Sanırım daha ilk günden kendime bu yabancı okulda düşman edindim. Ama. Ama bu hiç adil değil ki.
Onun inadına bir kez daha karşılık vererek hışımla yerime oturdum. Hadi ama bu ego bu çocuğa fazla. En azından bu egoyu bana kullanmasa zengin züppesi.
Gözlerimi kapattım, belki biraz olsun sakinleşebilirim.
"Günaydın çocuklar." Tanrım bu adam tam vaktinde geldi.Herkes ayağa kalkınca yandan bir bakışla o çocuğa baktım. Lanet olsun adını neden bilmiyorum.
O benim adımı nerden biliyor?
Hepimiz yerlerimize oturduk. Bu çocuk neden hala bana bakıyor lan. "Tutku!" Tanrım. Bu o hocanın sesi.
"Buyrun hocam!" Ama bu böyle olmaz ki? "evet çocuklar arkadaşımız okulumuza yeni geldi. Haydi canım kendini tanıt. "
"Meraba arkadaşlar adım Tutku. Tutku Sürekli. Gördüğünüz gibi okulunuza bu sene geldim. Futbol ve voleybol oynamaktan zevk alırım. " bir de yapmacık bir gülümsemeyle yerime oturdum.
"Vay! Tutku Sürekli. Bak bu hoşuma gitti." Vay seni piç sen benden çok çekicen bu sene.
"Batıkancım, tenefüslerde Tutku'ya okulumuzu gezdir. Mümkünse yanından ayrılma bir süre. " hadi ama hocam çocuk muyum ben?
Aslında bu çok... Bu çok iyi. Göreceksin sen zengin züppesi.
"Tabi hocam seve seve ben Tutku arkadaşımıza okulu gezdiririm." Olum bari şu sırıtışı yapma.
Öyle piç gülüşü mü olur?
"Tabi hocam. Kim bu koca okulda kaybolmak ister ki?"
Yüzüme yerleştirdiğim bu büyük sırıtışı anlamamıstı bu salak.
"Vay! Batıkan. Imm bak bu hoşuma gitti. " diyerek göz kırptım.
Ve piç gülüşü.
Piç gülüşü görmemişin sen be. Bak bunlar daha neler ki.Keyifle sırada yayıldım. Batıkan'daysa hala o çarpık gülüş.
"Evet çocuklar çoğunuz zaten beni tanıyorsunuz. " artık ders dinleme vakti. Buraya Batıkan'la uğraşmak için gelmedim sonuçta.
"Adım Taner Yıldırım. Bu seneki Matematik öğretmeninizim." işte bu be en sevdiğim ders en sevdiğim ögretmende.
Daha sonrakilarda Taner hocayı dinlemedim. Oturdum ve sadece Batıkan'a uygulayacağım iskenceleri düşündüm.
"Ne o yoksa hayallerini benimle mi süslüyorsun?"
"Hı?" Noluyor lan burda?
"Diyorum ki zil çaldı. Artık seni okulun en tenha yerine götürebilirim."
Ve yine o aptal sırıtışı.
"Ne diyon lan sen. Kes sesini. Gelmiyorum seninle hiçbir yere."
"Tutkucum. Bir bakar mısın? "
"Buyrun Taner Hocam."
"Duyduğuma göre matematiğin çok iyiymiş. "
"Evet hocam. Her zaman matematik en sevdiğim ve başarılı olduğum ders."
"Peki Tutku seni bu seneki Matematik Olimpiyatları'na sokmak istiyorum. Okulumuzu temsil ediceksin. Ve bunun için çok çalışmamız gerekiyor. Bunu yapabilir miyiz?"Haha adamın dediğine bak. " Tabiki hocam bana güvenebilirsiniz. "
"Peki o zaman." Diyerek omzumu sıvazladı. Bu adam harbi çok hoşuma gitmeyi başladı. "Batıkan. Hadi Tutku'yu okulumuzla tanıştır."
" Tabiki hocam büyük bir zevk." Yandan bakışlarıyla bir de göz kırptı.Tanrım. Bu çocukla olmak bana yaramayacak anlaşılan.
"Hadi gidelim Batıkan."
