Twin Kardeşler

Bölüm 1: İNTİKAM part:1

Ona döndüğümde oldukça tedirgin görünüyordu.bu benim icin çok büyük kozdu. Yeliz orada bana acıklı gözlerle bakıyordu.

Bu beni bir an için tedirgin etsene sonradan ona acımamam gerektiğini hatırladım. Her ne kadar ikizim olsada bu benim icin güzel bi şansti.

Yeliz zavvallica aglayarak vazoyu hemen yanında duran yapıştırıcıyla vazoyu yapıştırmaya çalışıyordu. Ben ise tam intikam planımı söyleyecektim ki annemin Girmesiyle Yelizin vazoyu arkasına alması bir oldu. Ben ona kaş göz isareti Yaparken annem bir şeyler çakmıştı çoktan.

Anneme ikimiz kavga ederken yaptik dedim. Tabi ki bu intikam içindi ,benim daha iyi planlarım vardı.
Annem ikimizde göz gezdirirken ; "Pekala , ortalık sizden sorumlu o zaman kızlar." Dede o yine her zaman ki kararlı sesiyle.

Ona başımızı olumlu anlamda sallamakla yetindik.
Yeliz bana gülümseyen bir yüzle bakarken ona öldürücü bakışlar atmayı ihmal etmedim tabikide.

Annem kapıdan hızlı adımlarla çıktıktan sonra Yeliz bana parlayan nur gibi suratıyla ;" Teşekkür ederimm.!" Dedi içten ve minnettar sesiyle ki hayatta her seyin karşılıklı olduğunu biliyordu. Ona muzip bakışlar atarken ;" Şimdi intika... yani şarta geçelim ."
Ona Önder gibi bakıyordum . Şu anda benim kontrolüm altındaydı ve ona her istediğimi yaptırabilirdim.

Aradan bir kaç saniye geçtikten sonra ;"Şu an senden ne isteyeceğim konusunda ufak bir fikrim bile yok. Seni rahat bırakıyorum. " derken bana pişmiş kelle gibi sırıtıyordu.

Ardından arkamı döndüm ve odadan çıkarken ;"Bana hala bir sözün var , unutma." Dedikten sonra orayı terkettim.

Merdivenlerden odama çıkıp Telefonumu elime aldım. Mesaj gelmişti,Buket'den.
'İki gün sonra okullar açılıyor ,elbiseyi hemen almalıyız. Beni ara.'

Tanrım ,elbiseyi unutmuştum. İki hafta sonra Buketin dogum günü partisi vardı ve sınıf arkadaşlarım da orada olacağı için çok güzel pembe bir elbise seçmiştim.

Ne bu acele derseniz Buketle ikimiz elbisenin bizden daha önce birinin almasından korkuyoruz. Bu nedenle bir hafta önceden alıyoruz .

Hemen Buketin numarasını tuşlayıp onu aradım. Açmamıştı bir yerine ettiğim.
"Aman neyse!" Deyip telefonu yatağımın kenarına fırlattım.
Ardından biraz daha uyku fena olmaz deyip bende uzandım.

Göz kapaklarımın ağırlaştığını hissediyordum. Ve daha fazla dayanamayıp kendimi ağır basan uykunun etkisine bıraktım.