Bölüm 17 : Karşılık

46 5 0
                                    

Evet. Yakalandım. Malesef benden çok daha hızlı koşuyormuş. Beni tuttuğu gibi duvara yasladı. Gözleri resmen gözlerimi işgal etmişti. Çok sinirliydi ama gözlerimi ondan alamıyordum. Aramızdaki mesafeyi daha da çok kapattı.

" Bunu cezasını ödeyeceksin! " dedi

" Ne! Saçmalama ödeştik."

" Hayır. Akşam cezasını ödeyeceksin bu yaptığının. Yürü şimdi! " diyerek önümden çekildi.

Ona sinirlendim. Ama onun gözlerine ne zaman baksam uzun bir yolculuğa çıkıyor gibi hissediyorum. Kayboluyorum gözlerinde. Derinliklerine inemiyorum perde çekiyor. Biz sevgili değil miydik doğru ya ilişkimizi adlandırmadık bile. Bu konuyu evde konuşacaktım onunla.  " Arel"  dedim

" Ne var yaramaz ? " dedi

" Serpil Ablayı görmeye gider miyiz?  "

" Istiyor musun ? "

" Evet özledim onu. O da söylemesede özledi biliyorum. O yalnız kalıyor hem onu öyle tek başına bırakmak hiç içime sinmiyor. " dedim

" Yarın gideriz. Okuldan sonra " dedi

" Teşekkür ederim. "

" Etme! Önüne bak düşeceksin şimdi"  dedi.

Piknik alanına geri döndüğümüzde eski yerimize oturduk.

" Sadece yemek yemek için mi geldik?  " diye sorduğumda Furkan hemen cevapladı " biz ergenlik dönemini geçireli çok oldu güzelim"  dedi alayla.

Toprak ciddi bir şekilde " Biz buraya sık sık geliriz ve sadece yemek yeriz. Başka bir şey yapacağımız zaman burayı kullanmayız sadece yemek içindir burası " dedi. Şaşırdım çok saçma olsada burayı sevmiştim. Her ne kadar böceklerle aram iyi olmasa da!  Herkes yemeğini yedikten sonra Arel " Çocuklar bizim gitmemiz lazım " dediğinde ceketimi üzerime geçirdim. Herkesle görüştükten sonra motora atladım. Yolda ilerliyorduk.  Iki motor daha geldi. Arel daha da hızlanmaya başladı. Ona daha çok sarıldım. Cidden ona çok güveniyordum fakat burda bir şeyler dönüyordu. Sanki onlardan kaçıyor gibiydik.

" Noluyor Arel ? " diye sordum

" Hayatım. Sadece sus ve sıkı tutun. Eve gidince söz anlatacam olanları. " dedi.

" Tamam"  dediğim anda ona yapıştım.

Son gaz sürüp eve geldik. Üzerimdeki ceketi çıkarıp koltuğa oturdum. Arel ' de hemen arkamdan geldi. Sinirle soluyordum.

" Noldu anlat hemen Arel. Onlar kimdi ? Ne için onlardan kaçtık ? Seninle dertleri ne ? Seni nerden tanıyorlar ? "

" Sen ne kadar gevezesin öyle.  Anlatacaz dedik ya. Önce bi sakin ol. Benim odama git bana kıyafet ayarla ve beni bekle. "

" Aptalsın! Aptal! Aptal! " diyerek odasına gittim. Banyodan su sesi geliyordu.

Beyaz bir tişört ve siyah eşofman alıp yatağının üzerine koydum. Kendi odama doğru ilerledim. Sakinleşmeye çalışıyordum ana olmuyordu. Ben hayatta böyle sakinleşmezdimki. Herkes müzik dinler , çikolata cips yer sakinleşir. Ben öyle değildim. Ben yürüyerek, koşarak,  ya da yol katederek sakinleşirdim. Tamam çok normal değilim ama anormalde değilim.

Arel pat diye içeri girince daldığım düşüncelerden sıyrıldım. Ona bakarak " dinliyorum " dedim " Bana bi açıklama borçlusun " diye de ekledim.

" Sana hiçbir şey borçlu değilim prenses ama sana söz verdim. Sözümü de tutacağım."  diye karşılık verdi. " Neyse ney anlat gelen çatlıyacağım "   " o iki hadsiz köpekler bunun hesabını verecekler zaten korkma. Sadece yanımda sen vardın seni olaya dahil etmek istemediğim için kaçtık. " dedi.

" Onlar kim "

" Emre ve Yiğit "

"Seninle sorunları ne ? "

" Her şey "

" Nasıl "

" Düşmanlarım "

" Neden sana düşman oldu ikiside?  " " Bir çok neden var hepsini anlatayım mı ? "

" Evet " dedim. " Bunun karşılığında ben ne alacağım ? "    " offffff Arel yaa "  dedim " illa karşılık almak zorunda mısın ? "

" Malesef prenses. Karşılıksız hiçbir şey olmaz " dedi. 

Ne yani böyle yapınca ben anlamıyor muyum ? Solucanda ki Kıvanç ' a özendiğini. Neyse çaktırmayım bu konu hakkında başka bir zaman elbette dalga geçeceğim.

" Tamam. Ne istiyorsun ? "

" Daha sonra söylerim." dedi.  " Devam et " dedim ben de.

" Ilk başta aynı motor yarışlarına katıldık. Onlar hep ikili olarak birinci olurlarmış ama ben gelince beni geçemediler. Düşmanlık bundan başladı. Daha sonra sevgilileri bana aşık oldu. Onları bıraktılar. Ben onlara yüz vermedim ama hala vazgeçmiş değiller. Okulda her yıl şarkı yarışması düzenleniyormuş. Hep ikisi birinci oluyormuş. Geçen yıl ben geldim onları yine geride bıraktım. Yine bana düşman oldular. Bende her seferinde onlara meydan okudum. Mekanda tek kafa tutamadıkları bizim grubumuz. " dedi.

" senden bir şey daha isteyebilir miyim ? " dedim

" Isteyeceğin şeye bağlı prenses "

" Beni de sizin mekana götürür müsün ? "

" Orası çok berbat bir yer ,  sana göre. "

Ona masum kedi yavrusu gibi bakarak " Lütfen Arel " dedim.

" Bakarız ama söz vermem prenses. "

" Tamam " diyip duş almaya gittim.

Sıcak suyun kollarına attım kendimi. 

## Aradan 2 saat geçtikten sonra.

" Orda mı uyumaya karar verdin ? " dedi.  Hiç cevap vermedim. Kendimi suyun kollarından alıp yeni olan bornozlardan pembe olanı vücuduma sardım.

" Ses ver yoksa içeriye gircem. " dedi. Kapıyı açmayı denedi açılmayınca " kırıyorum bak " dedi. Kapıyı açtığımda o kapı yerine bana omuz attı ve beraber yere kapaklandık. ' ohaa vahşet ' 
Bölüm sonu. 
Yorumlarinizi iyi ya da kötü bekliyorum. 

YOLCUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin