Hislerim yavaş yavaş geliyordu. Soğuk, acı, açlık ve susuzluk. Tamamen bilincim yerine gelince yavaşça doğruldum. Etrafta kimse yoktu. Duvarları siyah ,sade dekoru olan küçük bir odadaydım. Etrafa iyice göz gezdirirken tişörtümün kan olduğunu farkettim. Olanları hatırlamaya çalışıyordum. Başımda darbe yemiş gibi ağrı vardı. Etraf çok kalabalıkmış gibi sesler duyuyor ve bu sesleri idrak etmeye çalışıyordum. Başımı tutarak ayağa kalktım. Dengede durmakta zorlansam da kapıya doğru yöneldim. Kapının kulpunu yavaşça çevirerek açtım. Karşıma merdiven çıktı. Ve aşağıdan 2 farklı erkek sesi geliyordu. İlk başta kaçırıldığımı düşünsemde cesaretli bir şekilde merdivenin ilk basamağını indim. Tüm basamakları yavaşça inerek seslerin geldiği yöne doğru yöneldim. Şaşkın ve korkan ifadeyle, bana bakan 2 yüzü inceledim. Biri yeşil gözlü kumral , diğeri mavi gözlü sarışın. İkiside uzın boylu hemen hemen aynı boydalardı. Yeşil gözlü olan mavi gözlü olana göre daha yapılıydı. İkisininde kim olduğunu çok merak ediyordum. Ama bu merakımı bastıracak daha önemli bir şey vardı 'açlık'. Daha önce hiç bu kadar aç hissetmemiştim, ne yesem doymucak gibiydim. Mavi gözlü olan bana yaklaşarak " iyi misin? " dedi. Dudaklarımdan çıkan tek kelime " çok açım" oldu. Ve ardından " siz kimsiniz ? Ben buraya nasıl geldim" diyebildim. Yeşil gözlü olan " sakin ol sana her şeyi anlatıcaz " dedi ve ardından " ben Taylor ve buda kardeşim Joseph. Şuan hayatında hissetmediğin kadar açlık hissettiğini biliyorum. Çünkü dönüşüm geçiriyorsun." Şaşkın bir şekilde onu dinliyordum , ne oluyordu bana ne dönüşümü geçiriyordum. Taylor " Vücudunda vampir kanı varken kaza geçirdin ve öldün. Bir insan vampir kanı taşıyarak ölürse eğer dönüşerek vampir olur. Yavaş yavaş yaşadıklarını hatırlıcaksın , çok uzaktaki sesleri net bir şekilde duyabilceksin, diğer insanlara göre daha hızlı olacalsın , duygularını en yüksek seviyede yaşayacaksın ama önce kanla beslenmen gerek." Söyledikleri çok saçma geliyordu. Ölüp canlanmak vampir olmak falan. Ama dediklerinde haklıydı. Açtım ve sesler duyuyordum. Hatta kaza geçirdiğim an gözümün önünden geçiyordu. Mavi gözlü olan yani Joseph dondurucu gibi bir şeyden bir tane kan ünitesi çıkardı ve bana uzattı. Çok iğrenç gelsede içimde kanı içme isteği uyandı. Elime aldığım kanı yavaşça ağzıma götürdüm. Korkak bir şekilde içimdeki isteğe engel olamadan içmeye başladım. İlk yudumda tiksindim. Ama sonra daha çok istedim ve istekle içmeye başladım. Dişimde acı hissetmeye başladım ve birden kan yere düştü. Dişim sanki sivrileşiyordu. Ve bu çok acı veriyordu. Karşımda duran aynaya bakınca Göz altımın çatladığını gördüm. Çok korkmuştum. Acı ve korkuyla " noluyor bana " dedim. Taylor "dönüşüm geçirdin ve vampir olarak yeniden doğdun" dedi. Tekrar aynaya baktığımda eski halime dönmüştüm ama düşündüğüm tek şey kan istememdi. Flim gibi tüm hayatım önümden geçmişti. Peki bu iki adam beni nereden tanıyorlardı? Joseph bana " artık bir vampirsin. Bizden korkmana gerek yok sadece vampir olduğunda sevdiklerinden uzaklaşırsın. Biz sadece yalnız kalmanı istemiyoruz" dedi. Ben ise " korkuyorum , lütfen bana yardım edin " dedim. Taylor " şimdi dinlen yarın yeni biri olarak hayata başlıcaksın" dedi. Geldiğim odaya geri dönerek yatağa yattım. Bilmediğim iki insan , vampir duygularım... Artık yeni biriydim. Baştan başlayalım. Ben Katarina. Esmer kahverengi gözlü ,1.70 boyunda biriyim. Hayatımda değişen insanlığım . Artık bir insan değil kan bağımlısı bir vampirim...
