düşüş / taekook

2

yoongi
aşkım

jeongguk
?

yoongi
neden yanımıza gelmiyorsun?

jeongguk
gelmemi gerektirecek bir durum mu var?

yoongi
eh bir zahmet
arkadaşlarımla kaynaşman gerekmez mi?

jeongguk
onlar önce insanlarla nasıl konuşulur öğrensin :)

yoongi
neden onları anlamıyorsun?
senden korkuyorlar

jeongguk
3 ay?

yoongi
önemli olan ben değil miyim?
ben korkmuyorum senden

jeongguk
bu yüzden mi benimle hiç öpüşmedin?

yoongi
bunu bu kadar dert ediyorsan git başka omegalara?

jeongguk
ne
sen ne diyorsun?
amacım bu olsaydı seninle neden vaktimi harcayayım?

yoongi
bak kendin söyledin
vaktini harcıyorsun

jeongguk
amacım bu değil ama
amacı bu olanın 3 ay kimseyle işi olmaz

yoongi
ne biliyoruz ki başkasıyla öpüşmediğini falan?

jeongguk
saçmalıyorsun

yoongi
şaka yapıyorum bebeğim
hadi gel

jeongguk
pekâlâ, geliyorum

.

jeon jeongguk

Tedirginliğin ve korkunun birleşip vücudumda elektrik dalgası yaratmasıyla hafiften titriyordum. Yemekhaneden içeriye girdikten sonra Yoongi ve arkadaşlarını görüp yanlarına doğru ilerliyordum ki, birkaç kişinin bana korkuyla baktığını gördüm. Buna rağmen dudaklarımdaki gülümseyi silmeksizin tamamen onlara yaklaştım.

"Merhaba?"

Yoongi yanında yer açarak selamıma karşılık verince arkadaşları da mecburiyetten konuşmaya başlamışlardı.

"Taehyung nerede kaldı ya?" Hoseok sıkıntıyla nefesini vererek etrafına bakınıyordu. "Gelir birazdan. Kitap okumalara dalmıştır yine."

Gözlerim ilgiyle açıldı. "Kitap mı okuyor? Kim o?"

Yoongi bu tepkimi gülerek karşılık verdi. "Henüz onunla hiç tanışmadın değil mi? Bir süredir yoktu."

"Neden?" diye sordum merakla. "Hastaydı..." Jimin'in cevap verişiyle sustum. Sesindeki tınıda garip bir hüzün vardı ki masada kahkaha sesleri oluştu. "Manyak! Ne hastası? Yurtdışındaydı birkaç ailevi mevzudan dolayı." İçime inen rahatlıkla Yoongi'ye baktım.

"Nasılsın bugün?"

Omuz silkti. "Nasıl olmam gerekiyorsa öyle. Oldukça iyiyim." dedi. "Özellikle sen yanımdayken."

"Geldi bizim oğlan."

Herkesin baktığı tarafa başımı çevirdiğimde kırmızı saçlara sahip olan esmer çocuğu görmüştüm. Ellerini çırparak masamıza doğru geldiğinde dudaklarındaki gülüşe takılmıştım. Burnuma gelen tuhaf kokuyla iç çektim. Omega değildi, neydi?

"Geç kaldım kusuruma bakmayın." masadakileri gözüyle inceledikten sonra benimle göz göze geldi. Şaşkınlıkla bana uzattığı eline ve samimiyetle bakan gözlerine baktım. "Ben Taehyung! Sen de Jeongguk?" Başımı evet dercesine sallayarak ellerimizi birleştirdim.

Tuhaftı.

Masaya oturduktan sonra aralarında koyu bir muhabbet başlamıştı.

Ben yokmuşçasına.

.