Bölüm 29🐿️🐇

772 103 56
                                    

Jisung / Minho

Minho: Ji

Jisung: Yazma bana.

Minho: Konuşalım ya gel bir

Jisung: Yazma Minho ciddiyim.

Minho: Tamam öpim mi

Jisung: Hayır ne münasebet?

Minho: Ya Ji.

Jisung: Minho, yazma bana. Seninle bir daha konuşmayacağım amk.

Minho: Ama çiçeğim bir konuşsaydık

Jisung: İstemiyorum defol.

Çok da naz yapmayayım da gitmesin amk/

Minho: Jisung

Sıkılmaya başladım/

Jisung: Minho?

Minho: Konuşacaksan konuşalım yalvartıp durma. Geriliyorum

Jisung: A a a bak bak hareketlere bak amk

Geriliyormuş geril amk

Çok sikimdeydi.

Minho: Ne babana mı çakayım?

Jisung: Ne diyorsun aptal

Minho: He pardon ya alışkanlık işte

Neyse ee ne yapıyorsun

Jisung: Seni.

Minho: Beni mi? Yani benzerimi mi?

Aşkım tek başına yapman imkansız dur geliyorum

Jisung: Cidden...

Diyecek bir şeyin yoksa engelliyorum?

(Minho çevrimdışı)

Jisung: Minho?

Bak engelliyorum

Kime diyorum

Vay piç

Bıktı mı hemen amk/

Off ağız tadı ile trip bile atamıyorum amk/

Ben haklıyım burada nereye gittin sik sığırı

MİNHO

SENİN BEN GELMİŞİNİ GEÇMİŞİNİ

kapı çalıyor dur.

🐿️

Jisung, ısrarla o pat küt vurulan kapının yanına gidip hızla kapıyı açtı.

"Ne var ulan pat kü-" Bağırırken omuzlarından ittirilip sırtı sertçe vestiyer ile buluştuğunda sesi kesilmişti. Minho hızla yanına gelip yakasından tuttuğu gibi dudaklarını birleştirdi. Hızlıca ayağını arkaya atıp kapıyı kapattı ve düzensiz adımlarla yürümeye başladı. Jisung da ona ayak uyduruyordu. Geri geri adım atmak zor olduğu için ellerini Minhonun boynuna resmen kenetlemişti.

İkisinin de kalpleri deli gibi çarpıyordu ve ikisi de bunu hissediyordu. Minho, belini kavradı küçük olanın ve kendine bastırdı. Nefessiz kaldığı için ayrılan Jisung şaşkınlıkla ona bakıyordu. Hafifçe sırıtıp toparlandı. Minho'yu oturma odasına götürüp koltuğun önündeyken ittirip sırtını yumuşak zemin ile buluşturdu. Yavaşça üstüne çıkıp dudaklarını birleştirdi. Öpüşmeleri derinleşirken kapı sertçe açıldı.

"Jisung, biz hasiktir!"

"Aa imdat! Felix yetiş oğlumuz neler yapıyor! Yetişin komşulaar yetişin! Bu yaşımda oğlumu kucaklarda yakaladım! Kucak dansı mı yapıyordun pis az-"

"Hyunjin, sus ve siktir git." dedi Minho sinirli çıkan sesi ile. Jisung, çoktan toparlanmıştı. Felix, bağıran sevgilisinin yanına saçı başı dağınık bir şekilde geldiğinde Minho konuştu.

"Hah! Siz de aşk yapıyordunuz değil mi?" (yn: Zırlıyorum love yani aşktan gönderme ühühü bu ficimi çok seviyorum)

"Arkadaşımı mı yiyordun? Hani siz kardeştiniz?"

"Ne kardeşi yaaram sevgilim o benim. Benimki anladın mı? Şimdi sen de seninki al gidin amk."

Felix, orta parmağını kaldırıp Hyunjinle beraber oradan ayrıldı. Jisung, Minho'ya bakamıyordu. Tombul yanaklarını kırmızının her tonunu tatmıştı.

"Ee devam edelim mi?"

"Sussana ya!" Kafasını camdan dışarı çevirdi. Minho doğrulup onu belinden yakaladı ve kucağına çekti. Jisung şaşkınlıkla küçük bir çığlık atmıştı.

"Jisung, hiç bakma öyle ben düz bir adamım. Romantiklik falan bekleme. Ben seni seviyorum benim sevgilim olur musun?"

"Eh, en azından çıkak mı demedin. Neyse evet olurum!"

Minho, yavaşça dudaklarını birleştirecekken içeri hızla giren terlik Minho'nun kafasına çarptı.

"Ayrıl lan çocuğumdan hergele!"

"Hyunjin, kaç."

"Şaka yaptım hyung ya ahaha!"

🐿️

Yer mi lan Anadolu çocuğu? MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin