4

93 10 16
                                    

Five

Gitmeleri gerekti çünkü çok geç olmuştu. Şuan Twelve'i uyandırmaya çalışıyorlardı.

"Uyan artık ikiiz"

" Hişt koca götlü uyan"

"yavaş olun kızı sarsmayın."

"Birşey olmaz ona"

Will, Twelve'in omuzlarından tutup sallamaya başladı.

"ne yapıyorsun be ?!"

"Uyandırmaya çalışıyoruz"

"İnsanca deneseydiniz keşke"

"Tamam tamam sen haklısın. Seninle herhengi bir tartışmaya girmeyeceğim. Saat geç oldu ve bizimkilere yakalanmadan evde olmalıyız. O koca kıçını kaldır"

Will kapıya yöneldi. Ardından elleven da gitti. Twelve o sırada ayılmaya ve ayakta durmaya çalışıyordu. Yürürken dizini masaya çaktı.

"Aghh tanrı aşkına herşey beni mi bulmak zorunda anlamıyorum."

Sendeleye sendeleye dışarı çıktı.

"Her şey için teşekkürler"

"Yine bekleriz"

"Twelve bir dahakine uykunu alıp gel"

"Tamam tamam görüşürüz"

Bir taksi çağırıp bindiler. Twelve tam binecekken arkasını dönüp "tanıştığıma memnun oldum karşı masadaki çocuk" dedi ve bende ona "tanıştığıma memnun oldum uykucu kız" dedim. Arabaya binip gittiler. Araba gözden kaybolana dek orada bekledim. Sonra içeri girdim. Diğerleri benden önce girdikleri için çoktan uyumuşlardı. Mutfağa gittim ve ekmeğin arasına fıstık ezmesi sürüp marshmallow koydum yanına da kahve yaptım. Mutfak masasına oturup yedim.

Gecenin bir yarısı olmuştu ama daha uykum gelmemişti. Saatin 6 olmasına az kalmıştı. Bundan sonrada uyumak anlamsızdı. İçeri geçtim. Koltuğun üstünde oturup öylece bekledim. Neyi bekliyordum bilmiyorum. Normalde aklım hiç boş durmazdı. Sürekli düşünürdüm. Ama şuan düşünemiyordum. Bu rahatsız ediciydi.

Ne kadar süre burada boş boş bakmıştım bilmiyorum. En sonunda yanıma vanya oturdu.

"Hey burada ne yapıyorsun ?"

"Hiçbir fikrim yok, uyuyamadım"

"Geceden beri burda mısın ?"

"Başta mutfakta bir şeyler atıştırdım. Sonra buraya geldim. Saat kaç ?"

"Sabah 8"

"Hmm"

İki saatimi boş bir duvara bakarak geçirmiştim. İlk kez. Ayağa kalktım merdivenlere yöneldim.

"Hey nereye ?"

"Odama"

Yukarı çıktım. Odaya girip kapıyı kapattım. Oda çok dağınık duruyordu. Duvarlardaki yazılar, dağılmış eşyalar, koparılmış sayfalar, duvardaki notlar.. her şey gözüme batmıştı içeri girince. Ortalığı toparlamaya karar verdim. Yerdeki kağıtlardan başladım. Hepsini topladım, önemli olanları bir kenara ayırıp çekmeceye koydum, gerisini çöpe attım. Sonra eşyalara yöneldim. Zımba, makas, defter, kalem ve daha bir sürü şey. Her şey her yerdeydi. Hepsini bir çırpıda toplayıp çekmeceye koydum. Koymak değilde fırlatmak desek daha doğru olur. Yerler temizdi. Şimdi sıra duvarlara geldi. Elbette duvarları ellemeyecektim. O kadarını da yapacak ne halim ne enerjim kalmıştı. Yatağıma uzandım. Gözlerimi kapadım.. OLMADI ! OLMUYOR ! UYUYAMIYORUM ! Hızla ayağa kalktım. Aşağıya indim.

THE STRANGER ACADEMYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin