1| Separation
Yatağımda uzanmış, telefonumla ilgileniyordum. Telefonumda, yukarıdan inen bildirimle, mesajı kimin attığına bakmış, 'Jungkook' yazısını gördüğüm de göz devirip oflamıştım. Mesaja tıkladım ve mesajı okuyup, cevap yazdım.
Jungkook:
Chaeyoung.Rosie❤:
Ne var, Jungkook?
Ayrıca, Rosie'ye ne oldu? Neden Chaeyoung diyorsun?Jungkook:
Bunu sevmediğini söyleyen, sendin.
Ayrıca, saat 8'de Han Nehri'nde buluşalım.
Ciddi bir şey konuşacağım, bu ikimizide değiştirecek.Rosie❤:
Ne konuşacaksın?
Şimdi söyle, işim var.Jungkook:
Cidden...'Rosie❤' kişisini 'Son aşkım' olarak değiştirdiniz.
Jungkook Çevrimdışı.
| Jungkook |
Telefonumu kapatmış, başımı eğmiştim. Gözyaşlarımın hızla yanaklarımdan süzülmesine izin vermiş, sessizce ağlamaya başlamıştım. Onu bu kadar çok sevmeme rağmen, o sadece ilgi istiyordu. Nasıl bu kadar umursamaz olabiliyordu? Ona yeterince sevgimi gösteriyordum ama o görmüyordu, bu durum da ben ne yapabilirdim?
Ayrılmak istediğimi duyduğunda beni suçlarsa, ona bu sefer sert bir karşılık verecektim. 6 yılın 4 yılını, onun bu hâllerine katlanarak geçirmiştim. Bence yeterince beklemiştim.
Ama artık, son noktayı koymak gerektiğinin farkına varmıştım.
Han Nehri 20:00
| Chaeyoung |
Han Nehri'ne gelmiş, telefonumdan saate bakmıştım ve cebime koyup ellerimi de montumun cebine sokarak, Jungkook'u beklemeye başlamıştım. Daha çok yapacaklarım vardı ve Jungkook, benim vaktimi çalıyordu. Nehri izlerken, omzuma bir elin dokunmasıyla, yavaşça o kişiye dönmüştüm.
"Demek gelebildin, Jeon."
İç çekerek başını salladı ve konuşmaya başladı.
"Yakınlar da bir kafe var. Orada oturup konuşalım." Tanrı aşkına, o zaman neden orada buluşmamızı söylemedin?!"
Dedim sinirle. Cevap vermeden, arkasını dönüp ilerlemeye başladı. Sinirle nefes verip, yavaşça ardından ilerlemeye başladım.
Hanbeom Kafesi 20:30
Kafede ki masada oturmuş, Jungkook'un ne diyeceğini söylemesini bekliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Just Want Attention
Fanfiction"Ayrılmak istiyorum." Jungkook'un ağzından dökülen kelimeler, gözlerimin kocaman açılıp, başımı telefondan kaldırmamı ve ona bakmamı sağlamıştı. Şaşkınlıkla kaşlarımı havaya kaldırmış çokta sesli olmayan bir 'Ne?!' kelimesi patlatmıştım. Jungkook, d...