"Emredersiniz matmazel."
"Tabiki de emrederim. Hadi gezdir beni."Geçtiğimiz yerlerin sürekli nereler olduğunu söylüyordu. Açıkçası hiç takmıyordum. Zaten bir süre boyunca sürekli Batıkan yanımda olucaktı. Alışacağım. İstesemde. İstemesemde.
"Tutku, hadi şurda ki banklara oturalım. Yorulmuşa benziyorsun."
"Sanırım. İyi olur."Banklara oturduk. Bir süre sonra cebinden kulaklıklarını çıkardı. "Müzik dinlemek ister misin?"
"İyi olur."Kulaklığı uzattı. Kulağıma taktım. Çalan şarkı benim en sevdiğim şarkıydı.
Ramazam Yıldızhan- Tekrar Dön Bana
Gözlerimi kapattım ve sadece şarkıyı mırıldanmaya başladım.
Batıkan'sa şarkıyı söylüyordu. Doğruyu söylemek gerekirse sesi çok iyiydi.
Fazla iyi.Batıkan'ın dürtmesiyle kendime geldim.
Bir saniye.Benim Batıkan'ın omzunda ne işim var?
Ben bu şarkıyı dinlerken zaten kendimden geçiyorum. Onun omzuna yaslanmam. Hele ki bu yalnızlığımda.
Dışarıdan belki çok mutlu gibi görünsem de aslında değilim. Sadece biraz sevgiye muhtaç bir kızım."Hadi gidelim. Zil çaldı. "
"Peki."
"Tutku hiç iyi görünmüyorsun. Eve git istersen."
"Hayır Batıkan okulu daha ilk günden kıramam."
"Peki o zaman. "Çıkışta evimin ordan geçen ilk servise kaydımı yaptırdım. Serviste arka koltuklardan birine oturdum. Müzik dinleyip kafa dağıtmam lazım.
Bugün ilk gün olduğundan anlaşılan burda biraz daha bekleyecektim.
Camdan dışarısını izledim bir süre.
"Ne işin var burda?"
"Aynı servisteyiz güzelim. Alış. "Tanrım ben bu çocukla ne yapıcam.
Şarkıyı kapattım, kulaklığımı çıkarırken Batıkan' döndüm."Soyadın ne?"
"Neden bu kadar merak ediyosun bücür?"
"Kes! Artık soyadını söyle. "
"Kıstak."Kocaman zafer sırıtışımla önüme döndüm.
"Peki adımı nerden öğrendin? "
Sadece duraksadı. Sanki şoka girmis gibiydi."Batıkan ağzını kapasana sinek gircek."
"Ha?" Salak Batıkan. Lafa bak lan 'ha' ha senin.
"Batıkan. Adımı. Nerden. Öğrendin. " artık sinirden kelimelerim dişlerimin arasından çıkıyordu."Nerden çıktı bu şimdi. "
"Hadi söyle artık. "
"Tamam şampiyon. Sinirlenme hemen." Tanrım bu çocuk beni deli edicek."Bam. Geldin prenses. Hadi eve git. Yarın görüşürüz. "
"Seni zengin züppesi. "
"Bende seni seviyorum bücür. "Ben ne günah işledim ki bu çocuk benim karşıma çıktı?
Zile basmadan önce gözlerimi kapattım.
Niye gözümün önüne Batıkan'ın o aptal sırıtışı geldi?
Sizce Tutku'nun ilk günü nasıldı ha?
Normalde +15 votede gelicekti. Okuyucu sayısı artınca sizleri bekletmek istemedim.
En az +10 vote istiyorum zaten bölümler oldukça uzun. Öpüldünüzz
Bir dahaki bölüme görüşmek üzeree :***

ŞİMDİ OKUDUĞUN
USLU
RomanceAnnesinin zoruyla katıldığı bu özel okulun sınavından burs kazanarak hayatını geliştiren Tutku'yu mu? Çapkın ama Tutku'nun sözünden çıkmayan "USLU" Batıkan'ı mı seveceksiniz? Tutku'nun düştüğü bu derin bataklıktan Batıkan onu nasıl kurtarabilir? "K...