-•2.Bölüm•-

67 7 4
                                    

Bahse girerim ikimizde şuan ne yaptığımızı bilmiyorduk.Ama en iyisi buydu.

Birden aklıma dersin çoktan başladığı geldi!
Dudağımı Mika dan istemeyerek de olsa çekmek zorunda kaldım, ve koşa koşa okula gittik.

Okula vardığımızda ikimizin de dudakları kıpkırmızıydı ve benim boynumda ısırık izleri vardı, herkes bunu farketmiş olacak ki bi anda sınıfta saçma sapan konuşmalar ve gülüşmeler olmaya başladı. Sinirden deliye dönecektim resmen! Hocada kızdı zaten geç kaldık diye.

"Hem geç kalıyorsunuz, hemde özür dilemeye bile yanaşmıyorsunuz!"

"Hocam Mika prensesiyle meşguldü galiba ondan geç kaldılar!"

İkimizde kıpkırmızı olmuştuk.
Hiçbir şey demeden birbirimize bakıyorduk sadece.

"Geçin oturun yerinize."

Mika'ya ucuz atlattık bakışı attıktan sonra sırama geçtim. Sıraya oturur oturmaz Shinoa saçma sapan konuşmaya başladı. Yok Yuu düğün ne zaman yok Mikayla ne zaman çıkmaya başladınız, hiç seviştiniz mi gibi aptal aptal şeyler sordu. Neyseki zilin çalmasına az kalmıştı.

Zil çaldıktan sonra Shinoa beni zorla tutup Mika'nın üstüne itti! O kadar utanç verici bir andı ki! Yine ikimizde kıpkırmızı olmuştuk ve herkes bize bakıyordu.

"Ahahah! Ne kadar da utangaçsınız. Sevgilisiniz ulan siz!"

"Shinoa çeneni kapa."

Mika bunu söylerken çok ciddi gözüküyordu, Shinoaya nasıl baktığını görmeniz lazım! Kız resmen korkudan altına kaçırdı!

"Ee şey ben gideyim o zaman eheh."

"Bencede gitmelisin yoksa birazdan ağzın burnun dağılacak."

Sinoa topuk topuğa kaçtıktan sonra Mikayla okul bahçesine çıktık konuşmaya! Çok utanıyorum çok.
Şimdi konuşacak bir şey bulmak da ayrı bir zor.

"Şey hoşuna gitti mi Mika?"

"Ne?"

"Hani şey yaptık ya..."

Mika bana öyle bir piç gülüşü attı ki, korkmadım demesem yalan olur.

"Kimin hoşuna gitmez ki? Birdaha denemeliyiz bence."

Utançtan ne diyeceğimi bulamadığım için sadece Mika'ya gülümsedim. Ama Mika'ya katılıyorum, mutlaka bir daha denemeliyiz!

Whatever, I love you!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin