ERTESİ GÜN, TWELVE
Sabah kalktığımda odada kimse yoktu ve masanın üzerinde bir not vardı. Notta şu yazıyordu;
Twelve;
Biz okula gidiyoruz. Dünkü olaydan dolayı seni uyandırmak istemedik. Annem ve Jonathan işe gidiyor. Akşam geldiğimizde sana bir sürprizimiz olacak çantanı hazırla, birkaç kıyafet al. İyice dinlen. Kendine iyi bak seni seviyoruz. Akşam görüşürüz..
Ell ve Will
Evet bu gün pazartesiydi ve okul vardı. Tanrıya çok şükür gitmedim. Mutfağa gidip kahvaltı yaptım ve sonra çantamı hazırlayıp üstümü giydim. Dün.. Five'la konuşmalıydım. O da kendince haklıydı tabi. Birine güvenmek için geçmişini bilmen gerek. Fıve'ın nerede olduğunu öğrenmek için televizyon cızırtısını açtım ve bir bezle gözümü kapattım.
Bir kaç dakika sonra yanındaydım. Odasında, önündeki deftere bir şeyler yazıyordu. hızlı ve gergindi. Yanından geldiğimde, kalktım, ceketimi ve anahtarımı alıp evden çıktım. Bir taksiye binip akademiye gittim. Akademinin bahçesinde bir gürültü vardı. oraya gittiğimde Klaus bir müzik açıyordu ve dans ediyorlardı. Bu aile çıldırmış olmalı diye düşündüm. Ben onları izlerken Klaus beni gördü.
"Bebeğim hoş geldin ne zamandan beri buradasın ?"-Klaus
"Umm şey ben-" kollarımdan tutup beni çekti ve dans ettirmeye başladı.
"Hadi bakalım, görelim seni."-Allison
"Klaus, HAYIR, KLAUS!" beni kucağına alıp döndürdü. Bıraktığında ise başım feci şekilde dönüyordu.
"Ne bu sevinç ,piyango sana mı çıktı ?"-Twelve
"Hayır hayır daha iyisi."-Klaus
"?"-Twelve
"Klaus 'sevdiği adamı' ikna etmeyi başardı."-Vanya
"Nasıl yani?"-Twelve
"Yani.. artık bir enişten var."-Klaus
"Yaa hayırlı olsun."-Twelve
O sırada evin penceresinden bir ses geldi.
"KAPATIN ŞU MÜZİĞİ !"-Five
"Kes sesini FİVE !"- Luther
Five camın orada belirdi.
"KLAUS-oh Twelve mi geldi ?" Five yanımıza ışınlandı.
"Ne zaman geldin?"-Five
"Çok olmadı."- Twelve
"İyi misin?" -Five
"Sayılır, aslında buraya seninle konuşmak için geldim."-Twelve
"Pekala yukarı çıkalım. Sizde kısın şu müziğin sesini !" Önden giderek bana yol gösterdi. Odaya girdik. Kapıyı ve pencereyi kapattı.
"Evet anlat bakalım."- Five
"Öncelikle dün için özür dilerim. O kadar sert davranmamam gerekirdi."- Twelve
"Yok hiç önemli değil."-Five
"Uhm.. Anlatmaya karar verdim."- Twelve
"Geçmişini mi?"- Five
"Evet."- Twelve
"Dinliyorum."-Five
-14 YIL ÖNCE-
"Bebeklerimi verin !"- Anne
"Volümü arttır."- Baba
"Hayır!"- Anne
Ives bebekler doğmuştu. Jane, Kali ve Ruby... Daha doğdukları an onların farklı olduğu belliydi. Diğer çocuklardan farklı.. Üçü de olağanüstü çocuklardı.. Gelişimleri hızlı ve acılıydı. "babaları" onların farklı olduğunu anladığı günden beri bırakmıyordu onları. Gün geçtikçe kızların işkenceleri artıyor, acıları katlanıyordu. Üçüz kızlardan biri buna daha fazla dayanamayıp kaçmıştı. Geriye iki kız ve ölümüne korktukları babaları kalmıştı.
11 yaşına bastıklarında karar verdiler. Kardeşi gibi kaçacak ve bu işkenceden kurtulacaklardı. 1 yıl boyunca bu planı düşündüler ve 12 yaşında kaçmak için harekete geçtiler. Planları harika ilerliyordu. Ta ki dış kapıya ulaşana kadar. Bir görevli onları gördü. Ell çoktan karşı tarafa geçmişti sıra Twelve'e geldiğinde ise çok geçti.
"Ell git!"-Twelve
"Hayır!"- Ell
"Uzaklaş hemen buradan olabildiğince kaç !"-Twelve
"Seni bırakamam.."-Ell
"Bırakmak zorundasın."-Twelve
Ell son çare kaçtı. Arkasına bakmadan kaçması gerekiyordu. "Babası" Twelve'i yakalatmış ve çoktan işkenceleri başlatmıştı. Ell'i yakalayamayınca Martin'in sinirleri daha artmıştı ve Twelve'e iki kat işkence yapıyordu. Twelve her geçen gün hissizleşiyor ve agrasifleşiyordu. 13 yaşının bitmesine yakın tekrardan kaçma planları yaptı ve 14 yaşında bu plana uydu. Bu sefer başarmıştı. Sıra Ell'in olduğu yere gitmeliydi. Yanına aldığı yedek kıyafetlerini giyip gitti..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THE STRANGER ACADEMY
FanfictionThe umbrella academy & stranger things insanları karşılaşırsa ne mi olur ?...