Min-Ho'ya sorsam iyi olur.

Günaydın Min-Ho.

Günaydın Hyunjin.
Nasılsın iyi misin?

İyiyim de sana bir şey
sormak istiyorum.

Dinliyorum.

Sence Felix'e ne olmuş
olabilir? Ya da birisi ona bir şey
yapmış olabilir mi?

Öncelikle bence kendisinin
gittiği yerde bir şey oldu.
Gittiği yeri biliyor musun?

Hayır,hem bilsem neden
oraya gitmeyeyim ki?

Doğru.
Belki de kamera kayıtlarına
bakarak başlayabilirsin.

Evet. Çok mantıklı.
Müdürün izin vereceğini düşünüyorum.

Umarım.

Müdürün yanına gittiğimde bana imalı bir bakış attı. Sanki ben size dedim diyormuş gibisinden.

Müdüre ondan kamera kayıtlarını incelemeye almak istediğimi söyledim ve kabul etti. Bu olayın hepimiz için zir olduğunu bildiğinden hiç tereddüt etmedi.

Kamera kayıtları. Şuan hepsi elimde.

Kamera kayıtlarını yavaş yavaş ilerleterek izliyordum. Çok fazla insan geçip gidiyordu onu görememe kaygısı vardı içimde. Çünkü ona her yerde bir şey olabilirdi. Burada olacağını sanmıyordum. Ta ki bir hareketlilik görene kadar.

O kişi... Felix'ti.

Kendisini birisi ağzını kapatıyordu. Minicik elleriyle kendi ağzında olan yabancının ellerini çekmeye çalışıyordu.

Gözlerimden yaşlar akıyordu. Bunu Min-Ho da gördü ve be olduğunu sormak için yanıma geldi. Kendisi de kamera kayıtlarını gördü. İlk önce olay saatine baktı. Titrek bir sesle bir fikir yürüttü.

Demek ki bunu yapan kişi bizim şirketten biriymiş.

Bunu neden düşünüyorsun?

Çünkü binada kart sistemi var. Binaya girmen için ya özel kartın olması gerekiyor ya da zorla girmişsindir. Zorla girmediği belli çünkü zorla girseydi kendisini belli ederdi. Tanımadığımız bir insan olsa ben görürdüm. Aşağı katta oluyorum o saatlerde.

Tamam da kanıtımız yok. İnsanları
kendi isteğimize suçlayamayız.

Biliyorum. Ama şuan
yapabileceğimiz tek şey bu.

Haklısın.
Bizim şirketteki herkesi sorguya
çekmeye çalışacağım.

Yardıma ihtiyacın olursa ben her zaman buradayım.

Çok teşekkür ederim Hyung.

Ee sizce fic nasıl gidiyor?
İngilizce klavyeyle yazmak cok zor ua

MY DARLING // HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin