13

2.4K 339 166
                                    

"Evet... neymiş bakalım bu kadar önemli olan? Yalnız hızlı olalım vaktinde gitmem gerek eve."

Jisung, Minho'yu çıkışta parka çağırmıştı. Önemli olduğunu söylediğinden Minho merak ediyordu.

"Ben... çözdüm her şeyi." Minho kaşlarını çatıp iyice meraklanmıştı. Jisung ise yerinde kıpırdanıp duruyordu. Parkta sadece ikisi vardı ve bankta yan yana oturuyorlardı.

"Benimleyken nasıl hissediyorsun?" Jisung'un sorusuyla Minho bir süre düşündü. Aniden sorduğu için afallamıştı, başka bir zaman olsa hiç düşünmeden hızlıca söylerdi. "Bilmem, iyi hissediyorum. Üzgünüm aniden sorunca şaşırdım. İyi geliyorsun bana, mutluyum seninleyken." Jisung, Minho'nun dedikleriyle daha çok heyecanlanıyordu. Hemen biraz daha ona yaklaştı. Minho ise ne yaptığına bakıyordu.

"Sen de bana iyi geliyorsun," diyerek gülümsedi. Minho yutkunup hızlanan kalbini durdurmak istedi bir süre. Jisung'un şu an neden böyle davrandığı hakkında en ufak fikri bile yoktu.

"Jisung anlamıyorum neden sordun?" Jisung göz temasını kesinlikle bozmadan, "soramaz mıyım?" demişti. "Tabii ki sorabilirsin ama garipsin," diyerek omuz silkti Minho.

Bir süre önlerine dönüp sessizliğe bürünmüşlerdi. Minho gitmesi gerektiğini söylemek için Jisung'a döndüğünde Jisung da ona dönmüştü. Minho bu duruma utançla gülümsediğinde Jisung bir soru daha yöneltmişti. "Hoşlandığın- yani etkilendiğin kişiyi anlatır mısın?"

Karşısındaydı. Ona nazik davranıp mutlu olması için çabalayan kişi, en önemlisi bu hareketleriyle Minho'nun kalbini kazanan kişi karşısındaydı. Nasıl anlatabilirdi? "Olmaz, üzgünüm. Zamanı geldiğinde anlatırım." Henüz kendine bile itiraf edemiyordu. Kalp hızlanmalarını, heyecanlanmalarını, onu görünce karnındaki ağrının sebebini ve kıskanmalarını çözemiyordu. Belki de korkuyordu, zamana bırakıyordu.

"Ben etkilendiğim kişiyi anlatırım," diyerek Minho'ya bakıp gülümsedi Jisung. Minho ise gerginlikle onu izliyordu.

"O çok nazik ve tatlı. Ayrıca çok güzel biri, ne giyse yakışıyor. Kedileri de seviyor ve dünyanın en iyi insanı bile olabilir!" Minho'ya bu cümleler bir ok gibi saplanıyordu. Neredeyse ağlayacaktı!

Yavaş yavaş onu öpmek için eğiliyordu Jisung, "en önemlisi onun için her şeyi yaparım," diyerek daha çok yaklaşıyor Minho'ya. Minho ise düzensiz nefesini tutup Jisung'a bakıyordu. Jisung tam öpecekken Minho kafasını geri çekerek onu reddetti. Şaşkınlığa ve hayal kırıklığına uğrayan Jisung da kafasını utançla yana çevirdi.

"Jisung, olmaz. Öpüşmek ve ilişkiye girmek... bilmiyorum. Ben sanırım yapamam, özür dilerim."

Burukça Jisung'a bakıp hemen kalkarak oradan uzaklaştı Minho. Jisung ise öylece durmuş olanları sorguluyordu. Nerede hata yapmıştı?

-

gay olmanın kurallarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin