4.BÖLÜM

571 38 3
                                    

HATIRLATMA****

ona yaklaştım tam öpücekken içeri giren adamla irkildim çünkü o ...

4. BÖLÜM--

MELİS**

Çünkü o yankı'nın babasıydı korkak adımlarımla geri çekilirken kaba,iri yapılı , tamamen siyahlara bürünmüş adam benim narim kolumu sertçe tutarak dışarı götürdü aslında götürdü denilemez bildiğiniz öküz gibi sırlattı.Narin ve sıska vücüdumla beraber yere yığılırken herkezin gözü benim üstümdeydi bundan adımın melis olduğu kadar emindim...

14 GÜN SONRA***


Artık yankıyı okuldada görmüyordum.Onu gerçekten özlemiştim gülüşünü,dağınık şaçlarını,baraber müzik dinleyişimizi...

Yanım boş olmasını sırsat bilen eda hemen yanıma geldi tabiki fakat bu çok uzun sürmedi okulun bitimine iki ders kala yankı çantası takılı bir şekilde gelmişti: şaçları her zaman ki dağınıktı.Eda bir hışımla yanımda kalkarak onurun yanına yerleşti.Nedensiz bir sebeble onunla konuşmamaya karar verdim biliyorum çok saçma her kızda olan senrom yapabileceğim bir şey yok.Bir ders boyunca onunla hiç konuşmadım taki kulağıma bu aralar çok sevdiğim şarkıyı taktı ve bağırarak onu söylemeye başladım.(şimdi yukarıdaki şarkıyı açın )

Please wrap your drunken arms around me
(Lütfen sarhoş kollarını etrafıma dola )
And I'll let you call me yours tonight
(Ve seninim demene bu gece izin vereceğim )
'Cause slightly broken's just what I need
(Çünkü birazcık kırılman(m) ihtiyacım olan tek şey)
And if you give me what I want, then I'll give you what you like
(Ve bana istediğimi verirsen, o zaman sana ne seviyorsan vereceğim )

Please tell me I'm your one and only
(Lütfen bana tek ve biricik (sevgilin) olduğumu söyle )
Or lie and say at least tonight
(Veya yalan söyle ve söyle en azından bu gece (tek ve ...)

I've got a brand new cure for lonely
(Yalnızlık için yepyeni bir çare buldum)
And if you give me what I want, then I'll give you what you like (Ve bana istediğimi verirsen, o zaman sana ne seviyorsan vereceğim )

When you turn off the lights
( Işıkları söndürdüğünde )
I get stars in my eyes
(Gözlerimde yıldızlar bulurum)
Is this love?
(Bu aşk mı? )
Maybe someday
(Belki bir gün (olur) )

So don't turn on the lights
(Öyleyse ışıkları yakma)
I'll give you what you like
(Sana ne seviyorsan vereceğim)

Emotions aren't that hard to borrow
( Duygular ödünç alması öyle zor şeyler değil )
When love is a word you've never learned
(Aşk hiçbir zaman öğrenmemiş olduğun bir kelime olduğunda )
And in a room of empty bottles
(Ve boş şişelerden oluşan bir odada)
If you don't give me what I want, then you'll get what you deserve
(İstediğimi bana vermezsen, o zaman hakettiğini alacaksın )


When you turn off the lights
( Işıkları söndürdüğünde)
I get stars in my eyes
(Gözlerimde yıldızlar bulurum )
Is this love?
(Bu aşk mı? )
Maybe someday
(Belki bir gün (olur)

So don't turn on the lights
(Öyleyse ışıkları yakma)
I'll give you what you like
(Sana ne seviyorsan vereceğim)

Emotions aren't that hard to borrow
( Duygular ödünç alması öyle zor şeyler değil )
When love is a word you've never learned
(Aşk hiçbir zaman öğrenmemiş olduğun bir kelime olduğunda )
And in a room of empty bottles
(Ve boş şişelerden oluşan bir odada)
If you don't give me what I want, then you'll get what you deserve
(İstediğimi bana vermezsen, o zaman hakettiğini alacaksın )...

diye devam ederken birden müziği kapadı yüzümü kızgın bir şekilde ona dönmüş ölümcül bakışlarımı atarken çenimi tuttu ve onun gözlerine bakmamı sağladı onun gözlerinde sonsuzluğa ulaşıyordum ama gözlerinde bir şey farketmiştim bana aşkla bakmıyordu sanki boş bir duvara bakar gibi bakıyordu bu o kadar canı acıtmıştı ki bir tokat atıp çıkasım gelmişti fakat yapamadım ona deliler gibi aşıkken kimin ne dediği yada bana acıyan bakışlar umrumda değildi tıpkı wattpad'da okuduğum KÖTÜ ÇOCUK adlı kitaba benziyordu meriç gibi o meriç ben ise kaylaydım ona aşık onsuz nefes alamayan o ise sadece kötü bir çocuktu şuan benim gözümde...

Okul çıkışı kimseyi beklemeden ağlayarak çıktım okuldan müdür bile umrumda değildi artık bundan sonra kimseyi sevmeyecektim yankıyı ise tamamen unutacaktım.Kısacası beynimi yıkıyacağım deninebilir aşkı bilmiyır olmak güzel olurdu bence.Eve gitmemiştim berkenin çalıştığı bara gitmiştim bana "faişe" gibi bakan insanları umursamadan bir bar masasına oturdum sonuçta buraya gelen herkes faişe olmuyordu yani içki içmeyeceğim için olmuyordum sanırım her neyse kimin umrunda faişe olmam ben aile nedir bilmiyorum bile sevilmenin nasıl bir duygu olduğunu hiç tatmadım ben yanıma gelen yeşil gözlü,kaslı,uzun boylu ve siyah şaçlı ateşli bir garson yanıma geldiğinde sadece bir bardak portakal suyu söylemek ile yetindim çünkü çabuk sahroş olan bir tiptim bu yüzden" alkole hayır !" sloganımı kullanıyorum. portakal suyumu yudumlarken etrafıma baktım içki ve ter kokusunun karşımı kokuyordu acılarını unutmak için gelenler için çok mükemmel bir yerdi burası hatta etrafa bakarken bilin bakalım kimi gördüm? tabikide hayran olduğum okulumuzun pöpüler çocuğu erkan hiç şaşırmadım her gün bir kızla tek gecelik ilişkileri oluyordu sonuçta.erkan ile gülerken kolumu sertçe sıkan bir elle arkamı döndüm ve yankının sinirli yüzüyle karşılaştım hıh çok ta umrumdaydı sanki artık korkmuyordum kimseden ben sadece annemi özledim onun yanına gitmek istiyordum benim bu dünyada yaşadığım tek kişi eda ve neslihan sultan için yaşıyordum.Bardan dışarı çıktığımızda temiz havanın güzelliğni hatırladım ve bir kez daha nefes aldım ve yankıya döndüm bağırışlarını duyuyordum ama zerre cümlesini anlamıyordum sonunda yanıkıdan kurtulup yolun karşına geçmek için yürüdüğümde beyaz ışıklarla....

10 beyeni ve 5 yorum lütfen sizi çok seviyorum BİSİKLET ailesi....

..BİSİKLET... (DÜZENLENECEK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin