three

130 15 70
                                    

Yurda çoktan gelmiştim ve Tsunade-sama bana Temari ve diğerleriyle beraber kalacağım yeni odamı göstermişti. 5 kişilik ideal boyutta bir odaydı. Boş olan yatağın üzerine telefonumu bırakıp eşyalarımı yerleştirmeye başlamıştım ama kapının açılmasıyla birilerinin seslerini duydum.

"Bana bak geniş alın, mor tokamı senin aldığını biliyorum geri ver şunu."

"Ya sana daha kaç defa diyeceğim ben almadım diye İno domuzu."

"Tartışmanıza gerek yok, İno istersen sana benim tokalarımdan ödünç verebilirim."

"Teşekkür ederim Hinata ama şu çatlak benimkini geri verecek"

"Selam Tenten."

Beni ilk fark eden Temari'ydi. Ben de karşılık olarak ona selam verdim.

"Selam Temari."

Konuşmamla beraber tartışmayı bırakıp hepsinin gözleri bana döndü. İçlerinden biri bugün okulda müdürün odasını sorduğum kızdı, şaşkın bakışlarına bakacak olursam o da beni hatırlamıştı. Kısa bir sessizliğin ardından bir şeyler söylemem gerektiğini hissettim ama Temari benden önce davrandı.

"Kızlar, bu size demin bahsettiğim Tenten. Bundan sonra hem yeni sınıf arkadaşımız hem de oda arkadaşımız olacak. Birlikte iyi geçineceğimizi umuyorum.

"Benim adım Sakura, okulda daha önce karşılaşmıştık değil mi? Tanıştığıma memnun oldum." diyerek gülümsedi.

"Evet karşılaşmıştık. Ben de memnun oldum." aynı şekilde gülümseyerek yanıt verdiğimde eliyle az önce tartıştığı uzun sarı saçlı kızı işaret ederek konuşmaya devam etti, "Bu domuz kılıklı da İno."

"Tanıştığıma memnun oldum." İno bana gülümserken bir yandan da ölümcül bakışlarını Sakura'ya fırlatıyordu.

"Şey, ben de Hinata tanıştığıma memnun oldum." dedi koyu mavi saçlı kız.

"Ben de öyle." diye cevap verdim gülümseyerek.

Hinata oldukça utangaç birine benziyordu. Ama onda asıl dikkatimi çeken şey Neji'nin gözlerinin tıpatıp aynısına sahip olmasıydı.

"Sana yardım etmemizde bir sakınca var mı?" diye sordu İno.

"İyi olur, teşekkür ederim." diye cevap verdim.

Hep birlikte kıyafetlerimi dolabıma yerleştirmeye başladık. Yatağıma yanımda getirdiğim nar çiçeği ve beyaz renklerdeki nevresimi geçirdim ve yatağımı dayadığım duvara bir kaç posterimi astım.

Nihayet yerleşme işimi tamamladığınızda akşam yemeği için yemekhaneye indik. Menüde miso çorbası ve domburi vardı. Feci derecede aç olduğum için bir çırpıda bitirdim. Kızlar da bitirince beni yurtta ufak bir gezintiye çıkardılar.

"Şu kapısı kapalı olan da etüt odası," diyerek koridorun sonundaki odayı işaret etti Sakura. Yurdu resmen talan etmiştik artık görebileceğim başka bir yer kaldığını da sanmıyordum.

"Hepsi bu kadar. Hadi biraz bahçeye çıkıp hava alalım"

"İno haklı hadi kızlar." dedi Temari.

"Top almaya ne dersiniz voleybol oynarız." Hinata'nın önerisi hoşuma gitti. Koşmayı sevmem ama sporda oldum olası iyiyimdir. Basketbol kadar iyi olmasam da voleybolla aram fena değildi.

"Ben alıp geleyim." Sakura yanımızdan uzaklaşırken biz de bahçeye çıktık. Az sonra Sakura geri döndüğünde sayımız az olduğu için fileyi kullanmak yerine daire olmayı tercih ettik.

new beginning | nejitenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin